'HAKKINIZI ALIN'
Avrupa Parlamentosu seçimleri için Kıbrıslı Türklerle Kıbrıslı Rumların oluşturduğu ilk ve tek liste olan Drasy/Eylem adlı listedeki iki Kıbrıslı Türk Deniz Birinci ve Alev Tuğberk,
Kıbrıslı Türkleri 25 Mayıs’ta oy kullanmaya çağırdı
Deniz Birinci: “Ne olmayacak olan gözlemciliğe dua edip amin demek mantıklıydı, ne de böyle bir şey olacaksa bile işimize yarayan şey gözlemcilik değildi. Bizim istediğimiz oradaki karar alma mekanizmalarına girebilmek, oradaki komitelerde aktif olabilmektir. Gözlemci statüsünde bu yoktur, oy hakkı yoktur”
Alev Tuğberk: “Orada iki Kıbrıslı Türk olarak Avrupa’nın geleceğiyle ilgili kararlarda da söz hakkımız olacak. Daha ne isteriz? Artık mağduru oynama zamanı değildir, artık aktif olarak vatandaşlık görevimizi yerine getirip, karar mekanizmalarında yer alma zamanıdır. Kıbrıs Türkü’nün hakkını savunmanın ötesinde Avrupa konularında da söz hakkımız olacak”
Ödül Aşık ÜLKER
Avrupa Parlamentosu seçimleri için Kıbrıslı Türklerle Kıbrıslı Rumların oluşturduğu ilk ve tek liste olan Drasy/Eylem adlı listedeki iki Kıbrıslı Türk Deniz Birinci ve Alev Tuğberk, Kıbrıslı Türkler’in sesinin Avrupa Parlamentosu’nda duyulması için Kıbrıslı Türkleri 25 Mayıs’ta yapılacak seçimde oy kullanmaya çağırdı.
“Bu hareket Kıbrıs için kendi vatandaşları tarafından atılan en olumlu adımlardan biridir” diyen Alev Tuğberk, seçilmeleri durumunda Kıbrıslı Türkler’in sadece adanın değil, Avrupa’nın geleceğiyle ilgili de söz hakkı olacağına dikkat çekti.
“Ne olmayacak olan gözlemciliğe dua edip amin demek mantıklıydı, ne de böyle bir şey olacaksa bile işimize yarayan şey gözlemcilik değildi” diyen Deniz Birinci de, “Kıbrıslı Türkler Avrupa Parlamentosu’nda yoktur ama onların yokluğunda onlarla ilgili alınmış çok karar vardır. Amacımız da bunu değiştirmektir” dedi.
Tuğberk: “Bu bir günde gelişen bir birliktelik değil”
• Soru: Drasy/Eylem grubu olarak kendinizi “iki toplumlu radikal sol işbirliği” olarak tanımlıyorsunuz. Öncelikle bu grup nasıl bir araya geldi, aday olmaya nasıl karar verdiniz?
• Tuğberk: Yakınlaşma, birbirini anlama konusunda yıllardan beri birlikte çalışan insanlar var. Bu insanların eğitim, çevre, politik konularda birçok birliktelikleri oldu. Dolayısıyla bu birliktelik bir günde gelişen bir birliktelik değil. Biz her zaman birlikte çalıştık, birlikte ürettik. Ortam hazır olduğu zaman da projelerle ortaya çıkmaya başladık. Yola çıktığımız bu arkadaşlarla aramızda bir güven ortamı, ortak düşünce, ortak hedef vardır. Geçmişten gelen tecrübelerimizi bu şekilde anlamlandırmak istedik. Seçim sonrasında da bu birlikteliğimiz devam edecek. Manifestomuzda ilan ettiğimiz görüşler, çalışmalar milletvekili seçilmesek de devam edecek.
Birinci: “Kıbrıslı Türklerle Rumların birlikte ileriye adım atabileceklerinin mesajı”
• Birinci: AP’de Kıbrıslı Türkler’in sesi olması gerekir. Kıbrıs Türk tarafı bunun için ayrı seçim konusunda gerekli girişimleri yaptı. Kıbrıslı Türkler’in uzun zamandır 2 sandalye konusunda yaptıkları bir takım lobi çalışmaları var. Kanımca yetersiz çalışmalar. Bunların sonucunda çok kesin ve net olarak ortaya çıktı ki iki sandalye için ayrı seçim olmayacak. Kıbrıs Türk siyasiler halka “merak etmeyin bize gözlemci statüsü verecekler” diyor ancak böyle bir şey olmayacak, ayrı seçim de olmayacak. Ben bunu Martin Schulz’un ağzından öğrendim. Ocak ayında TDP Dışilişkiler Sekreteri olarak Brüksel’i ziyaret ettiğimizde ve AP’de temsil edilen siyasi grupların başkanlarıyla da görüştüğümüzde bunu söylediler. Dolayısıyla bu dönemde hiçbir şekilde ayrı seçim olamayacağı da belliydi. Fakat hala daha bir takım cepheler “Kıbrıslı Türklere ayrı gözlemcilik verilecek, oturun bekleyin” demeye devam ediyordu.
Drasy/Eylem’in manifestosu- http://www.drasy-eylem.org/program
• Soru: Manifestonuzda neler var, hangi konular ön plana çıkıyor?
• Birinci: Kıbrıs sorunu, ekonomi, çevre, sağlık, kadın-erkek eşitliği, LGBT-farklı cinsel yönelimlere sahip olan bireylerin, engelli bireylerin haklarının savunulması öncelikli. Hayvan haklarına manifestomuzda açık olarak yer verdik. Bizimkisi hayali bir manifesto değil. Gerçekten toplumu ilgilendiren konuları kapsıyor.
• Tuğberk: İbadet amaçlı kullanılmayan, Osmanlı döneminden kalma, kilisenin elinde bulunan malların devlete verilmesini de istiyoruz. Bu da manifestomuzda yer alıyor. Sosyal adalet, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, göçmen ve mülteci hakları, demokrasi, insan hakları ve çocuk hakları da var. Ortak problemlerimiz var, özellikle demokrasinin işleyişiyle ilgili ortak sorunlarımız var. Geleneksel olarak bugüne kadar iki tarafın birbirinden haberi olmadan gelişen ortak sorunlar var. Örneğin ekonomik yaptırımlar, onlar başka bir kurum tarafından biz başka bir güç tarafından ekonomik yaptırımların altında eziliyoruz. Sorunlar ortak. Toplantılarda Rumlar “bizim sizden öğreneceğimiz dersler var” diyorlar. Başkaldırı, sokaklarda mücadele vermek onlarda çok yaygın bir protesto değil. “Kapıların açılmasını siz sağladınız” diyorlar.
• Birinci: “2000’li yılların başında Kıbrıslı Türkler’in yaptıklarını bizim örnek almamız lazım. Biz sizin yaptığınızı yapabilmiş olsaydık bugün sadece Kıbrıs’ta değil, Avrupa’da yer yerinden oynardı” diyorlar. Rumlar KKTC devletinin resmi kanalında “biz size minnettarız, sizi örnek alıyoruz, sizin yaptığınızı biz yapamadık. Kendi toplumumuza sizin yaptığınızı örnek göstermeye ve birlikte hareket etmeye teşvik etmeye çalışıyoruz” diyorlar ve AP’deki iki sandalyenin Kıbrıslı Türkler’in hakkı olduğunu, Kıbrıslı Türkler’in de AP söz sahibi olması gerektiğini savunduklarını söylüyorlar. Manifestomuzda da yazılı olan bir başka önemli şey de bu oluşumun ortak bir hareket olması yani Kıbrıslı Türkler, Kıbrıslı Rumların altına girmiş değil, eşit siyasi hak noktasına manifestoda vurgu var. Aynı listeden seçime girmemizin bundan sonraki seçimlerde Kıbrıslı Türkler’in ayrı seçilme hakkını desteklemedikleri anlamına gelmediğini de manifestoya yazdık. Mevcut şartlar altında tek listede girmeye mecburuz. Manifestomuzun tam metnine http://www.drasy-eylem.org/program adresinden ulaşılabilir.
Tuğberk: “Ben DNA testi yaptırdım, benimki insan çıktı”
• Soru: Olumsuz tepkiler var mı?
• Birinci: Çok cılız da olsa bazı olumsuz tepkiler oldu. Kıbrıs Türk toplumundan çok cılız bir eleştiri geldi ve DNA testi yaptırmamızı talep ettiler.
• Tuğberk: Ben DNA testi yaptırdım, benimki insan çıktı.
• Birinci: Bir Kıbrıslı Rum da Facebook üzerinden sürekli aynı konuda bana saldırıyor, 18 yaşından beridir Krıbıs Cumhuriyeti’ne ne kadar vergi verdiğimi soruyor ve bunu beyan edemezsem vergi kaçakçısı olduğumu söylüyor. Bu bana değil, bu tüm Kıbrıslı Türklere karşı bir tutumdur. Güzel olan Kıbrıslı Türklerden gelen olumsuz tepkilere bizi destekleyen Kıbrıslı Türkler cevap veriyor, Kıbrıslı Rumlardan gelen bu tür yaklaşımlara da Kıbrıslı Rum destekleyicilerimiz cevap veriyor.
• Soru: Ne tür zorluklarla karşılaşıyorsunuz. Gördüğüm kadarıyla telefonlarınız hiç durmuyor ve sürekli bir yerlerden davet alıyorsunuz.
• Birinci: 24 saat yetmiyor. İlk defa tüm ada seçim bölgesi oldu. Kıbrıslı Rum siyasi partiler bu zamana kadar seçim yaparken sadece adanın güneyine hitap ettiler, Kıbrıslı Türkler de kuzeye. İlk defa bu seçimde adanın bütünü kampanya bölgesi oldu.
• Soru: Bütün Kıbrıs için aday olduğunuzu söylüyorsunuz ancak AP’de Kıbrıslı Türkler’in sesinin eksik olduğunu da söylüyorsunuz. AP milletvekili seçilirseniz iki Kıbrıslı Türk kadın olarak Kıbrıslı Türklerle ilgili önceliğiniz ne olacak?
• Birinci: Kıbrıslı Türkler orada yoktur ama onların yokluğunda onlarla ilgili alınmış çok karar vardır. Amacımız da bunu değiştirmektir. İlgili komitelere girebilmek, yapılacak tartışmalarda söz sahibi olabilmek önemli. Örneğin 2001’den beri yürürlüğe girmesini beklediğimiz Direkt Ticaret Tüzüğü geçemiyor? Çünkü AP’de sesini duyurabilecek temsilcilerimiz yok. Kıbrıs Cumhuriyeti’nin resmi dillerinden biri olan Türkçe’nin AB’nin resmi dili olması çok önemlidir. 2004’de Kıbrıs üye olurken masraf olacak bahanesiyle Türkçe kabul edilmemiştir. Yunanca Yunanistan’ın üyeliğinden dolayı zaten AB’nin resmi diliydi, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin üye olması ek bir masraf getirmemişti ancak Türkçe’nin AB’nin resmi dili olması ekstra bir masraf olacak diye bakılmıştı.
“Mevcut Kıbrıslı AP milletvekilleri bizi temsil etmiyor”
• Tuğberk: Kıbrıs’ı şu anda AP’de temsil eden AP milletvekillerinin bizi temsil ettiğini düşünmüyoruz. Onlar sadece kendi toplumlarını ve kendi ayrılıkçı politikalarını temsil ediyorlar. Bizim orada olmamız adil ve eşitlikçi bir ülke yaratma anlamında da önemli olacak.
Onlar kendi lobicilik faaliyetlerini yürütüyorlar ki bu da Kıbrıslı Türkleri kapsamıyor, dışlıyor.
• Birinci: Kıbrıs sorununun da ötesinde bizim orada koyabileceğimiz katkı Kıbrıslı Türklerin yaşam kalitesi konusudur. Yaşam kalitesi, demokrasinin işlemesi gibi konularda pek çok komiteler ve alınan kararlar vardır. Oralarda alınacak kararlara taraf olup onları burada uygulatabilmek çok önemlidir. Hala daha “biz zaten izolasyonlar altında yaşıyoruz, Dolayısıyla dünyanın, Avrupa’nın uyguladığı modern standartları uygulamamıza gerek yoktur” diye bir mantalite vardır.
• Tuğberk: Aslında durum hiç de öyle değildir. Ayrıca orada iki Kıbrıslı Türk olarak Avrupa’nın geleceğiyle ilgili kararlarda da söz hakkımız olacak. Daha ne isteriz? Artık mağduru oynama zamanı değildir, artık aktif olarak vatandaşlık görevimizi yerine getirip, karar mekanizmalarında yer alma zamanıdır. Hangi konuda olursa olsun Kıbrıs Türkü’nün hakkını savunmanın ötesinde Avrupa konularında da söz hakkımız olacak.
Nasıl oy kullanılacak?
• Soru: Oy kullanma konusu tam net anlaşılmış değil. Nasıl oy kullanılacağını açıklar mısınız?
• Birinci: Tüm geçiş noktalarının güney tarafında, yürüme mesafesinde sandıklar kurulacak. Sandıklarda Türkçe konuşan görevliler olacak. Önceden kayıt olmaya gerek yok. 2000 yılından sonra alınan kimlik kartlarına sahip herkes oy kullanabilecek. Kimlik kartı alırken Kuzey’de bir adres beyan etmiş olmak gerekiyor. Ne adres verdiğini hatırlamayanlar olabilir, emin olmayanlar da sandığa gitsinler. Önemli olan şu anda, fiiliyatta Kuzey’de yaşamasıdır. Büyük ihtimalle orada sözlü beyanda bulunarak oy kullanabilecekler. Kıbrıslı Türkler’in bu seçime sahip çıkması çok önemlidir.
• Tuğberk: Kimlik kartlarının süresi geçmişse kartlarını 25 Mayıs’tan önce yenilemeleri de çok önemlidir ayrıca pasaportla oy kullanılamayacak. Oy verme işlemi 7:00-12:00 ve 13:00-18:00 saatleri arasında olacak. 12:00-13:00 arasında öğle arası verileceği için sandıklar kapalı olacak. Bunun da dikkate alınması önemli. Tüm halkı sandıklara davet ediyoruz.
• Birinci: Karma oy sistemi yoktur. Listeyi seçiyorlarsa listenin altındaki kutuya bir çarpı işareti koymaları gerekiyor. Listeyi işaretledikten sonra da o listeden bir veya iki kişiye tercih kullanabilirler.
Neden Drasy/Eylem’e oy verilsin?
• Soru: Bağımsız aday olan Kıbrıslı Türkler varken neden size oy versinler?
• Birinci: Çünkü biz ütopyanın ötesinde gerçekten iş yapabilecek insanlarız. Ütopyalardan uzak AB’de gerçekten iş yapabilecek, AB’yi bilen, bu işleri uzun zamandır takip eden, somut şeyler üreten insanların, bu ülkeye somut fayda sağlayabilecek insanların iş yapmalarını istiyorlarsa bize oy versinler. Kadınlarla erkeklerin eşitliğini savunuyorlarsa bize oy versinler.
• Tuğberk: Biz birbirimizi kucakladık, ortak mücadele edebileceğimizi gösterdik. Biz sadece yaşadığımız yarının değil, adanın diğer yarısının da sorumluluğunu alıyoruz. Bu sorumluluğu gösterdiysek bize oy vermeleri talebimiz haklı oluyor. Tek taraflı değil, ortak sorunların çözümüne yönelik önerilerimiz ve somut yaklaşımlarımız var. Biz halkın temsilcisiyiz, halkın içinden geldik, kişisel gündemimiz yok, toplumsal gündemimiz var. Söylediğimiz her şeyin arkasındayız, biz bu ülke için çalışacağız. Biz 90’lardan beri yaptığımız çalışmaları milletvekili adayı olmak için yapmadık, yaklaşmayı sağlamak, karşılıklı güveni sağlamak diyalog için yaptık. Şimdi fırsat varken bunu Kıbrıslı Türkler’in leyhine çevirelim, gelecek nesillere “hakkınızı alın” mesajını vermek istiyoruz.
• Birinci: Biz Kıbrıslı Türkler’in bir ayağımız Avrupa’da, diğer ayağımız değil. Yarım yamalak bir noktadayız. Gelen sene Avrupa gününde farklı bir noktada olmak istiyoruz. Bireysel olarak Avrupalı olmak yetmiyor. Amaç toplumsal olarak dönüşümümüzü sağlamak, toplumsal olarak Avrupa’nın değerlerini içselleştirebilmek. Dolayısıyla biz bu seçimlere AP seçimleri olduğu için girdik. Diğer Kıbrıslı Türk adaylar farklı sebeplerle girmiş olabilirler. Biz Avrupa parlamentosuna girme hedefiyle bu seçime katıldık.