Kısa yazacağım.

128 can kaybettik Ankara’da.

Barış, demokrasi ve birlikte yaşam diye haykıran 128 can.

Suruç’ta, Diyabakır’da ne olduysa Ankara’da da o oldu Cumartesi günü.

Ve biliyoruz ki, Suruç’ta, Diyarbakır’da suçluların peşine ne kadar düşüldüyse, burda da o kadar düşülecek.

Zalimlerden dün ne kadar hesap sorulduysa bugün de o kadar hesap sorulacak.

Bunu hepimiz biliyoruz.

Terörün her türlüsünü lanetleyelim. Peki lanetleyelim, trafik terörünü de, bireysel şiddeti de lanetleyelim, PKK’yı da.  Kullanılmak üzere şişirilen sonra bir bumerang gibi besleyenine kasteden terörist islam örgütlerini de lanetleyelim.

Ancak devlet olmak başka birşey. Bunu idrak etmemiş, Türkiye’yi yönetenler. Devlet eğer kendi insanına düşman muamelesi yapıyorsa, kendi insanını etnik kökeninden ve siyasi tercihinden dolayı ötekileştiriyor, dışlıyorsa...hatta öldürüyorsa.. Devtet, bir terör aygıtına dönüşüyorsa...

Orada dururum. Orada durmamız gerekir.

Çünkü, o noktada artık devlet demokratik işleve sahip bir üst aygıt değil, klasik sınıf veya etnik temelli milliyetçi bir şiddet aygıtına dönüşmüş demektir. Toplum içi, saflaşmalarda taraf demektir.

Burada demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları yoktur.

Seçimlere indirgenmiş şekilsek bir demokrasi hikayesi vardır artık ortada. Türk sağının mottosu sandık, yani kendilerince millet iradesi... Az gelişmiş, üçüncü dünya ülkesi haline dönmüş, gelir dağılımı korkunç derecede bozulmuş, orta kesimi fakirleşmiş, küçük bir zengin grubu ultra milyarder olmuş, yolsuzluğa bulaşmış, ne kadar değeri varsa satılmış, sattırılmış bir Türkiye...Üzgünüm.

Gün, taraf olma günüdür. Türkiye’yi sevenler, demokrasiden, insan haklarından, birlikte yaşamdan yana taraf olmalıdır, özgürlüklerden yana taraf olmalıdır, insandan yana. Bunun Türkiye’de yaşayıp yaşamamakla alakası yoktur.

Ya demokrasiden yana olursunuz ya da katliamlardan..

Bir devlet, kendi insanının yaşam güvenliğini sağlayamıyorsa, yurttaşları arasında taraf tutuyorsa, insanlarının

Anayasal haklarını güvence altına alamıyorsa...

Açıkçası...sözün bittiği yerdeyiz. Bu noktada...

Ya taraf olacaksınız ya da bertaraf.