1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. “Güney Amerika’da Yüzleşme: Arjantin ”
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

“Güney Amerika’da Yüzleşme: Arjantin ”

A+A-

Valeria Barbuto

Hakikatle yüzleşme dönemi: 2003’ten bugüne

“2003 ila 2016 yani günümüze kadar gelen sürece, dördüncü etaba bakacak olursak, adalet, hafıza ve gerçeklikle ilgili politikaların oluşturulmaya başlandığını söyleyebiliriz. Hakikat komisyonu ve çeşitli organizasyonlardan oluşan Kayıp Kişilerle ilgili Ulusal Komisyon (CONADEP) 1983 ve 1984 yılları arasında görev yapmıştır. Hakikat komisyonu başkanlığın hükmüyle zorla kaybedilmiş insanlar hakkında çalışmalar yapmak amacıyla kuruldu. CONADEP komisyonu halkın ilgisini konuya çekmek için siyasi ve sosyal alanda ünlü olan kişileri de bu çalışmalarına dahil etti. Bu çok önemli bir komisyondu bizler için. Demokrasiye geçiş döneminde sahip olmamız gereken bir komisyondu.

Son süreç, sadece bu zorlu sürecin oluşturulması açısından değil, aynı zamanda olaylarla ilgili tanıklara ulaşabilmek, kurbanların ailelerinin dinlenebilmesi için de önemli bir dönem. Çünkü devlet, mağdurların şahitliğini kabul etmişti. Bu yıllarda bu gibi nedenler sayesinde önemli bir geçiş dönemi yaşadık. Bu dönemde 800 vakaya yönelik davalar açıldı. Devlet terörizmi de bir noktada kabul edilmiş oldu.  Bunun planlı olduğu,  devlet kontrolünde ve yetkisinde insanlara karşı sistematik işkence ve zorla kaybedilmelerin yaşandığı kabul edilmiş oldu. Yaşanan bu askeri cuntalarla alakalı sorumluluk kabul edilmiş oldu. Mağdurların tanıklıkları bu süreçte son derece önemliydi.

Niçin bunu söylüyoruz? Çünkü neredeyse bütün mağdurların benzer ifadelerde bulunması bu olayların sistematik yaşandığını ve ağır insan hakları ihlallerinin mevcut olduğunu kanıtlıyor. Bunun yanı sıra tüm veriler bir araya geliyor, yine bir tarafta sivil toplum var ve buradan çıkan dokümanlar artık günümüzde kullanılabiliyor. Diktatörlük dönemine ait dokümanlar bunlar, o dönemde ifşa edilemeyen. Buradan işin ne kadar ciddi olduğunu görebiliyoruz. İnsan hakkı ihlallerinin son derece kurumsal bir şekilde ilerlediğini görebiliyoruz.

Bu günleri konuşurken, bir yandan da bu hakikat komisyonunun bütün dokümanları hakikate ulaşabilmek amacıyla organize ettiğini görüyoruz. Yani burada birincil yönde amaç bir yandan yargı sürecini takip edebilmek, verilen bilgilerin doğruluğunu kontrol edebilmek, çok kolay bir şekilde de bu süreci işletebilmek yargısal manada. O nedenle verilen bu bilgiler son derece önemli. Bu hakikat komisyonu kurulduktan sonra 800 dava açıldı. Bu da CONADEP komisyonunun önemli bir başarısıdır. Komisyonun yaptığı çalışmalar son derece önemliydi. Tanıkların ifadelerinden yola çıkılarak olay yeri incelemeleri yapıldı”

Arjantin’de şu an yüzleşmeye yönelik neler mevcut?
“Peki şuan hangi aşamadayız, hangi noktaya gelebildik?  Hafıza konusunda devletin resmi bir politikası var. Hafıza Müzesi mevcut. İnsan hakları ihlallerine yönelik bölgesel mahkemelerimiz bulunuyor. Artık sivil bir hafıza hareketi oluşmuş durumdadır. Ekonomik olarak bazı yükümlülükleri yerine getiren bir politikamız var. Halka karşı, insanlığa karşı suçların engellenmesine dayanan yeni bir kanun taslağı var. Son olarak, bence en önemlisi, bu mağduriyetlerin tekrarlanmaması ve için eğitim programı mevcut.

Hafıza bölgelerine gelirsek, müzelerin yer aldığı bu alanlar halka açık tutuluyor. Politik olarak büyük önem taşıyan bu bölgeler, bazı grup ve kişilerin halka karşı yükümlülüklerini ortaya koyacak bölgeler. Geçici tutuklama merkezleri binalarının bugünkü insanlara geçmişte ne olduğunu, neler yaşandığını anlatmak için ayakta tutulması ve halka açık olması gerekiyor.

Arjantin’de eskiden geçici tutuklama merkezi olarak kullanılan 80 bölge bulunuyor. Bunlar polis merkezleri, özel evler, askeri birliklerin de içinde olduğu bölgelerdir. Savunma Bakanlığı’nın sekreterliğinde yapılan çalışmalarda, geçmişteki işkenceler ve geçici tutuklama merkezlerinin açıklanması sağlanmakta ve desteklenmektedir. Peki hafıza bölgeleri ne demektir? Daha önceleri devlet terörünün bu bölgelerde yaptığı barbarlıkların bir şekilde hafızalardan silinmemesini sağlamayı amaçlayan faaliyetlerin yürütüldüğü bölgeler olarak tanımlıyoruz.

Belirli bölgelerde hafızayı güçlendirme merkezleri yapıyoruz. Buenos Aires’te parkın içerisine yapılmış anıt da bunlardan biri. Tarihi alanlarda da benzeri çalışmalarımız var, Rosario Müzesi örneğin. Rosario askeri bölgesinin merkeziydi o dönem bu bina. Şimdi hafıza merkezi olarak halka açık. Bütün ülkelerde şu nokta gözden kaçırılmamalıdır ki, hiçbir yerde sadece devlet istediği için bu gibi hafıza faaliyetleri gerçekleştirilmiyor. Bir şekilde baskı oluşturduğunuz zaman devlet bunu yapmayı kabul etmektedir.

Tarihi bir bölgede yapılıyorsa yada özel mülkiyet sayılabilecek bir alansa bunu gerçekleştirmek bizim için daha kolay oluyor. Çünkü tarihi binalar yıkılamamaktadır, müze vb şekilde korunmaları gerekir. Böylelikle yapılan barbarlıkların ve hataların unutulmaması ve tekrarlanmaması yönünde çalışmalar yürütüyoruz. Bu konuların devletle görüşülebilmesi, tartışılabilmesi için zemin açmaya çalışıyoruz.

Devlet politikalarının yeniden gözden geçirilebilmesi ve bu koşullara uygun şekilde hayata geçirilmesi yönünde çalışıyoruz. Daha önceden de belirttiğim gibi, bütün ülkede devletin öngördüğü bu tarz hatalar yapılmıştır. Bununla ilgili size rakamlar vereceğim. 587 olay söz konusu, bunlardan yüzde 30’u yargı sürecinde. Yüzde 20’sinde hüküm verildi.

Genel olarak şunu söylemek isterim ki bu yapılan yargılama bir kişinin suçlu olup olmamasıyla ilgili bir karar vermekle kalmamaktadır. Soruşturmanın nasıl yapıldığına bu kişinin nasıl yargılandığına da bakmak gerekir. Örneğin gösterdiğim bu fotoğraf, Arjantin’deki yüzleşme davalarında sıkça rastladığımız bir durumu gözler önüne seriyor. Duruşma salonunda mahkeme heyeti, sanıklar ve aynı zamanda mağdurların aileleri yada bizzat mağdurlar bulunuyor.

Organizasyonumuz için çok değerli bir sahne bu. Çünkü bir kişinin sadece suçlu olup olmadığını söylemek yetmez, nasıl suçlandığını nasıl yargılandığını da bilmek lazım. Fotoğrafta da görüleceği üzere, şahitler tanık oldukları olayları anlatıyor ve hakim de onları dinliyor. Mağdurların dinlenmesi bile yapılan hataların engellenmesini, yaşanan olayların gerçekliğinin bir şekilde onaylanmasını sağlamaktadır. Bu insanların dinlenmeye ihtiyaçları var. Hazırlanan listeler, alınan kayıtlar, bunların da gözden geçirilmesi lazım çünkü her şahidin söylediği de yüzde yüz doğrudur anlamına da gelmiyor”

‘Sonuçlar nelerdir? Zorluklarımız neler, hangi durumlarla karşılaşıyoruz?’
“Hükümet halen şüpheyle yaklaşıyor bu konuya. Gerçek adaletin elde edilebilmesi için, hakikatin ortaya çıkarılabilmesi için gerçekten çok masraf yapılması ve devletin tamamıyla arkanızda durması lazım. Hükümetler her zaman bu konuyla ilgilenmek ve bu konunun içine girmek istemiyorlar. Hafızayı çok daha fazla geliştirmek lazım, halktan yardım almak lazım, şahitleri dinlemek lazım, yüksek arazilerde yaşanılanları köylülerden dinlemek lazım. Geçmişte yapılan işkencenin bugün cezalandırılması bugün size bir işkence yapılıyorsa bunun da şikayet edileceği anlamına gelmektedir. Buna yol açmaktadır neticede. Biz bugün bir demokrasi yönetiminde yaşıyoruz diyoruz ama insan haklarına ne kadar saygılı bir demokraside yaşadığımızı da gözden geçirmemiz lazım.”

Kaynak: http://www.neynik.com/single-post/2016/06/24/PANEL-NOTLARI1-%E2%80%9CG%C3%BCney-Amerika%E2%80%99da-Y%C3%BCzle%C5%9Fme-Arjantin%E2%80%9D

DEVAM EDECEK

Bu yazı toplam 1760 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar