Güneyde MARAŞ pişmanlığı
Alithia gazetesi, Maraş'a (Varosha) yönelik Kıbrıslı Rumların yitirdiği "10 Geri Dönüş Fırsatı"nı sıraladı
Güneyde MARAŞ pişmanlığı
Kıbrıslı Rumlar, Kapalı Maraş’a (Varosha) yönelik geçmişte gündeme gelen fırsatları konuşuyor, kenti “kaybetme” riski karşısında endişelerini dile getiriyor.
Alithia gazetesi, Kıbrıslı Rumların bugüne kadar kendilerine sunulan toplam 10 Maraş’a geri dönüş fırsatını reddettiklerini iddia etti, yarım yüzyıldır özel statüde korunan kenti şu anda “kesin kaybetme riski altında olduklarını” gündeme taşıdı.
“Maraş’la İlgili 10 Kayıp Fırsat” başlığını kullanan Alithia gazetesi, İngiliz-Amerikan-Kanada Planı’ndan Gobi Haritası’na, Cuellar’ın Birleştirilmiş Belgelerinden Gali Fikirler Dizisi’ne ve Annan Planı’na kadar pek çok fırsatın yitirildiğini yazdı.
Alithia, 1974 sonrasında Maraş’ın büyük bölümünün kapatılması, diğer bölgeler gibi iskâna açılmamasının bölgede farklı bir kurulu düzen yarattığına ve Maraş kökenlilerin geri dönüş ümidini canlı tuttuğuna vurgu yaptı.
Gazete “O zamanda bugüne kadar sakinlerine, gerek kapsamlı bir çözüm çerçevesinde gerekse bugüne kadar korunan statüsü nedeniyle çözüm çerçevesi haricinde geri dönmeleri için birçok ve inanılmaz fırsat sunuldu” iddiasını ortaya koydu.
Haberde şu ifadelere yer verildi:
“Temmuz 1978’de Rauf Denktaş, o zaman 4’üncü yılı devam eden ABD’nin Türkiye’ye uyguladığı silah ambargosunun baskısı altında, iyi niyet göstergesi olarak Maraş’ın 35 bin konutunu iade etmeyi önermiş, karşılığında çözüm müzakerelerinin başlamasını istemişti. Kıbrıs Rum tarafı öneriyi muz kabuğu olarak niteleyerek reddetti. Öneri sabah sunuldu, Spiros Kiprianu akşam düzenlenen mitingdeki konuşmasında reddetti.
Dört ay sonra, Kasım 1978’de Kıbrıs Rum tarafının çözüm müzakerelerine katılması şartı ile Maraş’ın iadesini öngören İngiliz-Amerikan-Kanada çözüm planı dayatılmıştı. O plan temelinde Maraş sakinleri BM yönetiminde geri dönecek ve müzakerelerin varacağı sonuçtan bağımsız olarak evlerinde kalacaklardı. Çözüm planı başta DİSİ ve AKEL tarafından kabul edildiyse bile Moskova’nın telkiniyle daha sonra reddettik. Menşei nedeniyle reddettiğimizi söyledik.
1981 baharında BM’den Maraş’ın iadesi ve Lefkoşa Havaalanı’nın iki geliş ve iki gidiş ile açılması (mini güven yaratıcı önlemler paketi) ve aynı zamanda ‘Kıbrıs Türk Devleti’ne herhangi bir meşruiyet kazandırılmasının Red Beyanı imzalanması önerisi geldi. Hukuk danışmanımız Ian Brownlie 70 sayfalık bilirkişi raporu ile ‘önerilen hal çaresi (yani Lefkoşa Havaalanı’nın iki geliş ve iki gidiş ile açılması) Kıbrıs Türk devletinin açık veya örtülü tanınmasını teşkil etmediği görüşünü sundu.
6 ay sonra Ekim 1981’de BM’nin ilk resmî haritası (Hugo Gobi Haritası) Maraş’ı Kıbrıs Rum bölgesine konumlandırdı. Gobi Haritası BM Genel Sekreteri Curt Waltheim ve onun halefi Peres De Cuellar tarafından onaylandı. Cuellar haritayı, Ağustos 1983 tarihli ‘Göstergeleri’ inisiyatifinin toprak yönüne dair zemin olarak kullandı. Cuellar Göstergeleri’ni reddettik, bu da zamanın Dışişleri Bakanı Nikos Rolandis’in istifasına neden oldu. Gerek De Cuellar’ın Birleştirilmiş Belgeleri (1985-86) gerek Gali Fikirler Dizisi (1992) Maraş’ın iadesine ilişkin maddeler içeriyordu. Her iki inisiyatifi de reddettik.
Annan Planı (24 Nisan 2004), plana referandumda evet deseydik, daha iki buçuk ay sonra Maraş sakinlerinin 4 Ağustos 2004’te geri dönmelerini açıkça öneriyordu. Reddettik. Maraş’ın iadesiyle ilgili onuncu ve son fırsat da 2017 yazında Crans Montana’daydı, başarılı olmadı.
Tam 45 yıl boyunca işgale ve yaşama dönme zafiyetine rağmen Maraş, ölü ve terk edilmiş olarak bizi bekledi. Kesin kaybedilmesi açık riskine ulaştığımız bugüne kadar neredeyse yarım asır bizi bekledi. Türk işgal ordusu ve Ankara’nın mutlak kontrolünde 45 yıldır özel bir durum olarak korunan Maraş ilk kez Kıbrıs Türk sahte devletinin parçası haline getirilme aşamasının eşiğinde. Sahte devlet ilk kez genişleyecek ve Maraş’ı da alacak. Sahte devletin idarî sınırlarını bölgesel genişletme ile tehdit ediyor.”