Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, CTP-HP-TDP-DP Koalisyon Hükümeti’nin programını görüşmek üzere Meclis Başkanı Teberrüken Uluçay başkanlığında dün saat 10.40’ta toplandı.

Meclis Genel Kurulu toplantısında dün Hükümet Programı üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının ardından,  15 Şubat Perşembe günü de hükümete güvenoyu oylaması yapılacak.

Güvenoyu oylamasında 26 “evet” aranacak.
CTP-HP-TDP-DP Koalisyon Hükümeti’ni oluşturan 4 partinin Meclis’teki sandalye sayısı, 27.

Grup Başkan Vekilleri tamam…

Genel Kurul toplantısında ilk olarak, onaya bilgiye sunuş işlemine yer verildi.

Bu bölümde Meclis’te grubu bulunan partilerin grup başkan vekillerine ilişkin tezkere bilgiye getirildi.

Buna göre UBP Grup Başkan Vekilleri Dursun Oğuz ve Ersin Tatar, CTP Grup Başkan Vekilleri Fazilet Özdenefe Kürşat ve Asım Akansoy, HP Grup Başkan Vekilliklerine ise Hasan Topal ile Mesut Genç oldu.

Sennaroğlu

UBP Milletvekili Önder Sennaroğlu, hükümetin Kıbrıs konusunda hiçbir fikri, zikri olmadığını iddia etti.

Hükümet programında bakanlıklara ayrılan sayfa sayısını eleştiren Sennaroğlu, programda bütünsellik olmadığını söyledi. “Zenginlik sınırına gelen üreticileri desteklemek yanlıştır” düşüncesine katılmadığını söyleyen Sennaroğlu, tarıma yön verenlerin sağlıklı, kaliteli ve ucuz gıda üretilmesini sağlaması gerektiğini anlattı.

Sennaroğlu, hükümet programında, tarımsal üretimin rekabet edebilirliğini sağlamak için atılması gereken adımlara yer verilmediğini söyledi.

Gıda güvenliğinin önemine işaret eden Sennaroğlu, bunun için derhal Hal Yasası’nın çıkarılması gerektiğini belirtti.

Öztürk           

UBP Milletvekili Yasemin Öztürk, hükümet programında geçirilmesi gereken yasalara değinilmediğini belirtti.

Öztürk, özel sektörün güçlendirilmesi için atılması gereken adımların da hükümet programında yer almadığını savundu.

Mülteciler için sığınma evi açılması gerektiğini dile getiren Öztürk, hükümet programında mültecilerle ilgili öngörülen icraatları olumlu bulduğunu kaydetti.

"Geçmişini bilmeyen milletlerin coğrafyalarını başka milletler belirler" diyen Öztürk, bu bağlamda eğitim konusunda atılması gereken adımlar olduğunu belirtti.

Yasemin Öztürk, sicil affı konusunun da hükümet programında yer alması gereken unsurlardan biri olduğunu söyledi.

Kadın konusunun da hükümet programında yer almayan konularda olduğunu ifade eden Öztürk, çalışma hayatı konusunda da atılması gereken adımlar olduğunu kaydetti.

Pilli

UBP Milletvekili Ali Pilli, yeni hükümetin hayırlı olmasını diledi ve özellikle sağlık konusunda gerçekleştirilecek icraatların takipçisi olacağını ifade etti.

Güzelyurt’taki hastanenin bir an önce tamamlanması gerektiğini anlatan Pilli, bunun çok acil bir konu olduğunu vurguladı.

Türkiye’den gelen suyun en kısa zamanda Güzelyurt’a ulaştırılması gerektiğini belirten Pilli, bunun devlet politikası olması gerektiğini ifade etti.

Pilli, Güzelyurt yolunun da bir an önce tamamlanmasını istedi.

Sağlıktaki yeni sistemin ne hastayı ne doktoru memnun ettiğini söyleyen Pilli, bu konuda en doğrusunu bulmak için çalışmak gerektiğini söyledi.

Kurulacak sistemde hem doktorun hem de hastanın memnun edilmesi gerektiğini anlatan Pilli, uzun yıllar eğitim alan doktorların maaşlarının artmasının şart olduğunu söyledi.

Pilli, sağlıkta otomasyon sistemine geçilmesinin önemini vurguladı ve birçok sorunun bu yolla çözümlenebileceğini kaydetti.

Amcaoğlu          

Daha sonra söz alan UBP Milletvekili Olgun Amcaoğlu, önceki dönemde e-devletle ilgili yapılan çalışmaları anlattı.

Hükümet programında Uyuşturucuyla Mücadele Komisyonu’nun es geçildiğini söyleyen Amcaoğlu, kendi dönemlerinde komisyonun geliştirilmesi için yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi.

İlk kez kendi dönemlerinde medya destek programının hayata geçtiğini söyleyen Amcaoğlu, konuşmasına önceki dönemde yapılan çalışmaları anlatarak devam etti.

Özelleştirmelerin doğru zeminde, doğru şekilde ve doğru zamanda yapılması gerektiğini dile getiren Amcaoğlu, Ercan Havalimanı ihalesi sürecinde yaşananlara da değindi.

Trafik Dairesi’nin hak ettiği noktaya getirilmesi gerektiğini söyleyen Amcaoğlu, yabancı öğrencilere ehliyet verilmesi konusunda düzenlemelere gidilmesine ihtiyaç olduğunu söyledi.

Olgun Amcaoğlu, hükümet programında yerel yönetimlerin yeniden yapılandırılacağının ifade edildiğini kaydederek yeniden yapılandırmayla ne kastedildiğini sordu.

Amcaoğlu, turizmde acentelerin KOBİ statüsüne konulması, yatak kapasitesini artırılması gibi hedeflerin neden konmadığı sorularını da yöneltti.

UBP Milletvekili Amcaoğlu, turizmden, eğitime, tarımdan, ekonomiye, enerjiden ve sağlığa hedef eksikliği olduğunu savundu.

Cumhuriyet Meclisi’nde Hükümet Programı görüşülmeye devam ediyor.

Canaltay: "Hükümet programında 'KKTC' İfadesinden kaçınıldı"

UBP Milletvekili Resmiye Canaltay, hükümet programında “KKTC” ifadesinin kullanılmasından kaçınıldığını öne sürdü.

Canaltay, hükümet programında havada kalan ifadeler olduğunu söyledi.

Dışişleri temsilciliklerinin en önemli görevlerinden birinin lobicilik olduğunu dile getiren Canaltay, turizm konusuna da değindi.

Uyuşturucu kullanımının engellenmesi için okullara MOBESE sistemi kurulmasının önemine işaret eden Canaltay, gençlere kariyer danışmanlığı sağlanması gerektiğini belirtti.

Uçak seferlerinin artırılması gerektiğini söyleyen Canaltay, 47 sayfalık hükümet programında turizmin çok az yer aldığını dile getirdi.

Turizmin ambargoları yıkacak güce sahip olduğunu kaydeden Canaltay, programda turizm için sürdürülebilir bir model ifadesinin kullanıldığını dile getirerek bu ifadeyle ne kastedildiğini sordu.

Turizm pazarlaması konusunda hangi analizler yapıldığını soran Canaltay, tanıtım ve pazarlama konusundaki eksikliklerin giderilmesi gerektiğini söyledi.

Canaltay, bu tanıtma pazarlama işlerinin ülke içinde faaliyet gösteren şirketlere yaptırılmasının önemini vurguladı.

Hükümet programında yer aldığı gibi bir turizm örgütü kurulmasının mümkün olmadığını söyleyen Canaltay, e-tanıtım faaliyetlerinin yoğunlaşması için acente ve otellere teşvik verilmesi gerektiğini anlattı.

Girne Antik Limanı mendireğiyle ilgili projeyi değerlendiren Canaltay, bunun yerine Esentepe tarafına bir marina yapılabileceğini kaydetti.

Canaltay, müşavir pozisyonuna getirilen kişilere çeşitli görevler verilebileceğini, Başbakanlıkta koordinasyon kurulu oluşturulabileceğini anlattı.

Çevre konusuna gereken önemin verilmesini isteyen Canaltay, ilgili bakanlığı icraata çağırdı.

Angolemli: “Yeni hükümet halkta umut yarattı... Halkın beklentisi hesap sorulmasıdır”

TDP Milletvekili Hüseyin Angolemli de “Aynası iştir kişinin lafa bakılmaz” diyerek başladığı konuşmasında, yeni hükümetin halkta bir umut yarattığını belirtti.

Halkın hükümetten beklentisinin hesap sorulması olduğunu dile getiren Angolemli bunun için bazı kişilerin dokunulmazlıklarının kalkması gerektiğini, bunu da yapacaklarını kaydetti.

Halkın siyasete olan güveninin tesis edilmesi için bunun gerekli olduğunu kaydeden Angolemli, dünyadaki örneklerin aksine KKTC’de hiçbir bakan ya da milletvekilinin adalet önüne çıkmadığını kaydetti.

Birleşik faizin, dövizdeki dalgalanmaların halkın belini büktüğünü, hükümetin bu konuları ele alması gerektiğini anlatan Angolemli, gıda güvenliği konusunda da gereğinin yapılması gerektiğini ifade etti.

“Bet salonları üzerine gidilmeli”

Angolemli “Yuvalar bir bir yıkılmaktadır, hükümetin acımasızca bet salonlarının üzerine gitmesi gerekir” dedi.

Çiftçiye, hayvancıya mazot sağlanması gerektiğini dile getiren Angolemli, ağılların köylerin dışına alınması gerektiğini belirtti.

Müzakereler konusunda Meclis’te ortak bir karara varılması gerektiğini kaydeden Angolemli, böyle bir ortak kararın dünyada yankı yaratacağını söyledi.

Çaluda: “Çalışma izni işlemleri kolaylaştırılmalı”

UBP Milletvekili Aytaç Çaluda da hükümet programında çalışma yaşamına dair bölüme değindi.

Çalışma izinleri konusunda, üçüncü ülkelerden gelen iyi hal belgelerinin nasıl kontrol edileceğini soran Çaluda, işverenlerin çalışma izni çıkarırken yaşadığı sıkıntıların çözülmesi, işlemlerin kolaylaştırılması gerektiğini kaydetti.

Denetçi istihdamı için bütçe olanaklarının yeterli olup olmadığını soran Çaluda, denetim konusunun sadece inşaatlarla sınırlı kalmaması gerektiğini anlattı.

Programda Güzelyurt-Lefke yolunun ne olacağına ilişkin bilgi verilmediğini de belirten Çaluda, hükümetin hayırlı olmasını diledi.

Saner: “İcraatlar için tarih belirtilmedi, ucu açık konuşmak doğru değil”

UBP Milletvekili Ersan Saner, hükümet programında icraatlar için tarih belirtilmediğini kaydederek ucu açık konuşmanın doğru olmadığını, plan program oluşturulması gerektiğini belirtti.

Saner, Uyuşturucuyla Mücadele Komisyonu’nun nereye bağlı olduğunun açıklığa kavuşturulması gerektiğini dile getirdi.

Yeşil Hat ticaretinde düşüş yaşandığını kaydeden Saner, projelerin doğru planlanmasının önemine de işaret etti.

Dış temsilcilikler konusunda atılması gereken adımlar olduğunu belirten Saner, açılması planlanan yeni bir dış temsilcilik olup olmadığını sordu.

Saner, hükümetin müzakereler konusunda tavrının ne olacağını; Meclis’in ve hükümetin görüşmelerin neresinde yer alacağını da sordu.

Programda “anavatan” kelimesini pek görmediğini dile getiren Saner, askeri iş birliği konusuna da değindi. Saner, askeri işbirliği anlaşmasına gidilecekse bunu Garanti ve İttifak Anlaşmalarını zedelemeyecek bir şekilde yapılması gerektiğini dile getirdi.

Saner, ulaştırma ve telekomünikasyon konularında neyin ne zaman nasıl yapılacağının açık olmadığını dile getirdi.

Saner charter uçuşların turizm için önemine işaret etti.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda kendi görev döneminde ciddi icraatlar yapıldığını söyleyen Saner, “yapılan işlerin sanki tekrar yapılacak gibi gösterilmemesini” istedi.

İş sağlığı ve güvenliği konusunda atılması gereken adımlara işaret eden Saner, bu konuyu ilk kez kendilerinin ele aldığını dile getirdi.

Ersan Saner, hükümet programında kadın sığınma evlerinin yer almadığını ifade ederek bu durumu eleştirdi.

Kendi bakanlığı döneminde yaptığı icraatlara değinen Saner, bakanlık icraatlarının takipçisi olacağını anlattı.

Cumhuriyet Meclisi’nde Hükümet Programı görüşülmeye devam ediyor. Toplantının öğleden sonraki bölümünde söz alan UBP milletvekilleri, hükümet programıyla ilgili eleştiriler yaparak önerilerde bulundu.

Hasipoğlu: “Tekrar bir müzakere masası kurulacaksa bu hükümetin vizyonunun ne olduğunu biz bilemeyecek miyiz?

UBP Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, hükümet programına ilişkin yaptığı konuşmasına, Afrin’de şehit olan askerlere Allah’tan rahmet dileyerek başladı.

Hasipoğlu, Dışişleri Bakanlığı’nın hükümet programına Kıbrıs konusunda bir hükümet politikası ortaya koymadığını, bir vizyonu olmadığını ileri sürdü.

KKTC’nin dış politikasının bu şekilde şekillenemeyeceğini ifade eden Hasipoğlu, program içinde KKTC ibaresinin yer almadığını savunarak bunu eleştirdi.

Hükümet programında müzakerelerle ilgili bir duruş ortaya koyulmadığını da ifade eden Hasipoğlu, geçmiş hükümet programlarından örnekler verdi.

Dışişleri Bakanlığı’nın programında yurt dışı temsilciliklerinde ülke tanıtımıyla ilgili ibarelerin yer aldığını ifade eden Hasipoğlu, HP’nin manifestosunda çok güzel ifadelerin yer aldığını belirtti.

Hasipoğlu, “Tekrar bir müzakere masası kurulacaksa bu hükümetin vizyonunun ne olduğunu biz bilemeyecek miyiz, göremeyecek miyiz?” diye sordu.

Tekrar müzakere süreci başlayacaksa masaya nasıl oturulup, masadan nasıl kalkılacağının programda yer almadığına işaret eden Hasipoğlu, bu konuda neden uzlaşılamadığının şimdi daha net anlaşılabileceğini, çünkü 4 partinin de Kıbrıs konusundaki vizyonu ve bakış açısının birbirinden çok farklı olduğunu kaydetti.  

“Bizim bir müzakere stratejimiz olmalıydı. Ama bu konuda bir fikir birliğiniz yok, keşke bu konuda bir fikir birliğiniz olsaydı” diye devam eden Hasipoğlu, bu hükümet programının geri çekilip, yeniden hazırlanması gerektiği görüşünü dile getirdi.

Hasipoğlu, “Hükümet programına nasıl sonuç alıcı bir siyaset güdülür, onu yazsın Dışişleri Bakanı…” dedi.

Kapalı Maraş konusunun ve Maronit açılımının da hükümet programında yer almadığına işaret eden Hasipoğlu, bu konularda halka hesap verilmesi gerektiğini kaydetti.

Hasipoğlu, hükümet programında yer alan “Taşınmaz Mal Komisyonu için yeni ve makul bir finansman modeliyle desteklenmesi için gerekli tedbirlerin alınacağı” ifadesine de değinerek, bu konuda daha açık olunmasını istedi.

Gündüz: “Ne kadarının yapılabileceği bütçede ortaya çıkacak”

Hasipoğlu’dan sonra söz alan UBP Milletvekili Menteş Gündüz, hükümet programında yazılanların ne kadarının yapılabileceğinin, hükümet programının oylanmasının ardından görüşülecek bütçede ortaya çıkacağını söyledi.

Müşavirlik konusuna değinen Gündüz, müşavirlerin göreve çağrıldıklarında geçmişteki statüleri dikkate alınarak, oda ayrılarak, ita amiri belirlenerek göreve çağrılması gerektiğini, konunun takipçisi olacaklarını kaydetti.

Menteş Gündüz, şu anda kadük olan kamu reformu konusundaki yasanın, gerekli düzenleme yapılarak 3 maddeyle geçirilebilecek durumda olduğunu kaydetti.

Trafik güvenliğini sağlamak adına ülkede yaşayan yabancılara ehliyet verilmesinin kriterlere bağlanacağı konusuna değinen Gündüz, bu kriterlerin ne olduğunu sorarak, bunun ne kadar süre alacağını ve bu şahıslara araba kiralanıp kiralanamayacağını sordu.

Hükümet programında yer alan özelleştirme konusuna da değinen Menteş Gündüz, bu konunun kendisini memnun ettiğini, doğru yapıldığı sürece de süreci destekleyeceklerini söyledi.

Hükümet programında yer alan yeni yat limanları yapılana kadar mevcut yat limanlarının ne olacağını soran Gündüz, programda mevcut limanlarda neler yapılacağını ayrıntılı olarak göremediğini kaydetti.

Kendilerine daha önce asgari ücret ve burslar konusunda getirilen eleştirilere işaret eden, kendilerine “çocukların ceplerinden elini çekin” dendiğini söyleyen Gündüz, bu eleştirileri yapan kişilerin şimdi bakan olduğunu ifade ederek, bakanların yapacaklarını takip edeceğini anlattı.

Hükümet programında İçişleri Bakanlığı’nın az yer tuttuğunu söyleyen Gündüz, kaymakamlıklar konusunun programda yer almamasını eleştirdi.

SAAT: 15:40

UBP Milletvekili Berova: “Hükümet programı zayıf”

UBP milletvekili Özdemir Berova, program içinde birbiriyle çelişen, genel hedef olarak zayıf bir hükümet programı olduğunu savundu.

Bütünsellik anlamında ciddi sıkıntılar yaşanacağını öngördüğünü söyleyen Berova, değerlendirildiği zaman birçok maddenin içinin boş olduğunu gördüğünü kaydetti.

Ülkenin coğrafi konumuna bakıldığında, dört bir yanında sorunlar yaşandığını, hal böyleyken Dışişleri Bakanlığı’nın bu konulara yönelik ve Kıbrıs konusuna yönelik vereceği beyanatın hükümetin beyanatı olup olmayacağının tereddütlü olacağını kaydeden Berova, bir harita üzerinde Kıbrıs ve etrafında yaşanan sorunları aktardı.

“Eğitim Bakanlığı’nın içi boş... Tam gün eğitim yok”

Hükümet programının Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı ile ilgili bölümün içinin boş olduğunu savunan Berova, özellikle tam gün eğitim konusunda bir maddenin yer almamasının eleştirdi.

Hükümet programına göre nasıl bir nesil yetişeceğine bakıldığında yapılan tanımlamaya itirazları olmadığını ancak Atatürk ilkeleri ve milli dava, varoluş mücadelesi gibi konuların hangi şekilde yer alacağının belli olmadığını söyleyen Berova, UBP’nin bunu kabul etmesinin mümkün olmadığını belirtti.

Berova, programda, Milli Eğitim Yasası’nın güncelleneceğinin belirtildiğini söyleyerek, bunun da altının doldurulması gerektiğini, aksi takdirde hükümetin milli mücadele ruhunu ve davayı unutturan bir gençlik yetiştirmek istediğinin ortaya çıkacağını savundu.

Okul bütçelerinin oluşturulması konusunun programda yer almadığını söyleyen Berova, bu uygulamanın nasıl ele alınacağını sordu.

“Kolej Sınavları konusunda ne yapılacak?”

Yıllık eğitim süreleri, sınav ve yarışmacı sınavlar ve öğretmen sayısı konusunda yapılacakların da tam olarak belirlenmediğini belirten Berova, örneğin kolej sınavları konusunda ne yapılacağını sordu.

Yükseköğretim burslarının yeniden düzenlenmesinde kriterlerinin ne olacağını soran Berova, şu anda var olan kriterlerin ne şekilde değişeceği hakkında da bilgi istedi.

Berova, DAÜ, YÖDAK ve Atatürk Öğretmen Akademisi ile ilgili maddelerin de içinin boş olduğunu kaydetti.

UBP Milletvekili Atun: “Halkın yüzde 36’sının oy verdiği kesim iradenin dışında”

UBP milletvekili Sunat Atun, hükümete başarılar dileyerek, ana muhalefet olarak üzerlerine düşen görevi yerine getireceklerini kaydetti.

Hükümetlerin halkların en çok oy verdiği partiler arasında kurulduğunu belirten Atun, kurulan hükümetlerin siyasi istikrar teskin eden ve geniş tabanı olan hükümetler olması gerektiğini belirtti.

Atun, 27 sayısı olan bir hükümetin nasıl istikrarlı bir çalışma yapacağını sorarak, hükümet tabanları geniş olan hükümetlerin halk tarafından daha inandırıcı bulunduğunu söyledi.

Halkın yüzde 36’sının oy verdiği kesimin iradenin dışında kaldığını anlatan Atun, halkın sandıkta CTP’ye yetki vermek istemediğini belirtti.

Atun, dört partinin her birinin kendine göre ideolojisi olduğunu, Kıbrıs sorunu gibi temel bir konuda hükümetin bir fikri bulunmadığını kaydetti.

Kıbrıs sorunu ile ilgili dış temsiliyetlerde, organizasyonlarda nasıl bir politika izleyeceğini soran Atun, bu noktanın bile dörtlü yapıyı bir araya getirmenin zorluğunu gösterdiğini belirtti.

Devlet Planlama Örgütü’nün Orta Vadeli Programı’na ciddi şekilde eğilmek gerektiğini dile getiren Atun, 2019-21 yılı Mali Ekonomik Programı çalışmalarına en kısa sürede başlanmasının gerektiğini kaydetti. 

Yeni hükümetin KKTC adına 2016-2018 yılı Mali Ekonomik Programı’na imza atılması gerektiğini dile getiren Atun, bu imza ile hükümet programına ters düşülmüş olacağını, bunun nasıl bir manevra ile aşılacağını sordu.

Hükümetin fuel oil ile enerji sağlanmasına karşı olmadığını gördüklerini söyleyen Atun, bunun hem maddi, hem de çevre açısından sorun yarattığını, kabloyla elektrik getirilmesinin bu riskleri azaltacağını, bu projenin terk edilmesini eleştirdi.

Hükümet programında doğalgaz konusunda hükümetin edilgen bir tavır içinde duracağının belirtildiğini söyleyen Atun, bu konuda Türkiye’nin tek başına bırakıldığını belirtti.

Atun, “Göç Yasası”, “Özelleştirme Yasası” gibi konularında muhalefette iken eylem yapan siyasi partilerin tümünün bugün hükümette olduğunu ancak bu yasaları kaldırmakla ilgili bir hedeflerinin hükümet programında yer almadığını söyledi.

UBP Milletvekili Tatar: “Denk bütçe açıklamaları gerçeği yansıtmıyor”

UBP Milletvekilli Ersin Tatar, demokrasilerde de fikir özgürlüklerine dikkat etmek gerektiğini, aşırı tahriklere müdahale edilmesi gerektiğini söyledi.

Çalışma izinleri konusuna değinen Tatar, fazla beklenmesi halinde iş yerlerinin bundan zarar görebileceğini belirtti.

Tatar, belediyelerle ilgili reformların da süratle ele alınması gerektiğini, sağlıkta da bekleyen sorunlar olduğunu kaydederek, finansmanın nasıl sağlanacağını sordu.

Genel Sağlık Sigortası’nın bir türlü hayata geçirilemediğini söyleyen Tatar, bu projenin tamamlanması gerektiğini kaydetti.

Ekonomiyi büyümek için projelerin neler olduğunu soran Tatar, hükümet programında detayları bulamadıklarını söyledi.

Tatar, elektrik ihtiyacının sürekli arttığını, yeni santrallerle bu ihtiyacı karşılamanın mümkün olmadığını bunun sağlığı ve çevreye olumsuz etkisi olacağını ifade etti.

UBP Milletvekili Ersin Tatar, Ercan Havalimanı ve bütçe konusunda da eleştirilerde bulunarak, bütçenin “denk olduğu” yönündeki açıklamaların gerçeği yansıtmadığını söyledi.

SAAT: 12:15

CTP Milletvekili Akansoy: “Program bu Hükümet’in ‘Ben yaptım olur Hükümeti’ olmayacağını ortaya koyuyor”

Hükümet Programı’yla ilgili heyecan duyduğunu ifade eden CTP Mağusa Milletvekili Asım Akansoy, ayakları yere basan, gerçekleşebilecek bir Hükümet Programı’nın önemine işaret etti.

Genel geçer ifadelerle bir Hükümet Programı’nı eleştirmenin doğru olmadığını ifade eden Akansoy, bir programın daha önceki Hükümet Programı ve o programın ne kadar gerçekleştirildiği ile değerlendirilebileceğine, aksi halde samimiyetsizlik olacağına değindi.

Hükümet Programı’nın, bu Hükümet’i“Ben yaptım olur hükümeti” olmayacağını ortaya koyduğuna işaret eden Akansoy, Hükümet’in bu anlamdaki kucaklayıcı anlayışına sahip çıkılması gerektiği düşüncesini belirtti.

“Ötekileştirici söylemleri şiddetle reddederiz”

Meclis Başkanı’nın Doğuş Derya’nın yemini ile ilgili gerekli mercilerden görüş aldığını ve bununla ilgili açıklama da yaptığını hatırlatan Akansoy, “Bundan böyle herhangi bir Milletvekili’ne yönelik ötekileştirici söylemleri şiddetle reddederiz. Bu ve benzeri konularda daha sert olacağımızı belirtmek isterim. Bundan böyle de, hangi milletvekili olursa olsun bir milletvekiline karşı ötekileştirici tavırlara şiddetle tepkimizi koyacağız” açıklamasında bulundu.

YENİDÜZEN’in manşetinde Yüksek Mahkeme Başkanı Nevvar Nolar’ın ifadelerini Meclis Kürsüsü’nden okuyan CTP Milletvekili Asım Akansoy, “Demek ki birbirimizden öğreneceğimiz çok şey var, ötekileştirmeden, saygı duyarak” şeklinde konuştu.

SAAT: 11:30

YDP Genel Başkanı Arıklı: “İlke ve prensip değil bakanlık pazarlığı yapıldı”

YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, CTP Milletvekili Doğuş Derya’nın yeminini tekrarlaması gerektiğini ileri sürerek, Derya’nın yeminini tekrar etmemesi halinde, önümüzdeki yemin töreninde YDP Milletvekilleri’nin kürsüde slogan atacağını, el işareti yapacağını ve 5 dakika da konuşacaklarını söyledi.

Bu Hükümet’in hiçbir partisinin bu programda imzası olmadığını savunan Arıklı, yıllardır polisin sivile bağlanmasını savunanların bunu Hükümet Programı’na koymamasını eleştirdi.

Seçim manifestosunda bunların bulunduğunu, Merkez Başkanı, Sivil Savunma Teşkilat Başkanı ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanı’nın buradan atacağına ilişkin insanlara söz verildiğini ancak programda bunların bulunmadığını söyledi.

Bet ofislerine ilişkin de kararlı adımların programda yer almadığını savunan Arıklı, prensiplerin değil bakanlıkların, daire müdürlüklerinin tartışıldığını ve ilke ve prensipler yerine bunların pazarlıklarının yapıldığını ileri sürdü.

İlke defa bir Hükümet Programı’nda Kıbrıs konusunun yer almadığını ifade eden ve eleştiren Arıklı, “Bu hükümet Kıbrıs konusunda ne düşündüğünü bilemeyeceğiz” dedi.

"Bugüne kadar kimseye dava okunmadı"

Bundan önceki yıllarda Meclis baskınlarında hiçbir dava okunmadığını, hiçbir uygulama yapılmadığını savunan Arıklı, dağ yolundaki kazadan sonra Başbakanlığın camlarını kırıldığını, yaralanan polisler olduğunu ancak o olayda da ciddi bir kovuşturma olmadığını ileri sürdü.

Şimdi buradaki eylemcilerin 'isyanla' suçlandığını söyleyen Arıklı, bugüne kadar eylemcilere uygulanan neyse, şimdi de onun uygulanmasını istedi.

“UBP’nin camı penceresini kıranla, Afrika Gazetesi’nin camı penceresini kıranlar arasında ne fark var” 

“UBP’nin camı penceresini kıranla, Afrika Gazetesi’nin camı penceresini kıranlar arasında ne fark var” diye soran Arıklı, tutuklu bulunan 6 zanlıdan sadece 1 tanesinin YDP’li olduğunu söyledi.

Hiçbirini savunmadığını kaydeden Arıklı, “Cezaları neyse çekecekler ama farklı muameleyi kabul etmiyoruz” dedi.

Afrika Gazetesi ile ilgili bir işlem yapılmadığını söyleyen ve bunu eleştiren Erhan Arıklı, Meclis oturumundan sonra Afrika Gazetesi ile ilgili yasal işlem başlatacaklarını söyledi.

“Kur’an Kursları için yasaklayıcı olmayın”

Hükümet Programı’nda eğitimle ilgili ‘demokratik ve laik eğitim’ vurgusunu da eleştiren Arıklı, “Güneyde okullarda Enosis okutulurken, siz Humanist çocuklar yetiştireceksiniz…” şeklinde konuştu.

Kuran Kursları’nın eğitim bakanlığı izni ile yapıldığını ve yasaklayıcı bir zihniyette olunmaması gerektiğini savundu.

Kendisinin de bir İlahiyatçı olduğunu söyleyen Arıklı, bu konuda hükümeti destekleyebileceğini belirtti.

“Bu sendikal anlayışla özel sektörde sendikalaşmanın önünü açamazsınız”

“Devlet içerisine devlet olmuş bu sendikal anlayışla özel sektörde sendikalaşmanın önünü açamazsınız. Canı her istediğinde eylem, grev yapan bu anlayışla insanları sadece işsiz bırakırsınız. Bu anlayışla kimse özel sektörde sendikalaşmaya gidemez. İşveren o işçileri kapı önüne koyar.”

“TDP’nin tüm hırçın yaklaşımlarına, CTP içindeki bazı milletvekillerinin yaklaşımlarına rağmen güvenoyu verebilirdik…”

“Atacağınız her iyi adımda yanınızda, yanlış adımlarda da karşınızda olacağız. Bir jest olsun, toplumda kucaklamayı sağlayalım, bu Hükümet’e Güvenoyu verelim mi diye dün MYK’mı topladım.

TDP’nin tüm hırçın yaklaşımlarına, CTP içindeki bazı milletvekillerinin yaklaşımlarına rağmen güvenoyu verebilirdik ama MYK güvenoyu vermeme kararı aldı.”

Meclis toplandı...

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, Cuma günü okunan Hükümet Programı’na ilişkin görüşmeler gündemiyle toplandı.

İlk olarak, UBP Grup Başkan Vekilliklerine, Milletvekilleri Dursun Oğuz ile Ersin Tatar, Halkın Partisi Grup Başkan Vekilliklerine ise Milletvekilleri Hasan Topal ve Mesut Genç’in getirildiği Meclis Genel Kurulu’nun bilgisine getirildi.

Bugün tamamlanırsa, Çarşamba GÜVENOYU…

Meclis Genel Kurulu toplantısının bugün tamamlanması durumunda, Meclis Genel Kurulu, 14 Şubat Çarşamba günü hükümete güvenoyu oylaması için toplanacak.

Bugünkü görüşme, gece yarısından sonra tamamlanırsa, güvenoyu oylaması 15 Şubat Perşembe gününe kalacak. Güvenoyu oylamasında 26 “evet” aranacak. CTP-HP-TDP-DP Koalisyon Hükümeti’ni oluşturan 4 partinin Meclis’teki sandalye sayısı, 27.

Özgürgün: “Zorlama Hükümet’in, çalakalem programı…”

İlk sözü UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün aldı. “Hepinizi yanıltarak Hükümet’in başarılı olmasını diliyorum” diyen Özgürgün, halk iradesine de yansıtmasa da, ülke ve halk için hayırlısını diledi.

“Bu Hükümet’in bir ortağı da Cumhurbaşkanı’dır” diyen Özgürgün, ‘Zorlama Hükümet’in, ‘Çalakalem’ Hükümet Programı’ nitelemesi yaptı. Bu tür ‘zorlama hükümetler’in tarih içinde de görüldüğünü ileri süren Özgürgün, ‘bu popülist Hükümet Programları’nın halkı da mutlu etmediğini savundu.

“Kıbrıs konusunda tek satır yok…”

Hükümet Programı’nda Kıbrıs konusunda tek bir satır olmamasını eleştiren Özgürgün, bunun bir zafiyet olduğunu savundu.

Müzakerelerin başlamasına ilişkin hazırlıklarına başladığına ilişkin duyumlara işaret eden Özgürgün, “Belli ki bu dört parçalı hükümetin Kıbrıs konusunda tavrı susmaktır” ifadelerini kullandı.

“Polisin sivile bağlanması, Güvenlik Kuvvetlerin atanmasına ilişkin bir şey yok…”

Türkiye’nin desteğinin ve işbirliğinin her dönemde devam ettiğini kaydeden Özgürgün, ptogramda Türkiye ile ilişkilere yer verilmemesini de eleştirdi.

Özgürgün’ün ifadeleri devamla şöyle:

“Kurumlarımızın Kıbrıs Türk Halkı’nın iradesi ile seçilenler tarafından yönetilmelidir ahkamı kesenlerin hazırladığı bu programda çok fazla cek, cak var… Bet ofislerin, gece kulüplerin kapatılacağına dair bir şey göremedim. Polisin sivile bağlanması, Güvenlik Kuvvetlerin atanmasına ilişkin bir şey de yok.”

“Çok fazla icraat odaklı bir program değil”

Ana Muhalefet UBP Genel Başkanı Özgürgün’ün ifadeleri şöyle:

“Meclis aritmetiğinin zorlaması ile ortaya çıkan ana muhalefet görevimizi sonuna kadar yapacağız. Bu programın üzerinde önemle durulması gereken mesajlar içerdiğini görmekteyim.

Çok fazla icraat odaklı bir program değil ama başarılı olması gereği vardır. Başarılı olmazsa halkımız kaybedecektir. Bu noktada da olmayacak duaya da amin denmez.

Normal şartlarda kurulmuş olsaydı bu Hükümet, çıkıp buradan çok fazla bir şey söylememe gerek olmazdı. Halkın iradesinin tersine bir Hükümet kuruldu.

Sandık iradesini yansıtmayan bir Hükümet olduğu için şimdi çok daha dikkatli izleyeceğiz.

Biz ana muhalefet partisi olarak Hükümet bu oluşumundan dolayı bu ilk toplantıda bu anlamda söz alıp değerlendirme yapıyoruz, yoksa buyurun 100 gün devam edin, hayırlısı olsun diyecektik, 100 gün sonra eleştirecektik.

Aslında iyi niyet de gösterdik, Meclis Başkanı 40 oy aldı… Demek ki bizden de aldı. Başkan Yardımcısı 27 oy aldı, Meclis Başkanı 40 oy aldı.

İlkleriniz ve çarpıklıklarınız çok… 21 milletvekili ile Meclis Başkanlığı’nı da almayan ilk parti oldu herhalde.”

“Cumhurbaşkanı herhalde sizin her istediğinizi yapar”

“Bizi kendine hep rakip görmüş, ne amaçla bunları yaptığını da anlamadığım Cumhurbaşkanı bu hükümetin ortağıdır. Hükümet ettiğimiz dönemde bize yaşattığı sıkıntıları biliyoruz. Sırf bizim hükümete muhalefet etsin diye imzalamadığı, Anayasa Mahkemesi’ne gönderdiği yasalar… Hiç sorumluluğu olmadığı halde… Atamalarda, kararnamelerde bize birçok sıkıntı da yaratmıştır Sayın Cumhurbaşkanı ama çok sesimizi çıkarmadık.

En azından Cumhurbaşkanı sizin her istediğinizi yapacak ama nereye kadar bilmiyorum. Sayın Cumhurbaşkanı bizimle konuşmadı, istişare de etmedi ama şimdiki Başbakan’la iyi çalışacağını düşünüyorum. Seçimlere kadar…”

“Sanki Tahsin Bey aydan geldi…”

"Dönemin Dışişleri Bakanı ile Sayın Cumhurbaşkanı hiç görüşmedi. Sanki Tahsin Bey aydan geldi… Şimdi Kudret Bey’e yaşatmayacaktır herhalde… 

Sayın Cumhurbaşkanı, Sözcüsü aracılığı ile bana cevap vereceğine, baksın bu ülkenin refahının nasıl yükseltileceğine…

En ufak bir sıkıntı görürsen Ana Muhalefet partisi olarak karşınızda olacağız. Üzülerek ret oyu vereceğimizi söylüyor, yeni hükümetin hayırlı olmasını diliyorum”