Girne İnisiyatifi, Girne kenti ile köylerinin ortak yaşam alanı olduğu belirterek, bu kapsamda herkesin ortak yaşamdan kaynaklanan hakları bulunduğuna vurgu yaptı.

Girne İnisiyatifi, bugün saat 10.00’da Leymosun Kültür Evi’nde 1. kuruluş yıl dönümü kapsamında basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda Girne İnisiyatifi adına söz alan Birol Karaman, inisiyatifin; emirname değişiklikleri, kaçak yapılaşma, trafik ve çevre kirliliği konularında gerçekleştirdiği faaliyetler hakkında bilgi sundu.

İnisiyatifin, kuruluşlundan bugüne önemli işlere imza attığını ifade eden Karaman, Girne’ye sevdalı insanların bir araya gelerek oluşturduğu inisiyatifin bazı çevrelerin; “bunlar yatırım düşmanıdır, itiraz eden hep aynı 3-5 kişidir” şeklinde eleştiride bulunduğunu ancak kendilerinin bilimsel ve hukuk temelleri çerçevesinde hareket ettiğini vurguladı.

Birol Karaman, halkın karşı çıkışlarına rağmen hükümetin yürürlüğe koymaya çalıştığı  emirname değişikliklerinin Girne İnisiyatifi ile bir grup örgüt tarafından Yüksek İdari Mahkemesi’ne taşınması sonucu iptal edildiğini anımsattı.

Kamuoyunda iki konunun birbirine karıştırılmakta olduğuna dikkat çeken Karaman, hukuksuz olduğu gerekçesiyle mahkeme tarafından iptal edilen emirname değişiklikleri ile Karaoğlanoğlu bölgesinde kaçak olarak kat çıkan otel inşaatının birbirinden farklı konular olduğunu söyledi.

“GİRNE İNSİYATİFİNİN İLK BAŞARISI”

“Hükümet edenler emirname değişikliği ile kaçak kat çıkan oteli hukuki hale getirmeye çalışmışlardır. Bu doğrudur. Ancak yapılmaya çalışılan emirname değişikliği mahkeme tarafından iptal edilmemiş olsa söz konusu otel dışında Karşıyaka’dan Esentepe’ye kadar birçok noktada 7 katlı büyük oteller inşa edilebilecek ve Girne kıyılarında kalan son parçalar da talan edilecekti. Bu bakımdan emirname değişikliğinin iptali Girne İnisiyatifi’nin ilk başarısıdır ve etkisi de Girne ile sınırlı değildir” diyen Karaman, bununla birlikte dün şirket yetkilileri tarafından yıkılmaya başlandığı açıklanan kaçak katların da yine inisiyatifin ısrarlı takibi sonucu bu noktaya geldiğini savundu.

“PLANLAMA ONAYI VE ÇED RAPORUNA AYKIRI KAZI VE DOLGU”

Karaman, bunun yanında söz konusu otelin inşa edildiği kıyıda planlama onayı ve ÇED raporuna aykırı kazı ve dolgu çalışmalarının da sürdüğünü iddia etti.

Girne İnisiyatifi olarak yasa tanımaz yatırımcıları takip etmeye devam edecekleri ifade eden Karaman, böylesi gelişmelere karşı her türlü hukuki yola başvurmaktan ve eylem düzenlemekten çekinmeyeceklerini vurguladı.

ELEŞTİRİLER...

Girne İnisiyatifi ile ilgili eleştirileri de yanıtlayan Birol Karaman, en çok karşılaştıkları eleştirinin başında “inisiyatifin bir tek otel inşaatı ile ilgilendiği ve geriye kalan konulara duyarsız kaldığı” yönünde olduğunu belirtti.

“BİR KENTİN ÖZNESİ O KENTTE YAŞAYANLARDIR”

Geride bıraktıkları süre içerisinde emirname ve otel konusu dışında en çok inisiyatifin kendi kendini eğitimi üzerinde çalıştığını dile getiren Karaman, ortaya koydukları mücadelede “bir kentin öznesi o kentte yaşayanlardır” sözünün altını doldurma ve kent hakkı için çalıştıklarını kaydetti.

Karaman, Girne kent sınırları içerisinde yaşanan trafik sorunu, atık su sorunu ve denizlerin temizliği konularının Girne İnisiyatifi’nin geçen bir yılda ciddiyetle üzerine gittiği ve eylem gerçekleştirdiği diğer konular olduğunu söyledi.

Karaman, inisiyatifin bunun yanında büyük çaplı yatırımların ÇED katılım toplantılarına da katılarak, bu toplantılarda raporlara eleştiriler de getirerek yatırımları sorguladığını belirtti.

Karaman, dere yataklarına yapılan dolgular, hafriyat atıklarının izinsiz şekilde yamaçlara yığılması ve benzer çevresel sorunlarla ilgili başta Girne Belediyesi olmak üzere çeşitli kurumlara yazılı şikayette bulunduklarını, Ombudsman’dan yardım istediklerini kaydetti.

“ÖNEMLİ İŞLER YAPTIĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUZ”

Bu kapsamda; “Girne İnisiyatifi bir tek otelle ilgileniyor” eleştirisini kabul etmelerinin mümkün olmadığını ifade eden Birol Karaman, “Bizler, Girne kenti ve köylerini hepimizin ortak yaşam alanı olarak kabul ediyor, bu anlayışla kent ve köyleri paylaştığımız komşular, kentte yaşamaktan kaynaklanan hakları koruma ve geliştirme bakımından önemli işler yaptığımızı düşünüyoruz” dedi.

İnisiyatifin, Girne Çatalköy İmar Planı ile ilgili de çalışmalarının sürdüğü ve olgunlaştığında elde ettikleri bulguları kamuoyu ile paylaşacaklarını belirten Karaman, ancak buna rağmen imar planı taslağına eleştirilerde bulundu.
 
Karaman konu ile ilgili şunları ifade etti:

“YENİ ARAZİ RANTI DOĞACAK”

“Geçen hafta halkla paylaşılan imar planı taslağı Girne kent sınırları içerisindeki mevcut imar haklarından daha düşük bir kat sınırına müsaade etmektedir. Şu an kent içerisinde 7 katlı binalar yapılabilirken imar planının yürürlüğe girmesiyle birlikte bu katlar sınırlandırılacaktır. Dolayısıyla bu durum işin doğallığında imar planı yürürlüğe girinceye kadar geçecek sürede Girne içerisinde yeni bir arazi rantı doğmasına yol açacaktır. 55/89 sayılı İmar Yasası’nın idareye verdiği emirname yetkisi tam da bu amaçla öngörülmüş ve mevzuatımız içerisindeki yerini almıştır… Bu koşullarda ülkeyi yönetenlerden talebimiz belki de ilk kez emirname yetkilerini amacına uygun bir biçimde sonlandırmalarıdır. Aksi durumda imar planında ortaya konan analiz ve önerilen politikaların daha baştan değişmesi ve imar planının bu yönüyle anlamsızlaşmasıyla karşı karşıya kalacağımız açıktır.”

Karaman, Girne İnisyatifi’nin kuruluş yıl dönümü çerçevesinde 8 Ağustos Salı günü saat 19.00’da Girne Barış Parkı’nda resepsiyon düzenleyeceklerini de ifade etti.