Haşere ile biyolojik mücadele
Haşere ile biyolojik mücadele
Serkan SOYALAN
Hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte sivrisinekler de rahatsızlık vermeye başladı. Peki, sivrisineklerle nasıl mücadele edeceğiz? Mücadele yöntemimiz doğru mu?
Biyologlar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Gizem Mulla ile haşerelerle mücadelenin doğru ve pratik yöntemlerini konuştuk.
Haşere ile mücadele yöntemleri nelerdir?
Haşere ile mücadele yöntemlerinde fiziksel, biyolojik ve kimyasal yöntemler vardır. Birkaç sene öncesine kadar kimyasal mücadele yaygındı, ancak bilinçlenme başladıktan sonra biyolojik yöntem de kullanılmaya başladı. Örneğin Lefkoşa Türk Belediyesi biyolojik mücadele yöntemini 10-12 yıl öncesinde de kullanmaktaydı.
KİMYASAL MÜCADELE SAKINCALI
Peki bu mücadele yöntemlerini tanımlayacak olursak neler söyleyebiliriz?
Kimyasal mücadelede kullanılanlar kimyasal maddelerdir. Belediyelerin araçlarla püskürttüğü kimyasallar, evlerde kullanılan tabletler, sinek koruyucu spreylerin bir kısmı kimyasaldır. Bunlar arasında bitkisel olanları da var. Bunlar sıkıldıktan sonra 24 saat havada kalır, solunum ve temasla insan vücuduna girer. Yani kimyasallar bizim önermediğimiz bir mücadele yöntemidir. Kimyasal mücadele, birçok kanser türüne sebep olmakla beraber, nefes darlığı, astım gibi birçok hastalığa da neden olabilmektedir. Kimyasal yöntemler, gelişmiş ülkelerde sadece olağanüstü ciddi hastalık salgını olduğu dönemlerde tercih edilir. Bunun dışında tercih edilmez.
Biyolojik mücadele yöntemleri ise, bizim tercih ettiğimiz ve dünya üzerinde de kabul gören bir haşere ile mücadele yöntemidir. Biyolojik mücadele dediğimizde, doğal yaşam bozulmadan, başka bir canlıyı kullanarak, zararlı diye tabir edilen diğer canlılarla mücadele etme yöntemini anlatırız. Bu mücadele yöntemi, aslında haşerelerin topluma zararlı hale gelmeden, kontrol altına alınmasıdır. Bu yöntem doğanın dengesini korurken, toplumun kimyasal mücadeleden dolayı zarar görmesini de engeller.
Derelerde ve sulak alanlarda biyolojik yöntem kullanılır. Bu bazen biyolojik larvasitlerle, bazen de sulak alanlarda yaşayan sucul canlıları koruyarak mümkün olur.
Mekanik mücadelede de tamamıyla fiziksel yöntemler kullanılır, yani çeşitli tuzaklar hazırlanarak yapılan mücadele yöntemidir. Bu yöntemde de hiçbir kimyasal kullanılmaz.
Haşere ile mücadelenin doğru zamanı ne zamandır?
Özetle ilkbahar diyebiliriz. Bu zamanda haşereler larva halindedirler. Sıcaklar arttıkça, uçkun hale gelirler. Uçkun hale gelmeden biyolojik mücadele yapılması gerekmektedir.
Peki sivrisinekle beslenen canlılar nelerdir?
Kertenkeleler, örümcek, kurbağa, yarasa, bazı balık türleri ve kuş türleri de sivrisineklerle beslenir. Bu hayvanları korumak çok önemlidir. Örneğin, bahçelere ve doğaya yerleştirilecek, küçük yuvalarla bu canlıları koruyup, sivrisineklerle mücadele edebiliriz.
MÜCADELE YÖNTEMLERİ
Haşere ile mücadelede vatandaşa düşen görevler nelerdir?
Haşerenin ürememesi için vatandaşların da mücadele etmesi lazım. Bunun için sivrisineğin üreyeceği alanları ortadan kaldırmaları gereklidir. Örneğin, bahçede bırakılan küçük su kapları bile binlerce sivrisineğin çoğalmasına neden olabilir. Bu sivrisinekler çoğaldıktan sonra, mücadele daha da zorlaşır. O yüzden herkesin alacağı basit önlemlerle aslında, sivrisineklerin üremesini engellemiş olacağız.
Kapı önlerine, bahçelere evcil hayvanlar için bırakılan su kapları, bizlerin yüzünü güldürüyor, ancak bu su kaplarındaki suların sürekli değiştirilmesi lazım. Uzun süre bırakılan sular da haşerelerin üremesine neden olur. Evcil hayvan besleyen vatandaşlarımız da, bu kümeslerin içini sürekli temizlemeliler. Yine bahçelerimizde bulunan otları temizleyerek, çöp bidonuna attığımız çöplerimizi ağzı kapalı poşetler içerisinde atarak, logar kapaklarını sıkıca kapatarak, havalanma borularının ağızlarını tülbentle kapatarak mücadele edebiliriz.
Ayrıca taşan kuyularımız varsa, ilgili belediye birimine acilen bildirip, önlem alınmasını sağlayabiliriz.
Tüm bu önlemlerin yanında, bahçemize ekeceğimiz sinek kovar kokulu bitkilerle, sinekleri bahçemizden uzak tutabiliriz. Bu bitkilere örnek olarak da, feslikan, kekik ve naneyi söyleyebilirim.
Vatandaşlar önlemlerini alırken, yerel yönetimler ne gibi tedbirler almalı?
Yerel yönetimler vatandaşın aldığı önlemleri denetleyebilir. Belirtilen kurallara uyulmadığı takdirde de, caydırıcı cezalara başvurabilir.
BASİT YÖNTEMLER
Peki toplum, haşere ile mücadele konusunda yeterli derecede bilinçlendiriliyor mu?
Toplumda son dönemde bu konuda bir farkındalık oluştu, ama “bu yeterli mi?” diye soracak olursanız, ne yazık ki değil. Burada toplumun bilinçlendirilmesi için biz Biyologlar Derneği olarak zaman zaman açıklamalar yapıyoruz, ama bu noktada yerel yönetimlere ve ilgili bakanlıklara da ciddi görevler düşüyor. İnsanların, bilinçlendirilmesi için kamu spotları hazırlanabilir, broşürler dağıtılabilir.
İnsanların evlerinde kullanabileceği pratik yöntemler var mı?
Tabii ki kimyasallardan uzak yöntemleri önerebilirim. Bazı belediyelerin kullandığı ve yollarda elektrik direkleri üzerine asılan kovaların yapımı pratik olarak çok kolaydır. O kovaların yapımında bir pet şişe, esmer şeker, kuru maya ve su kullanılır. Bunun yanında sinek tutucu yapışkan bantlar da önerebileceğimiz bir yöntemdir. Yine bir yöntem de yeşil limona batırılan karanfillerdir. Bu yöntem de çok etkindir.
Okuyucularımıza son olarak neler söylemek istersiniz?
Vatandaşımız şunu bilmelidir ki, haşerenin sınırı yoktur. Bugün Güzelyurt’ta üreyen haşere, Lefkoşa için de bir tehdittir. Biliniyor ki, bir sivrisinek, iki bin civarı yumurta bırakabilir ve kilometrelerce uzağa da ulaşabilir. Bu nedenle vatandaş kendi önlemlerini alırken, yerel yöneticilerden de bunu talep etmeli. Ancak mücadele yöntemlerini uygularken ve talep ederken, insan, hayvan ve çevre sağlığını bozmayan yöntemler tercih edilmeli.