1. YAZARLAR

  2. Ünal Fındık

  3. Hayat Pahalılığı Ödeneği Pahalılık Yaratıyor
Ünal Fındık

Ünal Fındık

Hayat Pahalılığı Ödeneği Pahalılık Yaratıyor

A+A-

Enflasyon, hem de Türk Lirası kullanmamızdan kaynaklanan ithal enflasyon azalacağına artıyor.

Buna bağlı olarak ülkede ciddi bir pahalılık yaşanıyor. Dün 10 TL’ye aldığımız bir ürünü, bugün 12-15, hatta 20 TL’ye alabiliyoruz.

Bu şartlarda geçim zorlaşıyor. İnsanların alım gücü düşüyor. Enflasyonun bu denli yüksek olduğu bütün ülkelerde yaşanan tam da budur.

Hükümetler devlette çalışanlar hayat pahalılığı ödeneği adı altında bir miktar maaş artışı veriyor. Özelde çalışanlarsa asgari ücrete yapılan az miktarda artış alıyor.

Piyasa bu artışları, daha çalışanın eline geçmeden maliyete ekleyerek sattığı ürünün ya da hizmetin yeni fiyatını belirliyor. Asgari ücret artışı doğrudan maliyete ekleniyor.

Böylece çalışanın alım gücünü korumak için asgari ücrete yapılan artış aynı günden maliyete eklendiğinden çalışanlar bu artışla birlikte çarşının yeni fiyatlarından alış-veriş yapmak zorundadır.

Böylece çalışana hayat pahalılığı ya da asgari ücret artışı adı altında geçmiş kayıplarını karşılamak için verilen artışlar ülkeyi pahalılaştırmaktan başka bir işe yaramaz.

Cebimize giren para artar. Ama o parayla alabileceğimiz ürün azalır.

Hükümet bu yıl enflasyonun geçen yıla göre daha yüksek seyredeceğinden HP ödeneğini yeniden düzenledi. Geçen gün meclisten oy birliğiyle geçirilen yasayla, HP ödeneğinin bu yıla özgü 2 yerine, 3 kere yapılacak.

Bu durumda devlette ve kurumlarda çalışanlar 4 ayda bir artış alacak. Muhtemelen asgari ücret de yılda 3 kere belirlenecek. Böylece asgari ücretli de HP ödeneği değil ama bir miktar maaş artışı alacak.

Tüccar da bu artışları anında fiyatlara ekleyecek. Bu da hayatı pahalı etmekten başka bir işe yaramayacak.

Bu bir kısır döngüdür.

Hayatın pahalı olması nedeniyle çalışanların kayıplarını karşılamak için verilen HP ödeneği, hayatı daha da pahalı yapıyor.

Bu da çalışanın hayatını zorlaştırmaktan başka bir işe yaramaz. Çünkü bu kısır döngü nedeniyle çalışan artışlı maaşıyla, ürünleri artışsız maaşıyla aldığı fiyatta alamıyor.

Önceki maaşıyla 10 TL’ye aldığı ekmeği, yeni maaşıyla 15 TL’ye alıyor.

Bu da çalışanın yeni maaşıyla evine daha az ekmek götürmesini getiriyor. Çalışan her durumda kaybediyor.

Yapılması gereken HP ödeneği vermek yerine doğrudan istikrarlı bir para birimine geçmektir.

Çünkü HP ödeneğiyle çalışanların alım gücü korunamadığı gibi, ülke daha da pahalı oluyor. Bu durumda ülke ekonomisi de rekabet gücünü kaybediyor.

Özellikle turizm ve eğitim sektörü bu pahalılıkla çevre ülkelerle rekabet edemiyor.

Dolayısıyla çalışanın alım gücünü korumak için verilen HP ödeneği ne çalışanın alım gücünü koruyor, ne de ülke ekonomisinin rekabet gücünü yükseltiyor.

Aksine her ikisini de zora sokuyor.

Bunun yerine istikrarlı bir para birimine geçersek hem çalışanın alım gücünü koruyacağız, hem de ülke ekonomisini istikrarlı hale getirebileceğimiz için rekabet gücünü korumuş olacağız.

Bu yazı toplam 969 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar