1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Hastanede bir mahkum
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Hastanede bir mahkum

A+A-

 

Bir mahkum elinde kelepçeler hastanede...
Ve insanlığa hizmet veriyor.
İkiye bölünmüş adeta, kamuoyu!
Doğru mu, eğri mi bu gelişme?
İnsan hayatının iyileşmesi için çaba varsa ortada, ancak bu kadar doğru olur bence!
"Öldürmeye girişim"den özgürlüğü kısıtlanan birini, şimdi, "yaşatmaya girişim" yapıyor diye, nasıl suçlarız yani!

*  *  *

Hiç tanımam, kimdir bilmem!
İlk KIBRIS'ta Elmas Tokay yaptı haberini, şaştım, "Bu gelişme tam da manşetlik, niye gerilere attılar" diye.
"Mahkum kamu hizmeti yapmak zorunda kalıyor" başlığı atılmış!
"Kamu hizmeti"ni öylesine unutmuşuz ki, tuhafımıza gidiyor (!)
İki gün sonra bu kez HAVADİS "Acizlik" diye vermiş manşetten, Duygu Alan'ın haberini.
Bence "DUYARLILIK" aslında!

*  *  *

Bir suç varsa ortada, cezası da var...
Budur hayat, tercihler ve ödenen bedeller üzerine örer her saniyemizi...
Ama "bedeli" ödemesi gereken, suçun sahibidir.
Ameliyat masasında yatan hasta değil!
Bu "mahkum" eğer ki uzmanlığı ile ameliyat masasındaki bir insanın yarınını iyileştirmek için bir katkı sunuyorsa...
Ve buna engel olursak...
O durumda bedeli kim öder, mahkum mu hasta mı yoksa?

*  *  *

Meselenin "yasallık" tartışmasına girmiyorum, hukuk dünyasının işi!
Eğer bir "yasa dışılık" varsa ortada, ki kanımca yoktur... Çünkü mahkumlar temizlik de yapar, duvar da boyar senelerdir...
İyi ki de yapar...
Çünkü asıl "mahkumiyet" her gece, kilitli bir demir kapı ardında hücreye dönmek, hayatın her dakikasını "özgür iradesi" ile yaşamaktan engellenmektir...
Gerisi "kamu yararına" üretmektir ki, modern ceza anlayışı da budur: Yeniden topluma kazandırmak, her bir insanı.
Sözüm ona "özgür" geniş yığınların yapmadığı, yapamadığı, yapması gereken de budur aslında: Toplumsal fayda üretmek!

***

Hele de "baştan sona" yasa dışılığın var olduğu sağlık sisteminde, yargıdaki davaların aylardır sürdüğü ve Anayasa'nın en temel eşitlik ilkesinin çiğnendiği bir ortamda...
Bir mahkumun insan yaşamına hizmet etmesini yargılamak, şaşırtıyor beni!
Üstelik "tescilli" kaçakçıları Meclis'in içine, "azılı" sahtekarları partilerin en üst yönetimine seçen bir ülkede...
İnsanlığa 'zerre' hizmet etmedikleri halde !

Bu yazı toplam 5567 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar