“Hadise sahne aldı, hadise koptu”
Koop Bank Genel Müdürü Kemal Ataman “‘Yabancı’ya tahammül sınavımız” başlığıyla sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Türkiye’nin tanınmış şarkıcılarından Hadise’nin Koop Bank’ın kuruluş yıldönümünde sahne alması ile ilgili eleştirileri yanıtladı
Koop Bank Genel Müdürü Kemal Ataman “‘Yabancı’ya tahammül sınavımız” başlığıyla sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Türkiye’nin tanınmış şarkıcılarından Hadise’nin Koop Bank’ın kuruluş yıldönümünde sahne alması ile ilgili yapılan eleştirileri yanıtladı.
Genel Müdür Ataman bankanın 60. yıl Resepsiyonu’nda Hadise’nin sahne almasıyla ‘hadise koptuğunu’ söylerken, belediyelerin festivallerinde, başka bankaların organizasyonlarında yabancı sanatçılar sahne alırken, KOOP Bank’ın gecesinde Hadise’nin sahne almasının neden bu kadar eleştirildiğini sordu.
Ataman, “Demek ki biz farklıyız toplumun gözünde. Ardından ise bundan güç alarak bir çağrıda bulunmalıyız: “Ey halkım, ‘yabancı’ olan Türkiye bankalarının şubelerine paralarınızı yatırmayın, gelin bize ve diğer yerli bankalara yatırın. Sakın ola ‘yabancı’ marka peynir de yemeyin, Koop hellimi yiyin.” Olmayacak işler, söylemler bunlar…” ifadelerini kullandı.
“Ne oldu da bizimkinde hadise koptu?”
Koop Bank Genel Müdürü Kemal Ataman’ın açıklaması şöyle:
“Geçen akşam bankamızın 60. yıl resepsiyonunda önceden duyurulan MFÖ’den Mazhar Alanson rahatsızlanınca Hadise sahne aldı ve hadise koptu. Yerli sanatçılar varken Türkiye’den “yabancı” sanatçı gelmiş…
Temmuz’da Girne amfi tiyatroda Hadise sahne aldığında biri çıkıp Girne Belediyesi’ne neden Hadise diye sormadı. Buna onlarca daha örnek var. Hadise bir başka bankanın gecesinde çıksa yine ses çıkmayacaktı. Bunu hepimiz biliyoruz aslında. Daha geçenlerde yine yerli bir bankamız benzerini yaptı, kimseden gık yok.
Şimdi soralım ne oldu da bizimkinde hadise koptu?
Önce sevindirici tarafına bakalım. Demek ki biz farklıyız toplumun gözünde. Ardından ise bundan güç alarak bir çağrıda bulunmalıyız: “Ey halkım, ‘yabancı’ olan Türkiye bankalarının şubelerine paralarınızı yatırmayın, gelin bize ve diğer yerli bankalara yatırın. Sakın ola ‘yabancı’ marka peynir de yemeyin, Koop hellimi yiyin.” Olmayacak işler, söylemler bunlar…
Kimse aynı gecede sahne alan FOGEM’in o müthiş ekibinin buram buram Kıbrıs tüten performansını konuşmuyor. Bu insanlar kendi içimizden çıkan bizim insanlarımızdı. Ya da kimse aynı günün sabahı düzenlediğimiz panelde İngiltere'den katılarak konuşma yapan ülkemizin yurtdışındaki değeri Prof. Meryem Duygun'dan ya da dağıttığımız hediye paketlerinin içeriğindeki ülkemiz kooperatiflerinin ürünlerinden bahsetmiyor… Herkes Hadise’yi konuşuyor.
Biraz kendimize gelelim ve bu tür söylemleri bir kenara bırakıp bir şeyin farkına varalım: Öyle yerliyi destekleyelim diyerek birini ne MFÖ yapabiliriz, ne sevgili Ziynet Sali ne de Hadise. Keşke bu kadar kolay olsaydı. Bu banka her zaman ülkesinin insanı için çalışmıştır, burada yazmak istemediğim kadar ve aslında ön plana çıkmasını hiçbir zaman istemediğimiz kadar… okullara, derneklere, sağlık alanına ve daha nicelerine yaşımız kadar süredir hep destek olmuştur ve halen devam etmektedir.
Geçmişte birçok gecemizde yerli sanatçılar yer almıştı. Bu görmezden geliniyor. Geçen akşamki resepsiyonda da yer alması için beğenilen yerli sanatçılarımızla temas edilmişti. “9.9.19” tarihinin özelliği nedeniyle düğün organizasyonlarında yer alacakları ortaya çıktı. Bunu bir mazeret olsun diye yazmıyorum, gerçekler.
Ve en önemlisi. Bizim sevgili çalışanlarımızın diğer hiçbir bankadakinden farkı yok, ne de davet ettiğimiz değerli müşterilerimizin. Altını çizerek vurgulamak isterim: Onlar her zaman en iyisine layıklar. Bizim görevimiz bankamızı 60. yaşına eriştiren bu insanlara keyif alabilecekleri, hak ettikleri bir gece yaşatmaktı. Bunu başardığımızı gözlemledim. Mutlaka başka etkinliklerimiz olacaktır ve oralarda geçmişte olduğu gibi bu ülkenin sanatçıları yer alacaktır.
Koparılan hadisede Koopbank’ın bu toplumun gözünde diğer tüm bankalardan farklı bir konumda olduğunu sevindirici şekilde bir kez daha gördük. Yaşananları değerlendireceğiz ve gözden kaçan bir şey olmuşsa bundan ders çıkarabilecek ve bunu söyleyebilecek insanlarız. Ancak konuyu “yerli” / “yabancı” boyutuna çekmek, ya da kişiler üzerinden konuşmak veya siyasileştirmek artık nefret söylemidir, sanatçıya da bankamıza da saygı sınırlarını aşar”.