Gönyeli’de son çıkan ışıkları söndürsün
Dün, Cihangir Stadı’nda daha beş yıl öncesine kadar Kıbrıs Türk futbolunu domine eden ve şampiyonluklara adeta ambargo koyan Gönyeli’nin yavaş yavaş eridiğini, yok olduğunu gözlemledim.
Değil seyircisinin, başkanın bile terk ettiği Gönyeli üç-beş taraftarı ile geldiği Cihangir’den tarihine yazılacak acı bir yenilgi ile ayrıldı.
Bu yenilgide, en az suçlu hala daha sahaya inip, var güçleri ile mücadele eden futbolcular ve büyük özveriyle tek başına takımının başında bulunan Teknik Direktör Erol Çağaloğlu’dur diye düşünüyorum.
Aslında, bir spor yazarı olarak ben de çok kötü bir durumdayım. Bir tarafta, tuzu kuru K-Pet Süper Ligi’nin keyfini çıkaran Cihangir, diğer taraftan güçsüz, taraftarsız, yönetimsiz velhasıl sahipsiz bir Gönyeli.
Bu durumda, sahadaki mücadeleye bakarak, hangi takımın teknik analizini, nasıl yapayım diye kara kara düşünüyorum. Bu maçta farklı galip gelen Cihangir’in bile fark açıldıktan sonra, karşılaşmayı bir antrenman maçına döndürmesi olayı açıklıyor zaten.
O şanlı Gönyeli, bu duruma düşürülmemeliydi. Suçlu ayağa kalk desem, kimden başlayacağımı bilemiyorum.
Siyasi rant uğruna Gönyeli’ye gelen ve kendince o siyasi rantı elde ettikten sonra veya edememenin kızgınlığı ile kulübü terk eden çıkarcılara mı?
Bir dönem. O büyük Gönyeli’yi karda kışta yağmurda takip eden, cebindeki beş kuruşu kulübüne hibe eden ama kendisine sahip çıkılmadığı için, kulübün önünden bile geçmeyen ve camiaya küsen Gönyeli taraftarına mı?
Yahu, maçı bıraktık; Gönyeli’nin bu duruma düşmesine neden olanlara veryansın ediyoruz.
Düşünün ki, 20 Temmuz 1974 sonrası sonra 41 yıl içerisinde küçük bir köyden bir metropole dönüşen Gönyeli nüfus açısından zirveyi zorlarken, ne biçim bir paradokstur ki, bu büyük camiayı temsil eden, şampiyonluklara abone Gönyeli Spor Kulübü tam gaz tükenişe doğru yol alıyor.
Son sıradaki Lapta ile birlikte ligden düşmek için gün sayan Gönyeli dün, daha maçın başında 13. dakikada kalesinde gördüğü üç gol ile abandone olan bir boksör gibi yerden kalkamadı. Zaten, yerden kalkacak gücü de olmayan Gönyeli, bizim gibi golleri arda arda sıralayan Cihangir’i izledi.
İstediği an oyunu süratlendiren, istediği an yavaşlatan Cihangir açılan farka rağmen, oyun disiplininden ödün vermeyince, 7-1’lik devasa bir fark ortaya çıktı.
Bu oyun içerisinde golcü Chibuzor, Mete Sağır, Hasan Yaşınses yıldızlaşırken, kaptan Fırat Ersalan motivasyonunu kaybetmiş olacak ki, sahada olduğunu maç sonrası tribünlerden hatırını sorarken, gördüm.
Karşılaşmanın orta hakemi Emre Öztaşlı belki de hayatının en kolay maçını yönetti. Sıfır hata, sıfır kart ile maçı tamamlayan Emre’de Cihangir gibi ter attı.
Evet, sahipsiz Gönyeli’yi herkes terk ediyor. Lütfen, son çıkan ışıkları söndürsün.