1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Hayatını kaybeden vakaların %85’i aşısız veya eksik aşılı”
“Hayatını kaybeden vakaların %85’i aşısız veya eksik aşılı”

“Hayatını kaybeden vakaların %85’i aşısız veya eksik aşılı”

Yoğun bakımda yatan veya ölenlerin çoğu aşısız veya eksik aşılı yaşlılar… “İstatistikler, genç vakaların virüsü yaşlılara taşıdığı yönünde” diye pandemi doktorları aşılanmanın önemine dikkat çekiyor…

A+A-

Fehime ALASYA

Yaşanan ölümlerle her geçen gün can yakmaya devam eden COVID-19, Aralık ayının ilk haftasında 9 can alırken, ülkedeki toplam kayıp sayısı 110’a çıktı. Pandemi doktorları gerek yoğun bakımda yatan gerekse yoğun bakımda hayatını kaybeden vakalardan %85’inin aşısız veya üçüncü doz olan hatırlatma aşısını yapmayan kişilerden oluştuğunu ifade ederek, bir kez daha aşılanmanın önemine vurgu yaptı.  

İki yıldır pandemiyle verilen mücadelede aşının her geçen gün en etkili silah olduğunun ortaya çıktığını anlatan doktorlar, vatandaşı Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan bilimsel açıklamaları takip edip, düzenli aşı olmaya çağırdı.

Ölüm oranları arasında en çok erkek hastaların da olduğu belirtilirken, oranının 70 ve 80'li yaşlarda “çok yüksek “olduğuna dikkat çekildi. Göğüs hastalıklarında enfeksiyon şiddetinin ek hastalıklarla ilişkili olduğunu anlatan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Fadime Tülücü, yoğun bakımda yatan hastaların %85’inin ya aşısız, ya da eksik aşılı olduğunu ifade etti.

Erkek hastaların çoğunlukta olduğunu da belirten Tülücü, bunu sigara içiciliğinin daha fazla oluşu, dış ortamda daha fazla bulunuyor olmaları ve korunma kurallarına daha az uymaları gerekçelerine bağladı.

 Pandemi doktorlarından Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doktor Yağmur Aldağ da “Gençler rahat, atlatır” inancının yanlış olduğunu dile getirerek, herkesi aşı olmaya ve doz takibini yapmaya davet etti.

 

DOKTORLAR NE DEDİ?

 

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Fadime Tülücü:

“Yoğun bakımda yatan hastaların %85’i ya aşısız, ya da eksik aşılı…”

“Enfeksiyonun şiddeti ek hastalıklarla ilişkilidir. Bu nedenle solunum yetmezliği de ortaya çıkması, 60 veya 65 yaş üzeri kişilerde bir veya iki hastalığı bulunan kişiler risk altındadır. Ölüm riski bu kişilerde çok daha fazla olur. Evde mi hastanede mi tedavi için karar verme aşamasında ek hastalıklarını da göz önünde bulundururuz. Gençlerde ise obezite varlığı ve yüksek sigara içiciliği ile başka hastalıklar buna etken olabilir.

Yoğun bakımda olan ve ölen hastaların çoğu aşısız olanlar veya yine hatırlatıcı dozunu olmayan hastalardı. Bu bağlamda aşılanmanın çok net bir şekilde ülke sağlığı için ne kadar gerekli olduğu ortada. Yoğun bakımda yatan hastaların %85’i ya aşısız, ya da eksik aşılı… Dünya genel verilerinde de erkek hasta, yoğun bakımda yatma ve kayıp oranı daha yüksek. Sigara içiciliği daha fazla, dış ortamda daha fazla bulunuyorlar, sigara içiciliği de daha fazla görülüyor. Korunma kurallarına daha az uyuyorlar. Bu yaklaşım dünya genelinde de böyle.”

 

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Yağmur Aldağ:

“Gençler rahat, atlatır diyemeyiz, herkes aşı olsun, doz takiplerini yapsın”

“Erkeklerdeki oranlar daha yüksek ama bu seyri bazı hastalıklarda görmek mümkün, araştırılıyor. Vakalar veya kayıplar arasında hiç aşısı olmayanlar ya da hatırlatma dozu olmayanlar var. Yanlış bir bilgi var, aşı olan kişiler yoğun bakıma yatmayacak, hasta olmayacak anlamını taşımaz ama yoğun bakıma yatış riskini azaltır, virüsü tamamen yok etmez ama kolay bulaştırma ve bulaşma riskini azaltır. Yoğun bakımda yatanların çoğu ya aşısız ya da aşı etkinliği azalmış kişilerdir. Ne yazık ki aşısı tam bile olsa, düşük ihtimalle hastalığı ağır seyretme ihtimali var. Aşı olmamak için ortaya atılan ‘aşılılar da yoğun bakıma yatıyor’ söylemleri de çok yanlış. ‘Kaç kez aşı yapacağız’ şikayetleri de var ama çalışmalar tamamlandıkça yeni bilgiler elde ediliyor ve diğer dozların da önemini görüyoruz. Pandeminin başından beridir aktif olan gençlerde bulaş fazla ama ölüm oranı 80’li yaş gruplarında çok yüksek. Gelinen noktada yaşı küçük kayıplarımız da var, ‘Gençler rahat, atlatır’ diyemeyiz, herkes kötü şeyler yaşayabiliyor, gençler de sıkıntı yaşıyor. Yaşı yüksek kişilerin bağışıklık sistemi düşük, kronik hastalıkları fazla, bu nedenle bulaşı ağır seyretmeleri, buna bağlı ölümleri çok fazla. İki yıllık mücadelede etkinliği görülmüş en başarılı tedbir aşıdır, ölüm oranlarını azaltır. Herkes aşı olsun, doz takiplerini yapsın, bildirileri takip etsin.”

 

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Nesil Bayraktar:

“İstatistikler, genç vakaların virüsü yaşlılara taşıdığı yönünde”                                                                                                            

 “Öncelikle şunu söylemek gerekir ki, aşısız olmak tamamen riskli bir durumdur. Bilindiği üzere bizim ülkemize ilk gelen aşı Sinovac’tı. İki doz Sinovac aşısı yaptıran insanlarımızın 6 ay sonra koruyuculuğunun ortadan kalktığını hepimiz biliyoruz. O yüzden 3. doz aşıyı yaptırmak çok önemlidir. İstatistikler, genç vakaların virüsü yaşlılara taşıdığı yönünde. Gençlerimiz hastalığı atlatsa da, birçok yaşlı insanımız COVID-19’dan dolayı hayatını kaybetti. Bu zaten bilinen bir gerçekti. Zaten aşılama gittik sonra genç bireylere iniyor. O yüzden bir kez daha aşılamanın önemi karşımıza çıkıyor. Şu anda erkeklerin veya tam aşılı olmayan hastaların yoğun bakımda yatma oranı çok yüksek. Hiç aşı yaptırmamak bizler için kabul edilebilir bir durum değil. Sokaklarda aşı karşıtlığı yapmak, salgının yayılmadığı gerçeğini değiştirmiyor. Bunu başından beri söylüyoruz.”

 

yd-destek-gorseli-2-450.jpg

 

 

Bu haber toplam 1905 defa okunmuştur