Hiçbir şey
Maçın ilk yarsında esnemekten ağzımı yırtıyordum.
Kadroları güçlü, Süper Lig tecrübesi olan oyuncuları fazla olan iki takımın futboluna futbol demek bin şahit isterdi.
Hele de ev sahibi Çetinkaya’nın.
Koskocaman Çetinkaya, ilk devrede rakip kaleye gitmekte zorlanmasının yanında, ara sıra gittiği anlarda da çoğalmayı beceremedi.
Cihangir, bu devrede iyi oynar gibi göründü.
Topun arkasına geçip, rakip kaleye yüklendi yüklenmesine ama gol yollarında etkisizdi.
Maçın sonunda iki takımda birer puan aldı.
Seyirciyi uyutan ‘beni esneten’, heyecan yaratacak pozisyonlar yaratamayan, futbol oynamaktan çok pas hatası yapan, iki takımın kendi adlarına attıkları goller maça güzellik katan tek unsurdu o kadar…
Akın’ın volesi ne kadar güzelseydi, Kayalılar’ın asisti de bir o kadar güzeldi.
Cihangir’de ikinci yarıda oyuna giren Sezer, ‘hata üstüne hata’ yapmasını 90+3’te attığı mükemmel golle affettirdi.
Nede olsa bu gol deplasmanda 1 puanı getiren goldü.
Açık ve net; bu gollerin dışındaki futbolun unsurları fasa fiso…
Anlamsız.
Geçtiğimiz haftada izlediğim Cihangir, ‘ikinci yarıda oyundan düşmüştü’, bu haftada aynı…
İlk devrede rakibine oranla baskılı oynayan, en azından pas yapıp yüklenmeye çalışan Cihangir, ikinci yarıda ‘başı kesilmiş tavuk’ misali ne yaptığını bilmeyen bir takım görüntüsü verdi.
Orta alanda kayıp, topla üretken değildi.
Kanatlar işlemedi.
Biraz Fırat, biraz Yannick biraz da Chibuzar…
Bu üç oyuncun dışındakilerin sahada varlıkları belli değildi.
İlk devrede defansını geride kuran Çetinkaya, ikinci yarıda bu ‘hatasından’ kurtuldu.
Orta sahanın defans ve hücum bloğuna ‘yaklaşması’ sarı-kırmızlıların ‘hücumda etkisini’ artırmakla kalmadı, rakibin boş alan ‘bulamamasını’ sağladı.
Ancak bu sezon ilk kez izlediğim Çetinkaya’da ileride çoğalamama sıkıntısı var.
Bu sorun çözülürse, sarı-kırmızlılar daha rahat gol pozisyonu üretebilecek kanat oyuncularına ve orta sahada genç yeteneklere sahip.
Özellikle Taner Bingöllü, fiziksel kapasitesini artırırsa büyük katkı yapar. Çünkü top tekniği ve oyun zekası yüksek bir oyuncu.
Bu unsurlar, Çetinkaya’nın ilerleyen haftalardaki artısı.
Cihangir’in eksisi ise maçların 90 dakika olduğunu unutması.
Cihangir’e bir de ben hatırlatayım, maç 90 dakika oynanır, 45 dakika değil.
Ha diyeceksiniz ki yapma be Kamil, 90+3’de gol attık.
Doğrudur, attı Cihangir 90+3’de golü kaptı bir puanı ama, 46’ıncı dakika ile 90+3’üncü dakikalar arasında ne yaptı?
Hiçbir şey.