1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. Hayatın Bizim Olduğunu Unutmadan, Onunla Beraberce Yaşamak…
Hayatın Bizim Olduğunu Unutmadan, Onunla Beraberce Yaşamak…

Hayatın Bizim Olduğunu Unutmadan, Onunla Beraberce Yaşamak…

Hayatın Bizim Olduğunu Unutmadan, Onunla Beraberce Yaşamak…

A+A-

Hare Ergen



Uzun zaman oldu kendimi didik didik edip kurcalamayalı, hesap kitap yapmayalı; neyi ne kadar doğru yaptığımı, nerde çuvalladığımı kendime itiraf etmeyeli; çünkü artık kendimi yargılamamayı öğrendim

İnsan kendisini olduğu gibi kabul ettiği gün, kendi Can’ına verilebilecek en değerli armağanını Tanrı’dan almıştır. Nasıl ki çocuklarımızı, sevdiklerimizi koşulsuzca kabul eder ve severiz; kendi kendimizi de aynen bu duygu ve düşüncelerle sevmeli, kabullenmeliyiz.

İnsanın hayatında birçok iniş-çıkış, birçok dönemeç vardır. Bazen önemli bir karar arifesinde, önünde durduğumuz yol ayrımına bakakaldığımızda daha bir önem taşır geçmiş iç hesaplaşmalarımız. Zira kar-zarar hesabı yapmalıdır ki vicdan, bundan sonraki yola devam için gücümüz, cesaretimiz olsun.
Yanlış girilen yolların bedellerini de aslanlar gibi öderiz, yeri gelince. Ve ancak kendimizle baş başa kalınca ağlarız katıla katıla, çekilenlerin acısına…
Ve bazen de her şeyi yakıp yıkıp gitmek gelir içimizden, çok uzak, çok başka, çok yalnız bir yerlere kaçmak; tek başına, açık seçik ve dürüstçe yapabilmek için bilançomuzu. Çoğu kez de başarısız oluruz; çünkü ne kadar uzağa da gitsek kendimizi de götürmüşüzdür ve neyi silerse silsin insan, bir tek kendinden kurtulamaz, ne yazık ki…
Böyle zamanlarda bir sınavdan geçtiğimi düşünürüm hep; sanki bana özel yapılmış bir mazeret sınavındayım.
Soran kim, kim değerlendirecek bilmeden, sadece cevaplarım deli gibi. Bir an önce geçmek isterim sanki bir sonraki dereceye, hayatım kaldığı yerden beni orada bekliyormuş sanarak…
Oysa içimde bir yerlerde hep bilen bir tarafım var; “Bu bir oyun, rahat ol, gül geç” diyebilen. Hayat bize bilmem kaçıncı perdesini oynarken oyununun, biz sanki başrol edasıyla ilerliyoruz çoğu kez, aslında sayısız figürandan biri olarak hayatın sahnesinde…
Bazen de duygu enkazının altından çıkmaya çalışmak yerine aniden silkinip, her şeye baştan başlamak için bir cesaret buluruz bir yerlerden. Sil baştan başlar ve sıfırlarız hayatı; yeniden atmaya başlarcasına kalp, en temiz, en güzel duyguları alır içine ilk olarak…
Ve sil baştan severiz herkesi, her şeyi; daha güçlü, daha saf ve daha derinden, her şeyi unutarak...
Her şeye rağmen hala güzel geliyorsa hayat, yanınızda tutunup kalkabileceğiniz bir el varken hala ve daha yapılacak çok yanlış, silinecek çok defter var gibi geliyorsa, başlayın siz de, bir cesaret derin sularda inci tanesi aramaya...
Çünkü belki de bugün o sonuncu gün ve kim bilir gidilecek ne uzak yollar var hala…

Bu haber toplam 1342 defa okunmuştur
Adres Kıbrıs 100. Sayısı

Adres Kıbrıs 100. Sayısı