Kıbrıslı Rum lider Nikos Hristodulidis “egemen eşitlikle ilgili belirsiz bir terminolojiye sahip iki devlet çözümünün kendileri tarafından hiçbir zaman müzakere edilmeyeceğini, bununla birlikte Kıbrıs Rum kesiminin herhangi bir gizli B planı olmadığını” öne sürdü.

Alithia gazetesinde “Kıbrıs Rum Kesimi Müzakere Masasına Oturmaya Hazır” başlığıyla yer alan habere göre Hristodulidis açıklamasında, Kıbrıs Rum liderliğinin görüşmeye ve müzakere masasına oturmaya hazır olduğunu da söyledi.

Hristodulidis açıklamasında, hükümetin müzakerelerin yeniden başlaması için mevcut tüm fırsatları değerlendirmeye devam edeceğini çünkü herhangi başka bir seçenek bulunmadığını da belirtti.

DİKO’nun önceki günkü etkinliği çerçevesinde açıklamalarda bulunan Hristodulidis, BM Genel Sekreterinin Kıbrıs sorunuyla ilgili kişisel temsilcisi Maria Angela Holguin’le tüm bu günlerde temas içinde olduğunu söyledi.

Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’i bilgilendirdiğini ve Miçotakis’le yeniden konuşacağını da ifade eden Hristodulidis, yalnızca Türk-Yunan meseleleri açısından değil Kıbrıs sorunuyla ilgili gösterilen çaba açısından da Miçotakis’in Ankara ziyaretinin ve özellikle de zamanlamasının çok önemli olduğunu düşündüğünü vurguladı.

Özellikle müzakerelerin yeniden başlaması için devam eden çabada Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüşmesinden olumlu bir şey çıkmasını umduğunu dile getiren Hristodulidis, Holguin’e bazı çok somut fikirler ilettiğini ve bir sonuç çıkmasını umduğunu söyledi.

TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kathimerini gazetesine verdiği demeçte, enerji konularının çatışma alanı değil iş birliği alanı olduğuna dair söylemlerini de yorumlayan Hristodulidis, Rum Yönetiminin bölgedeki tüm devletlerle iş birliği yaptığını ve bu çerçevede Kıbrıs sorununun çözümünün akabinde Türkiye’yle de iş birliğinde bulunmaya hazır olduğunu ifade etti.

Kıbrıs sorununun olası çözümünün öncesinde dahi, deniz hukukuyla ilgili sözleşme temelinde deniz sınırlarının belirlenmesine hazır olduklarını ilettiklerini kaydeden Hristodulidis, diyaloğa itiraz edenin Türkiye olduğunu ileri sürdü.

Hristodulidis iddialarını şöyle sürdürdü;

“Tekrarlıyorum, esas mesele müzakerelerin yeniden başlamasıdır. Geçen gün bir şey söyledim ve yineliyorum. Bunu Sayın Holguin’e de ilettim. Birinin neden görüşmek istemediğini anlayamıyorum. Bir kişi görüşmek istemediğinde bu kendi tezleriyle alakalı olarak eksiklik hissettiği anlamına gelmektedir.”

Kıbrıs Rum liderliğinin görüşmeye ve müzakere masasına oturmaya hazır olduğunu ve başka seçenek olmadığını yineleyen Hristodulidis, mevcut durumun ne Kıbrıslı Rumların, ne Kıbrıslı Türklerin, ne Türkiye’nin, ne AB’nin, ne de bölgenin yararına olduğunu savundu.

Hristodulidis görüşmeye hazır olduklarını ve buna bir yanıt gelmesini umduklarını sözlerine ekledi.

Hristodulidis’in açıklamaları Fileleftheros’ta “Hristodulidis’ten Tatar’a Eleştiriler”, Haravgi’de ise “Hristodulidis Kıbrıs Sorunuyla İlgili Olarak Miçotakis-Erdoğan Görüşmesini Dört Gözle Bekliyor” başlıklarıyla yer aldı.