Hastalık hastalığı (Hipokondriyazis) kişinin fiziksel sağlığının bütünüyle yerinde olmasına rağmen bireyin sürekli olarak hastalanacağını veya ciddi bir hastalığa sahip olduğunu düşünmesidir.

Bu düşünceler kişinin günlük yaşamına yansır. Kişinin sürekli olarak kendini tedirgin hissetmesine, stres ve kaygı içerisinde yaşamasına neden olur.

Bu durumun genetik faktörlerinin yanı sıra, kişinin fiziksel fonksiyonlarını yanlış yorumlaması, ( uykusuzluk, yorgunluk, stres gibi durumlardan oluşan baş ağrısını beyin fonksiyonlarıyla ilgili bir bozukluk olarak yorumlaması) daha önce geçirdiği bir rahatsızlığın travmasını atlatamaması sebebiyle ayni rahatsızlığı tekrar yaşayacağı düşüncesi, takıntılı kişilik bozuklukları ve stres kaynaklı olarak görülebilir.

Bu tür düşüncelere sahip olan kişiler 2 türlü davranış şekli gösterirler.

. Gereğinden Fazla Sağlık Kontrolü Yaptırma: Birey tüm kontrollerini yapmasına ve doktorundan sağlığı ile ilgili olumlu görüş almasına rağmen fiziksel şikayetlerinin devam ettiğine inanır. Daha fazla doktorla görüşme ihtiyacı duyar, daha fazla tetkik yaptırmak ister ve bunlarda da olumsuz bir sonuç çıkmasa da fiziksel rahatsızlığının olduğuna kendini inandırır. Sürekli olarak başına en kötü rahatsızlığın geldiğini düşünür evde de tıbbı kontrollerle çok fazla vakit geçirir.  ( sürekli tansiyon ölçme, vücudunu kontrol etme vs…) Psikolojik yardım alınmadığı takdirde bu döngü sürekli devam eder kişinin günlük yaşantısını olumsuz yönde etkiler.

. Hastalığı Olduğuna Kendini İnandırmak ve Bununla Yüzleşmemek Adına Tıbbı Kontrolden Kaçma: Birey kendini hasta olduğuna inandırır ve  kötü bir hastalığı olduğunu duyacağını düşünmesi nedeniyle tıbbi kontrollerini yaptırmaktan kaçınır. Ancak bu bireyin kaygısını azaltmaz. Düşüncesinde kendinde bir hastalık olduğuna dair inanç bulunması sebebiyle stres ve kaygı ile yaşamaya devam eder.

Bu tür durumlarda yapılması gereken kişinin abartmadan rutin bir sağlık kontrolünden geçmesi ve sağlık durumunun iyi olduğunu gördüğü takdirde bunun sadece kendi düşüncesinde yer aldığını kabule geçip;

. Vücudunun sesini dinlemek yerine yaş grubuna göre kendini hem zihinsel hem fiziksel aktivitelerle yormak

. Hastalıklarla ilgili televizyon programları görmekten kaçınmak, internette bu tür haberleri okumamak ve bu konularla ilgili araştırma yapmaktan kaçınmak

. Psikoterapi seanslarına başlamak

. Hastalıkla ilgili düşüncelere kapıldığını hissettiği anda kendine gerçekleri tekrarlamak “ doktora gittim, tüm tetkiklerim yapıldı, herhangi bir rahatsızlığım yok bu durumu ben fazla abartıyorum” cümlesini kendi kendine tekrarlamak.

. Daha basit düşünmeyi öğrenmek: Karnım ağrıyor “acaba apandisitim mi patladı” diye düşünmek “yerine yediğim birşey dokunmuştur öncelikle sıcak birşeyler içmeyi denemeliyim“ düşüncesini benimseme

. Kendimizi fazla dinlememe, bir uğraşı içerisinde olma, yalnız kalmak yerine aile üyeleri, arkadaşlarla vakit geçirme kendimizi daha rahat hissetmemizi sağlayacaktır