1. YAZARLAR

  2. Salih Sarpten

  3. Herkese Bedava Elektrik
Salih Sarpten

Salih Sarpten

Herkese Bedava Elektrik

A+A-

Başlığa bakıp bir hata olduğunu düşünmeyin… Eğitim yazısına niye böyle bir başlık attığımı merak ediyorsanız, yazıyı sabırla okumanızı öneririm…

Mayıs ayının son haftasındayız yani ortaokul ve liselerde dönem sonu sınavları haftası… Önümüzdeki ay Haziran. Öğrencilerin ifadesiyle sınavlar ayı: Kolejlere Giriş Sınavlarının son basamağı, BEAL-20 Temmuz Fen Lisesi gibi okullara yerleştirme sınavı, ülkemizdeki üniversitelere giriş için sıralama ve burs sınavları, 6 adet LYS hepsi bu ayda… Haziran için “sınavlar ayı” nitelendirmesi pek haksızca değil gibi…

İlkokuldan üniversiteye kadar eğitim sistemimiz kademeleri arasında ilerlemek için mutlaka sınavlara girmemiz gerekiyor. Daha kaba bir tabirle; çocuklarımız bir eğitim sistemi içerisinde değil sanki bir sınav sistemi içerisinde ilerliyorlar. Ve ne yazık ki bütün bunların sonunda da elde ettiğimiz diploma pek bir işe de yaramıyor. Oysa yirmi birinci yüzyılı yaşadığımız günümüzde, eğitimin önemi katlanarak artıyor. Eğitim sisteminin ülke kaynaklarının büyük bir kısmını tükettiği göz önüne alınırsa, bu önemin büyüklüğü ve ne kadar bilimsel bir plânlamanın yapılması gerektiği açıkça kendini gösteriyor.

İşte tam bu noktada, size Almanya eğitim sisteminden kısaca bahsetmek istiyorum. Almanya’da eyaletlere göre değişkenlik gösteren ve farklı biçimleri olan bir eğitim sistemi olmasına karşın çok büyük bir oranda okula gitme zorunluluğu, çocuğun altı yaşını doldurduğu yıldan 18 yaşına kadar on iki yıl sürer ve tamamen öğrenci odaklıdır. Örneğin Din dersi, Temel Yasa gereğince normal öğretim dalıdır; ancak zorunlu ders değildir. Öğrenci din dersine girip girmeyeceğine on dört yaşından sonra kendisi karar verir.

Temel Okullar (Grundschule): Çocuklar, altı yaşında bu okula giderler. Bu okullar genellikle dört yıldır. Eyaletlerin çoğunda ilk iki yılda öğrencilere karne verilmez. Sadece bir değerlendirme yapılır. Bu okullarda okuma-yazma, temel bilgi ve beceri dersleri verilir. Öğrenciler zorlanmaz. Okuma-yazma bu süreç içinde tamamlanır. Yüzme, bisiklet sürme, okul kampları, cinsel eğitim, bu okullarda başlar…

Yönlendirme Sınıfları (Orientierungsstufe): Çocuklar, temel okullardan sonra, yönlendirme sınıflarına başlarlar. 5. ve 6. sınıflar yönlendirme sınıflarıdır. Bu dönemde çocuklar, devam edecekleri okul modelini, anne-baba ve öğretmenleriyle beraber bu okuldaki ilgi ve beceri durumlarına uygun okul modelini seçerler.

Hauptschule (Esas okul): Yaklaşık olarak öğrencilerin üçte biri bu okula gider. Bu okul dokuzuncu, onuncu sınıfta bitirenler, meslek öğrenimine başlarlar. 18 Yaşına kadar meslek öğrenirler.

Realschule (Ortaokul): Bu okullar, Hauptschule ile lise arasında yer alır. 10. sınıfa kadar altı yıl sürer. Bu okulu bitirenler meslek okuluna ya da meslek lisesine girmeye hak kazanırlar. Ekonomi ve kamu hizmetlerinde orta düzeyde işlerde çalışanların çok büyük bir kısmı bu okullardan mezunlardır.

Gymnasium (Lise): Almanya’nın geleneksel üst düzey ortaöğretim kurumudur. 13. sınıfa kadar devam eder. 11-13. sınıflarda öğrencilerin daha çok ilgi duydukları alanlardaki derslerle ilgilenirler. Bu nedenle de üniversitelere geçişleri çok kolay olmaktadır. Zaten Lise diploması, bilimsel yükseköğretime girme olanağı sağlar.

Evet, Almanya Eğitim Sistemi’nin kısa özeti yukarıda okudunuz gibi… Peki, yazılanlarda herhangi bir giriş, yerleştirme veya sıralama sınavı gibi bir unsur okudunuz mu? Böyle bir şey yok… Gerek de yok çünkü sistem öğrencileri ilgi, istek ve yeteneklerine göre yönlendiriyor zaten…

İşte bu eğitim sisteminin yetiştirdiği bireyler bakın ne yapmış… Bilindiği gibi Almanya nükleer elektrik santrallerinin tamamını kapatma kararı alan ülkelerden biri. Almanya bununla da yetinmedi.  Yenilenebilir enerji üretimi konusunda ne kadar iyi olduğunu ve liderlik konumunu hak ettiğini bir kez daha kanıtladı. Geçtiğimiz Pazar günü, yani 16 Mayıs tarihinde oldukça güneşli ve rüzgarlı bir gün geçiren ülke, çok büyük miktarlarda yenilebilir enerji üretimi yaptı ve gerekli olan yenilenebilir enerji miktarını fazlasıyla aştı. Paylaşılan verilere göre, Pazar günü 14.00 civarlarında güneş enerjisi ve rüzgar enerjisinden elde edilen toplam enerji miktarı, ülkeye gerekli olan 45.8 GW’nin 45.5 GW’ini karşıladı. Bu durumdan ötürü enerji kullanımını arttırmaya çalışan Almanlar, saat 13:00’dan başlayarak 4-5 saat süren “ücretsiz enerji” dağıtımı gerçekleştirdiler.

İkinci Dünya Savaşının yenilmiş ülkesi, tüm toplumların nefretle kınadığı faşizm hareketinin odağında olan bir ülkeden, doğru eğitim yapılanması ile neleri başardığını, nerelere gelen bir ülke olduğunu fark ettiniz mi?

Bir ülkenin ekonomik kalkınmasını o ülke halkının, kişisel ve toplumsal gelişmesine bağlıdır. Bu gelişmenin temelinde “Nasıl bir birey, nasıl bir toplum istiyoruz?” sorusuna verilen yanıtta saklıdır. İşte tam da bu nedenle;  eğitim, rast gelelikten uzak, ciddî plânlama ve programlamayı gerektiren bir iştir. Eğitim maksatlıdır. Eğitimin belirlenmiş hedeflere ulaşmak gerekliliği vardır.

Biz sadece sınavlarla öğrencileri bir yerlere yerleştirmeye devam ediyoruz. Çoğu zaman da hiç planlamadıkları, istemedikleri, tercih etmedikleri yerler…

 

----------------------------------------------------------------------

 

Aklınızda Bulunsun

 

2016-2017 KKTC Kontenjanları Açıklandı

2016-2017 öğretim yılı için yükseköğretim ihtiyaç alanları belirlendi. Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı resmi web sitesi www.mebnet.net adresinde yayımlana açıklama göre: KKTC uyruklu, KKTC liselerinden mezun öğrencilerimiz için (çift uyruklular dahil)  lisans düzeyinde 98 alanda 178 kontenjan, önlisans düzeyinde 38 alanda 55 kontenjan, özel yetenek düzeyinde 30 alanda 47 kontenjan yüksek lisans düzeyinde 75 alanda 98 kontenjan ve doktora düzeyinde 38 alanda toplam 45 kontenjan ayrıldığı duyuruldu.

Açıklamada KKTC kontenjan alan ve üniversiteleri 2016-2017 ÖSYM kılavuzunda yer alacağı, üniversitelerin bünyesinde yaşanacak değişikliklerden dolayı YÖK kontenjanlarda birtakım değişikliklere gidebileceği ve kontenjanlar belirlenirken Devlet Planlama Örgütü ile Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı ortak çalışma yaptığı belirtildi.

KKTC uyruklu, KKTC liselerinden mezun (çift uyruklular dahil) öğrencilerimiz için belirlenen kontenjan alan, sayı ve üniversiteler gösteren listelere Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı resmi web sitesinden ulaşabilirsiniz.

 

-----------------------------------------------

Biliyor muydunuz?

 

Dünyanın En Güçlü Yüksek Öğretim Sistemleri

Dünya üniversitelerini derecelendirme kuruluşu QS, “Dünyanın En Güçlü Yükseköğretim Sistemleri 2016” sıralamasını açıkladı. En yüksek puanı alan ülke 100 tam puanla ABD olurken, 9.2 ile Pakistan 50 ülkelik listenin son sırasında yer aldı. Türkiye ise 26.1 puanla 39’uncu sırada yer aldı.

QS, 50 ülkenin yer aldığı yükseköğretimde dünyanın en güçlü sistemlerini değerlendirirken, üniversite sıralamalarındaki durumlarını, öncü yükseköğretim kurumlarının performansları ve bu alanda yapılan ulusal harcamalar gibi kriterleri dikkate alıyor.

Tahmin edeceğiniz gibi bu sıralama ülkemiz yok. Oysa üniversiteler ülkesiyiz… İşte bu sıralama göre Dünyanın En Güçlü Yükseköğretim Sistemine sahip ilk on ülke: 1-ABD (100 puan), 2-Birleşik Krallık (98.5 puan), 3-Almanya (94 puan), 4-Avustralya (92.6 puan), 5-Kanada (90.2 puan), 6-Fransa (89 puan), 7-Hollanda (84.8 puan), 8-Çin (83.5 puan), 9-Güney Kore (80.1) ve 10-Japonya (78.5 puan).

Bu yazı toplam 2316 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar