Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, parti başkanlarıyla dün yaptığı görüşmenin ardından hükümeti kurma görevini Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı, Başbakan Hüseyin Özgürgün’e verdi.

Cumhurbaşkanı Akıncı bu sabah saat 11.00’de bir araya geldiği Özgürgün’ü hükümeti kurmakla görevlendirdi. 

Anayasa’ya göre, Bakanlar Kurulu’nu kurma görevi alan milletvekili, bu görevini en geç 15 gün içinde tamamlamak veya görevi geri vermekle yükümlü.

Cumhurbaşkanı Akıncı, görevi verirken yaptığı konuşmada, şu ana kadar güvenoyu alabilecek bir koalisyon hükümeti oluşmadığına işaret ederek, mecliste temsil edilen diğer partilerin de bu görevin UBP’ye verilmesinde hem fikir olduğunu belirtti. Akıncı, “Süreci bekletmenin anlamı yok. Sayın Özgürgün’e bu görevi tebliğ ediyorum” dedi.

UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün ise, halka hizmet edecek, güçlü bir hükümet çıkabileceğini düşündüklerini kaydederek, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın verdiği bu görevi en iyi şekilde değerlendirip, yerine getirmek için çalışacağını söyledi.

Özgürgün'ün açıklamalası şöyle:

Cumhurbaşkanı Hükümeti kurma görevi devri etti. Ben de hükümeti kurma görevini almış bulunuyorum. Seçimin hemen ertesinde hükümeti kurmak anlamında başlatılmış bir 4’lü görüşme var. Dünkü görüşmelerden sonra bir şekilde belirttiğimiz nokta vardı ki; sandıktan büyük farka çıkmış olan UBP’ye görev verilirse bu görevi en iyi şekilde yapmaya çalışacağız. Çünkü güçlü bir hükümet kurma noktasında çalışmalarımız olacak. görevi devralmadan hiçbir temas yapmayacağımızı da söylemiştik. Görevi Sayın Cumhurbaşkanından devraldıktan sonra bir görüşme başlatabiliriz çünkü 4’lü hükümet çalışması da devam ediyor. Biz ilk günden beri bunu sivil darbe olarak nitelendiriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanına güvenoyu oluşmadığı noktasında bir kanaat  olduğunu dinledik. Dolayısıyla sırayla görevlendirme yoluna gidiyor. UBP’ye ilk görevi tebliğ etmiş duruyor. Bizim ilk amacımız UBP’nin sandıkta halkın iradesini ortaya koyduğu neticeye göre hükümet oluşturmaktır.  Bunu yapmak için elimizden geldiği kadar ortaya koyacağız. Ortada bir çalışma var, bu çalışma yapılırken çok kolay olamayacak. Ama ülkede hükümetsiz, zorlama koalisyonlarla sıkıntı doğacağını görüyorum zaten. Bunun için aldığım görevi UBP Genel başkanı olarak en doğru şekilde yerine getirmeye çalışacağız. Niyetim ekonomik, sosyal anlamda diğer bütün anlamlarda iyi yerine getirebilecek bir hükümet kurmaktır. Sandık neticesi UBP’ye görevi devretmişti. Ama UBP’siz bir hükümet kurma çalışması olduğunda, 4’lü koalisyon çalışması var. Aslında bu şartlar altında görev almak, beni çalışmaların soncu açısından umutlu kılmıyor.

Görevi devir aldıktan sonra Parti Meclisi’ne danışacağım, 15:00’de toplantı için çağırdım. Benim şahsi düşüncem bütün partilerle diyalog noktasında olacak. herhangi bir modeli daha iyi olur noktasında değilim ama sandık neticesi okunduğunda o sandıkta bir mesaj var. Güçlü hükûmetin oluşacağı mesaj da var. Bu şu parti ya da bu parti olarak ayırmıyorum. Ben ilk günden beri sandıkta bir netice var, ülkeyi yönetmek adına güçlü bir hükümet kurma şansı var ama 3’lü 4’lü koalisyon kurma şansı da var. Biz zorlama koalisyonların sıkıntı yaratacağını söylüyoruz. Ama sonuçta biz görev de geldiyse bunu değerlendireceğim. Her ne pahasına olursa olsun bir hükümet kurma düşüncesinde de değilim. O zaman ülkeyi yönetmek anlamında bir sorumsuzluk olur. Bu gerçekten hizmet verebilecek bir koalisyon modeli oluşturulabiliyorsa onu yapacağız. Bunu da en iyi şekilde deneyeceğiz. Görevden kaçıyor değilim zaten görevi de aldık. Ama zorlama koalisyonların çok kısa ömürlü ve halka da bir şey veremeyeceği düşüncesindeyim dolayısıyla PM’de bunu da değerlendireceğiz.  Benim bütün düşüncem şuanda olabiliyorsa bütün partilerle görüşeceğim. Bütün partilere o çakmağı yakıyorum güçlü ve doğru bir hükümet, sanıktan çıkan netice iyi okunsun ve bunu kuralım. Aksi takdirde diğerleri hem kısa ömürlü hem de hizmet açısından sıkıntı yaratacak. Parti Meclisi’nden bir netice isteyeceğim ama benim düşüncem ilk olarak CTP ile görüşmektir.