Her Özür Affedilmeli Mi?
“Özür dilemek “sözcüğünün kelime anlamı, yaptığı bir yanlıştan ötürü bağışlanmasını istemek olarak tanımlanmıştır. Yapılan hata sonucu dilenen özür bir kereye mahsustur.
Eğer kişi her defasında aynı davranışı yapıp özür diliyorsa bu artık hata olmaktan çıkar.
Aynı şekilde karşı taraf bu davranışlardan sonra dilenen özrü kabul ediyorsa aslında o hata dediğimiz davranışı pekiştiriyor.
Ve artık özür dilemenin de bir anlamı kalmıyor.
Bize öğretilen öğretiler her ne kadar “affetmek büyüklüktür” olsa da sürekli olarak bize karşı yapılan hataları affetmek hem karşımızdakinin ayni hatayı yinelemesine hatta bir müddet sonra özür dahi dilemeyerek yaptığı davranışı normal olarak görmesine, bize saygı duymamasına hem de kendimizi değersiz hissetmemize neden olmaktadır.
Peki her özür affedilir mi?
- Fiziksel Şiddete Maruz Bırakılma: İlk başta da açıkladığımız gibi özür hata sonucu yapılan davranıştan dolayı dilenmelidir. Kişi size karşı şiddet uyguluyorsa bu davranış biçimi kesinlikle kabul edilmemelidir, bunun özrü yoktur. Yolda giderken birine yanlışlıkla çarparsınız özür dilersiniz. Ancak karşıdaki birey size bilinçli veya kendi davranışı yüzünden şuurunu kaybedip ( alkol, madde kullanımı) şiddet uyguluyorsa özür dilemesi anlamsızdır. Yapmanız gereken beden ve ruh sağlığınızı korumak adına bir an önce bu durumdan kendinizi kurtarmak olmalıdır. Böyle durumlarda kişi “en yakınından” öfkesini çıkarır bahanesi de kesinlikle kabul edilmemeli, karşımızdakine duygusal yaklaşarak kendimizi zaman içinde acınacak hale getirmemeliyiz.
- Psikolojik Şiddet: Karşımızdaki kişi bize psikolojik şiddet uyguluyorsa; küçümseme, kendimizi değersiz hissetmemize neden olma, bize mutluluk veren kişilerden ve aktivitelerden uzaklaştırma, kendine ait varlık olarak görme, duygularımızı görmemezlikten gelme gibi davranışlar, bunlardan rahatsız olduğumuzu belirtmemize rağmen bir özür ile geçiştiriliyorsak ve bizi rahatsız eden davranış tekrarlanıyorsa dilenen özrün anlamı olmaz. Bu davranışlara maruz kalmak özgüveni zedeler, bizi yalnızlaştırır, bir müddet sonra bu durumu kabullenmek zorundaymışız gibi hissederiz ve çaresizliği kabullenmek depresyona sebebiyet verir. Hayatta önemli ve öncelikli olarak kendimizi koymalı ve kimsenin özrünü kabul ederek bize psikolojik şiddet uygulamaya devam etmesine izin vermemeliyiz.
- Aldatmak: Bir insanı fiziksel olarak aldatma, düşünce olarak aklının başkasında olması, doğruyu söylememe de özür dilendikten sonra affedilebilecek bir davranış biçimi değildir. Dürüst olmayan kişi bu davranışına bir müddet ara verdikten sonra tekrardan aynı davranışı yineleyecektir.
-Bağımlılıklar: Madde, Kumar, Alkol gibi bağımlılıklar tedavi edilmediği sürece devam eden alışkanlıklardır. Bunların tespiti halinde özür dileyen bireyi affetme kendi hayatımızı da kötü bir sona hazırlar. Karşımızdaki kişiyi kurtarmaya çalışırken kendimizi istemediğimiz davranış biçimlerine maruz kalmış ve istemediğimiz durumlar içerisine düşmüş halde buluruz.
-Tehditkar, Baskıcı, Kibirli, Dedikoducu Kişilik Özelliklerine Sahip Kişiler: Bu karakteristik özelliklere sahip insanların özürlerini kabul ederek, bu kişileri çevremizde tutmaya devam etmek tekrar, tekrar güvenimizin sarsılmasına neden olur. Bize ayni olayları sürekli olarak yaşatmaları diğer insanlara da olan güven duygumuzu sarsarak bizi yalnızlığı seçmeye iter.
Siz kimsenin kusurlarını örtmek için yaratılmadığınızı, kimsenin psikoloğu olmadığınızı, kimsenin yaptığı davranışları düzeltmeye çalışmakla yükümlü olmadığınızı, bunu yapmanın bizden bizi götüreceğini ve bize verilen zaman diliminden çalacağınızın bilincinde yaşarsak kendimize ait zamanı hem ruhsal hem de fiziksel sağlığımızı koruyarak daha mutlu bir şekilde geçiririz. Siz bu hayata başkaları için değil, kendiniz için geldiniz. Yanınızda hep size değer veren insanlar olsun, kendine değer vermeyen insanlar size karşı da siz her ne kadar iyi niyetli olursanız olun size de değer vermeyecekler ve sizin de zarar görmenize neden olacaklardır.