"Her şey battı, zararımız büyük"
Mesarya bölgesinde etkisini gösteren şiddetli yağışlar, Yıldırım köyünde ciddi hasara yol açtı. Evleri, yolları ve seraları su bastı, üretici zarara uğradı. YENİDÜZEN'e konuşan üreticiler, "Her şey battı, zararımız büyük" dedi.
Serap ŞAHİN
Mesarya bölgesinde etkisini gösteren şiddetli yağışlar, olumsuzluklara neden oldu. Yıldırım Köyü’nde yolları, evleri ve seraları su bastı, yollarda buzlanmalar meydana geldi. Bölgedeki üreticilerin ürünleri de dolu yağışından etkilendi, birçok üretici zarara uğradı. Sebze ekilen seralar ve narenciye ağaçları yoğun sular altında kalırken, Tarım Bakanlığı tarafından bölgede ilk tespitler yapıldı.
YENİDÜZEN’e konuşan sebze üreticileri ve evlerini su basan köy sakinleri, bölgeye 15 yıl önce “bilinçsizce” köprü yapıldığını söyledi, suların akıp gitmesi gerekirken yığıldığını ve evleri seraları bastığını belirttiler.
Naile Hüdaoğulları isimli köy sakini; bölgede gerekli alt yapı olmadığını söyledi, her yağışta evlerin sular altında kaldığını ifade etti.
Murat Elagöz isimli bölge sakini de, köye 10-15 yıl önce yeni yollarla birlikte bir de köprü yapıldığını belirtti, “bilinçsizce” yapılan köprü nedeniyle her yağışta evlerini su bastığını, köprünün bir an önce yıkılması ya da yeniden yapılması gerektiğini söyledi. Hükümet tarafından bölgeye 5 adet kırsal kesim arsası açıldığını da belirten Murat Elagöz, “Bu açılan arsalara da ev yapıldığı zaman şu an biriken sular nereye gidecek? Buna bir çözüm bulunmalı” dedi.
Hüseyin Kocabaşoğlu isimli domates üreticisi, dolulardan dolayı ürünlerinin sular altında kaldığını belirterek, yağıştan dolayı hasarı tespit edemediğini söyledi, 46 yıldır böyle bir yağış görmediğini kaydetti.
Zehra Kocabaşoğlu isimli marul üreticisi de 80 bin tane marul ektiğini ve doludan dolayı zararının büyük olduğunu belirtti, hükümetin zarara bir desteği olmadığından yakındı.
Ersen Gamalı isimli üretici de seraların sular altında kalmasından dolayı zararının büyük olduğunu belirtti, yetkilileri göreve davet etti.
Naile Hüdaoğulları: Köyde gerekli alt yapı yok
“Köyün park büfesini çalıştırıyorum. Burada yağmuru ve doluyu izledim. Karşı komşunun bahçesinden 10 dakika boyunca dere yatağı suları aktı. Yolları asvaltladılar ama sonrası ne olacak hiç düşünülmüyor. Köprü yaptılar yağan bütün yağmur suları doluyor. O sular nereye gidecek düşünülmedi. Köyde gerekli alt yapı yok, yapmıyorlar. Her yağmur yağdığında aynı sorunları yaşıyoruz.”
Murat Elagöz: Bilinçsizce yapılan köprü nedeniyle evlerimizi sular basıyor
“Bizim evlerimizin suların basmasın sebebi 10-15 sene önce yapılan bu yolların neticesinde bilinçsizce yapılan köprü oldu. Tam evimin önünde şu a olan köprü eskiden yoktu. Çukur bir yerdi ve sular geldiği gibi geçerdi. Şu anda köprü koydular ve maalesef büzler suyun gelişini kesiyor ve suyun akmasını engelliyor. Bu nedenle de orada su birikimi oluyor ve evlerimizi sular basıyor. O köprünün derhal ya yıkılıp 1974 öncesi gibi yapılması veya beton dört köşe olarak yapılması gerekiyor. Devlet tarafından burada 5-6 yıl önce 5 tane kırsal kesim arsası açıldı ve bunlar Ulukışla’da verildi. Eski belediye başkanı döneminde de tüm mahalleden imza toplayıp götürdük ama ilgilenilmedi. Şu an ki belediye başkanına da sorunumuzu ilettik bekliyoruz. Burada yapılan köprü, suyun evlerin içine dolmasına neden oluyor. Benim evimi de sular bastı. Bu açılan arsalara da ev yapıldığı zaman şu an biriken sular nereye gidecek? Buna bir çözüm bulunmalı.”
Hüseyin Kocabaşoğlu: Serada ürünlerim sular altında kaldı
“Ben domates yetiştiriciliği yapıyorum. Serada ürünlerim sular altında kaldı ama şu an gidip hasarı kontrol edemiyorum. Ben 46 yaşındayım daha önce böyle bir olay görmedim. Aşırı yağışlar seraları mahvetti. Daha önce bir önlem aldık mesela ben kapı yaptım, beton döktüm. Su geldiği gibi akıyordu. Ama inanılmaz derecede yağdığı için seralarımız bu hale geldi.”
Zehra Kocabaşoğlu: Devlet arpa ve buğday zararını öder ama marul zararına bir destek yok
“Ben marul üreticisiyim. Seraya dolu yağdı. Tarım Dairesi geldi kontrol için ve “Üstünü örtün” dediler. Devlet arpa ve buğday zararını öder ama marul zararına bir destek yok. Sadece vergi almayı biliyorlar. Benim 80 bin tane marulum vardı ama şu an ağlanacak durumdalar. Yağıştan dolayı tam hasarı kontrol edemiyorum.”
Ersen Gamalı: Yetkilileri göreve davet ediyorum
“Her şey battı. Çilek ve marullarım suyun içinde kaldı. Kereviz vardı onlar da doludan zarar gördü. Zararımız büyük. İnşallah gereken devlet tarafından yapılır. Yetkilileri göreve davet ediyorum gelip görürlerse daha iyi olur.”