Pınarlılı 19 yaşındaki Talat Güler, hayali olan iç mimarlık bölümünü okuyor, son bir senedir Trodos’ta safari turunda çalışıyor. En büyük amacının kendisini geliştirmeye devam etmek olduğunu söyleyen Güler, eğitim hayatına uzun bir süre devam edeceğini kaydediyor.

“Hayatımda hep, her şeyi kendim, farklı yollardan öğrenmenin bir yolunu buldum”

Dila ŞİMŞEK

Pınarlılı 19 yaşındaki Talat Güler, hayali olan iç mimarlık bölümünü okuyor, son bir senedir Trodos’ta safari turunda çalışıyor. En büyük amacının kendisini geliştirmeye devam etmek olduğunu söyleyen Güler, eğitim hayatına uzun bir süre devam edeceğini kaydediyor.

Disleksi olduğu için çocukken öğrenmede zorluklar yaşadığını dile getiren Güler, “Ben de, tamam, bunu öğrenmem gerekiyor… O zaman diğerlerinin öğrendiği metodlarla değil, kendi yolumu bularak öğreneceğim” mottosuyla yaşadığını anlatıyor.

“Her zaman hayal gücümü kullanarak farklı ambiyanslar yaratabilmeyi isterdim”

Güler, Trodos’da safari işi yapıyor. Kıbrıslı Rum arkadaşının önerisiyle bu işte bir senedir çalıştığını kaydediyor. İç mimarlık bölümü okuyan Güler, “Uzun zamandır istediğim, düşündüğüm bir bölümdü. Her zaman hayal gücümü kullanarak farklı ambiyanslar yaratabilmeyi isterdim. İnşaat teknolojisi alanında okudum, bu bölümü okuduğum için iç mimarlık çok da uzak bir seçenek değildi…” diyor.

“Kimsenin kendisine limit koymaması gerektiğine inanıyorum”

“Mezun olduktan sonra okumaya devam edeceğim. Belki fotoğrafçılık, belki başka bir alan… Bir üniversite daha bitirmek istiyorum, doktora yapmak… Kendimi geliştirmeye devam etmek en büyük isteğim” şeklinde konuşuyor. İnsan öğrenmeye devam etmeli diyen Güler, “Kimsenin kendisine limit koymaması gerektiğine inanıyorum. Kendi çabamla İngilizce öğrendim, şimdi ise bir süredir Rusça öğrenmeye başladım. Bilginin her türlüsü faydalıdır” diye konuşuyor.

“İlkokulda çok zorlanırdım, yazılarım kötüydü, okuyamıyordum… Ama bu bana engel olmadı”

Güzel sanatların her alanına ilgi duyduğunu belirten Güler, “Ben disleksiyim. Hayatımda hep, her şeyi kendim, farklı yollardan öğrenmenin bir yolunu buldum. Örneğin okula insanlar düz bir yoldan gidiyorsa, ben farklı yollardan giderim. Sağımı solumu farklı öğrendim, yani diğer çocukların öğrenme şekline kıyasla, kendi metodlarımı geliştirdim. İlkokulda çok zorlanırdım, yazılarım kötüydü, okuyamıyordum… Ama bu bana engel olmadı. Dedim ki, tamam, böyle bir durum var, bu da demek oluyor ki ben düz değil, farklı şekilde kendimi geliştireceğim. Belki de bu yüzden öğrenmeye, eğitime hep devam etmek istiyorum, çünkü buna alıştım.” diyor.

“Asla pes etmeyin”

Güler, sözlerine şöyle devam ediyor: “Okulun yılsonu sergisinde gerçek malzemeleri kullanarak bir maket yapmam gerekiyordu. Ben de, Lefkoşa’nın gerek kültürü gerek ise tarihsel önemi ile en sevdiğim yeri olan Surlariçini seçtim. Araştırma yaptım, boyutları nasıldı, burçların eski ismi neydi… Çok emek verdim. Bu yüzden, kendimi geliştirmek adına olan isteğim ve inancım arttı.”