1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Hayatı ucuzlatın!
Hayatı ucuzlatın!

Hayatı ucuzlatın!

Asgari ücret artışına paralel olarak piyasanın pahalılaştığını, bu nedenle alım gücünün yükselmediğini söyleyen yurttaş, Hükümetin piyasayı denetlemediği sürece, asgari ücrete yapılacak zammın anlam ifade etmeyeceğine vurgu yaptı.

A+A-

Serap ŞAHİN

İstatistik Kurumu son 4 ayın hayat pahalılığı oranını yüzde 19,19 olarak açıkladı. Bu rakam kamu maaşlarına hayat pahalılığı oranı olarak yansıtılacak.

Peki özel sektörde çalışan asgari ücret emekçilerine söz konusu oran yansıtılacak mı?

Asgari Ücret Saptama Komisyonu, 2024 yılının üçüncü asgari ücretini belirlemek üzere, Cuma günü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda toplanacağını duyurdu.

UBP-YDP-DP Hükümetinin kontrol edemediği piyasada, asgari ücret yükselirken vatandaşın alım gücü de aynı oranda yükselecek mi?

YENİDÜZEN, yurttaşa ‘Asgari ücret ne kadar olmalı?’ ‘Asgari ücretin artması ile alım gücünüzün yükseleceğine inanıyor musunuz?’ ‘Size göre Hükümet piyasayı kontrol edebiliyor mu?’ sorularını sordu; kimisi 45 bin, kimisi 50 bin derken, kimisi de asgari ücretin döviz üzerinden hesaplanması gerektiğine dikkat çekti.

Yurttaş; asgari ücret artışına paralel olarak fiyat artışlarının alım gücünü düşürdüğünü, Hükümetin fiyat denetimleri konusunda yetersiz kaldığını ve asgari ücretin alım gücünü koruyacak bir seviyeye çekilmesini talep etti.

Hasan Karakaş, asgari ücretin makul bir seviyede tutulması gerektiğini, ancak hükümetin fiyat denetiminde yeterli olmadığını belirterek, "Anlamsız fiyat artışları olmamalı. Tüccarlar 'çok kazanalım' düşüncesinden vazgeçmeli," dedi.

Salman Ergün ise asgari ücret artışlarının hemen ardından gelen fiyat zamları nedeniyle alım gücünün düşmediğini ve denetimlerin yetersiz olduğunu belirtti, "Her zamda piyasada değişen bir şey olmuyor," diye konuştu.

Hasan Liman, asgari ücretin artmasına karşı çıkarak, “Asgari ücret yükselmesin ama fiyatlar da uygun olsun,” dedi.

Muhittin Yangın ise, "Asgari ücret ne kadar artarsa artsın, fiyatlar da arttığı için bu artış anlamını yitiriyor. Fiyatlar denetlenmeli. Alışveriş güneye kayıyor" şeklinde konuştu.

Katriye Sonay Cenkler, Hükümeti eleştirerek, "Asgari ücret yükselince alım gücü artmıyor çünkü fiyatlar da anında değişiyor. Sıkı denetimler şart," ifadelerini kullandı.

Genç bir vatandaş olan Koray Ahmet ise akranlarının yurt dışına gittiğini belirterek, ekonomik sıkıntılar yüzünden "Biz geçim derdindeyiz, alım gücümüz çok düşük," dedi.

Tolga Yeşil ve Burak Özsağıroğlu ise maaşların döviz bazında olması gerektiğini belirterek, fiyat artışlarının önlenmesi çağrısında bulundu. Özsağıroğlu, “Asgari ücret en az 45 bin TL olmalı” dedi.


YURTTAŞ NE DEDİ?

Hasan Karakaş: Fiyat denetimi konusunda Hükümetimiz yeterli mi?

“Asgari ücrette uçmanın da manası yok, mantıklı konuşmak gerekiyor. Yüzde 30’larda olsun gibi düşünceler var ancak o kadar da değil. Artışla beraber asgari ücret 35 binlerde olursa şu anki şartlarda daha iyi olur diye düşünüyorum. Fiyatların da kontrol edilmesi gerekiyor, anlamsız artışlar olmamalı. İnsanlarımızın da duyarlı olması lazım. Durum öyle bir hal aldı ki insanlar kendi kendine piyasa oluşturup, tekrar düşürüyor. Tüccarlarımız ‘Biz çok kazanalım’ düşüncesiyle olmamalılar. Fiyat denetimi konusunda Hükümetimiz yeterli mi, her şeyi kontrol edebiliyor mu? Çok da etmiyor.”

 

Salman Ergün: Asgari ücret değişmeden önce bir zam, değiştikten sonra yeni bir zam olduğu için bir manası kalmıyor

“Şu anda fiyatlar konusunda yeterli denetim olduğunu düşünmüyorum. Asgari ücrete bence en az yüzde 30 ya da yüzde 35 artış olmalı. Tabi bu ara zamdır bu kadar yapacaklarını da beklemiyorum ama herhalde büyük zammı yeni yıl da yaparlar. Bu şartlarda yüzde 20 olması lazım. Her zam olduğunda diğer ürünlere de artış geldiğinden piyasada pek değişen bir şey olmuyor. Asgari ücret değişmeden önce bir zam, değiştikten sonra yeni bir zam olduğu için yeni ücretin bir manası da kalmıyor.”

 

Hasan Liman: Asgari ücret yükselmesin ama fiyatlar da uygun olsun

“Bence asgari ücret yükselmesin ama bu fiyatlar da uygun olsun. Halk için böyle daha güzel. Her gün fiyatlar pahalı olmasın, onu istiyoruz. Hükümetin marketleri denetlemesi gerekiyor. Her şeyde bir pahalılık gidiyor o yüzden asgari ücret değişmesin ama pahalılık da dursun.”

 

Muhittin Yangın: Asgari ücret 50 bin olsa bile ben inanıyorum ki yetmeyecek

“Yıllardır ‘asgari ücret ne kadar olmalı, olacak’ diye tartışma yapılıyor. Ne kadar olursa olsun, bu alım gücü hiçbir zaman yükselmeyecek. Şu anda asgari ücret konuşulmaya başlanıyor, masaya daha oturulmadı ancak ne yazık ki fiyatlar yükselmeye başladı. İnsanlarımız daha artışı almadan fırsatçılar fiyatları arttırmaya başladı bile. Asgari ücret 50 bin olsa bile ben inanıyorum ki yetmeyecek çünkü otomatikman fiyatlar da yükseliyor. Fiyatlar yükselmesin, asgari ücret de artmasın bence insanlar daha iyi geçinebilir. Alışveriş artık güneye kayıyor. Orada her şey Euro’ya rağmen yarı fiyatına. Eskiden güneyde çalışalım burada harcayalım düşüncesi vardı, şimdi tam tersi oldu. Asgari ücret bence en az 55-60 bin TL olmalı ama o bile yetmiyor.”

 

Katriye Sonay Cenkler: Asgari ücret yükseldiğinde alım gücünde bir yükselme olmuyor

“Merak ediyorum, bu baştakiler hiç markete gidiyorlar mı? Neyin ne kadar olduğu hakkında bir fikirleri var mı? Bugün domatesin kaç para olduğunu biliyorlar mı? Bu insanlara laik gördükleri asgari ücretle nasıl yaşadıklarını biliyorlar mı? Bilmiyorlar. Her gün uçağa binip dünyayı gezerek ‘Kıbrıs’ı dünyaya tanıtacağım’ demek de güzel. Cebinden gidip gezen kaç kişidir? Yurt dışına giden olarak sosyal medyada memurları görüyoruz. Kaç asgari ücretli tatile çıkabiliyor? Ben söylüyorum hiçbiri. Yan gelirleri yoksa eğer, sadece asgari ücreti alıp geçinen insanlar boğaz tokluğuna geçiniyorlar. Hayat çok pahalı. Bu paraya kim geçinebilir? Hele bir de ev kiraysa. Empati yapmak lazım. Asgari ücret yükseldiğinde alım gücünde bir yükselme olmuyor. Çünkü aynı anda tüm fiyatlar değişiyor. Sıkı bir denetim şart. Ben olsam her fiyata bir kota koyarım ve bunun dışına çıkacak olana da ağır bir ceza koyarım. Şu anki piyasaya göre kişi başı 50 bin TL olmalı.”

 

Koray Ahmet: Akranlarımız yurt dışına gidiyor, biz geçim derdindeyiz

“Asgari ücret yükseldiğinde alım gücü yükselmiyor. En az asgari ücretin bin sterlin’e denk gelmesi gerekiyor. Asgari ücret henüz belirlenmeden her şeye zam gelmeye başladı. Alım gücümüz az, ev kiraları ortada. Aldığımız maaşlar belli, geçinemiyoruz. Markete gittiğimizde en az bin TL harcıyoruz. Geçinmek çok zor. Asgari ücret masasının toplanacağı duyuruldu ancak bir şekilde yine uzayacak ve arada 1 ay kayıp olacak. 25-30 lira için kavga ediyorlar. Durum gerçekten kötü. Artık bıktık. Yaşımız 25, çalışmaktan gezemiyoruz. Akranlarımız yurt dışına gidiyor, yabancılar dünya turu yapıyor. Biz geçim derdindeyiz.”

 

Tolga Yeşil: Bin Sterlin’e karşılık gelecek bir maaş olmalı

“Dönemimizde araba almak istediğimizde her şey Sterlin bazında. Ev kiraları da aynı şekilde. Her şey döviz üzerinden hesaplanıyor. Arabamıza parça almak istediğimizde dahi Euro ödüyoruz ama kazandığımız Türk Lirası. Bunu değerlendirdiğimizde kesinlikle bin sterlin’e karşılık gelecek şekilde kazanç sağlamamız lazım.”

 

Burak Özsağıroğlu: 45 bin TL net olması gerektiğini düşünüyorum

“Yeni asgari ücretin en azından 45 bin TL net olması gerektiğini düşünüyorum. Bir de asgari ücret artışı piyasaya pahalılık olarak yansıdığı için enflasyon da artıyor. Ne kadar verseler, bir cepten verirken diğer cepten alıyorlar. Umarım güzel bir rakamda anlaşılır ve pahalılık da bu kadar yüksek olmaz.”

Bu haber toplam 1548 defa okunmuştur