1. HABERLER

  2. RÖPORTAJ

  3. “Hiçbir zaman bu işi yapmaktan gocunmadım”
“Hiçbir zaman bu işi yapmaktan gocunmadım”

“Hiçbir zaman bu işi yapmaktan gocunmadım”

Sevden Gülercan, o bir öğretmen ama hellim üretimi yapıyor. 36 yaşında genç bir üretici, hem kendi işinin patronu olarak birçok zorluğa göğüs geriyor, hem de Kıbrıs kültürünün mirasını gelecek nesillere taşıyor…

A+A-

Fehime ALASYA

Mutlu olduğu işi yapan Sevden Gülerman, annesinden devraldığı hellim üretimini, severek, canı gönülden yapıyor.
Birçok zorluğa göğüs geriyor. Özellikle Mağusa bölgesinde yılların markası olan Gülercan hellimleri, genç üretici Sevden Gülercan’la geleceğe taşınıyor.
Bu işi yaptığı için hiçbir zaman utanıp, çekinmediğini, aksine büyük bir mutluluk duyduğunu dile getiren Gülercan, kültürümüzün bir parçası olan hellimi gelecek nesillere de aktaracağı için kendiyle gurur duyuyor...
Butik işletme olarak çalışan Gülercan Hellimleri, başta Mağusalılar olmak üzere ezelden beridir aynı müşterilerin desteğini alıyor.
Kışın dahi sıcağa dayanılması zor olan hellim odasında, çok yüksek ısıda yapılan hellimlerin her biri alınteri, birer emek...

“Keçiler süt verdiği sürece biz çalışmak zorundayız”

Geçimini bu işten sağlayan Gülercan, evli ve iki çocuk annesi…
Mesleğinin her alanda olduğu gibi zorlukları olduğuna değinse de, her şeye rağmen işine dört elle sarılmış durumda, “Zorlukları var ama yine de hayatımı idame ettiriyorum. Sosyal hayatım yok, bayram, seyran, herhangi bir tatilimiz yok, koyunlar, keçiler süt verdiği sürece biz çalışmak zorundayız.
Çalıştığımız çobanlar var ve sütü onlardan temin ediyoruz, bizim hayvanlarımız yok” diyor...  

Mevsimlik üretiyorlar

Gülercan Hellimleri’nin ortalama şubat, mart ve nisan aylarında üretim yaptığını aktaran Sevden Gülercan, süt azaldığı için geri kalan aylarda üretimin düştüğünü, bazense hiç olmadığını dile getirdi.
Günlük ortalama 200 kilo sütü işleyen Sevden Gülercan, süt miktarına göre üretim oranının değişebildiğini dikkat çekiyor.  

Anne ve babası en büyük destekçisi…

Gizli kahramanı olan babası Kıvanç Gülercan ve bu işi ona öğreten annesi Meryem Gülercan, Sevden’e Kıbrıs’ın kültürünü aşılayan, onu, kendi işinin patronu yapan anne ve babası en büyük destekçileri...

1-003.jpg

Kışın dahi sıcağa dayanılması zor olan hellim odasında, çok yüksek ısıda yapılan hellimlerin her biri alın teri, birer emek...

 

İşimi büyütürsem bu lezzeti kaybederim”

Butik işletmesini bile isteye küçük tutmaya çalıştığını anlatan Gülercan, fabrikalaştıkça lezzetin bozulduğunu savunuyor…
Sevden Gülercan, “Eğer işimi büyütürsem bu lezzeti kaybederim. O yüzden büyültmüyorum. Ürünlerimizde ne koruyucu ne katkı maddesi, hiçbir şey yoktur, tamamen doğaldır. O yüzden böyle de gitmesini istiyorum, küçüğüm, küçük de kalacağım...” diyor…

Hellim yapımıyla geçen bir gün, her günün aynısı...

YENİDÜZEN okuyucuları için geçirdiği bir günü özetleyen Gülercan şöyle devam ediyor:
“Anne olmadan önce sabah altıda işbaşı yapardım, şimdi sekiz gibi işbaşı yapabiliyorum, dört gibi de bitiriyorum. Sonra boştayım ama fiziksel olarak yorgun oluyorsunuz. Çocuklar ayrı bir enerji istiyor, gece de dokuz gibi tüm enerjiniz bitmiş oluyor. Hemen hemen tüm günlerim bu şekilde gidiyor, değişen pek birşey olmuyor” diyor.

Gizli kahramanın desteği büyük...

Baba Kıvanç Gülercan, emekli olduktan sonra da eşine sürekli yardım etmiş, onu hiç yalnız bırakmamış. Şimdi ise kızı Sevden’e yardım eden baba Kıvanç Gülercan, “Eti’den emekliyim, hanım Baf’tan göçmendi, gelince iki çocukla bu işe başladı. 80'lerden beridir bu işi yapıyor. Küçük çapta, eşe dosta tanıdığa, kendi ailesine hellim yaparak başladı. Ne zaman çocuklar yüksek eğitime başladı, masrafımız arttı, birkaç markete ürün vermeye başladı” diyerek özetliyor eşinin serüvenini...

Anne Meryem Gülercan: “Ben karşı çıktım ama...”

Anne Meryem Gülercan, “Artık ben emekliye çıkacağım. Şimdilik kızımın yanında duruyor, bu işi her şeyiyiyle öğrendiğini görünce de artık dinlenmeye çekilmeye hazırlanıyorum” diyerek, 80’yılından beridir yaptığı işi, kızı Sevden’e devretmeye hazırlanıyor.

Yaptığı işin çok ağır bir iş olduğuna değinen anne Meryem Gülercan, kızı okusun, annesinin mesleğini almasın diye dua etmiş. Sonunda işsizlikle karşı karşıya kalan kızı Sevden, kendi istek ve ısrarıyla annesinin işinin başına geçmiş. “Zorluklarını zaten görüyordu. Bu iş stresli bir iştir. Yıllarca ezildik, ne hafta sonu var ne tatil, ne bayram ne seyran... Sürekli söyledim, oku kızım, oku kızım dedim, okuttum, önce gazeteci oldu, ardından öğretmen... İş bulamadı, kendi işimin patronu olacağım, ben bu işi seviyorum dedi ve kendi geldi...”  

“Kültürümüzün de bir parçasını yaşatıyorum”

Annesinin sözlerine karşın atıfta bulunan Sevden Gülercan, “Annem zor olduğu ve sosyal hayatımın kalmayacağı için bu işe girmemi istemedi ama ben küçüklüğümden beridir bu işin içindeydim ve bu işi çok sevdim. Hiçbir zaman da bu işi yapmaktan gocunmadım, burada hem işçi hem de patron oldum. Üstelik kültürümüzün de bir parçasını yaşatıyorum” diyor.  

“Yaşlılarımız da ebediyete göçtükçe müşterilerimiz maalesef azalıyor”

Butik işletme olarak çalışan Sevden Gülercan, daimi, bilindik müşterileri olduğunun altını çiziyor. “Bizi tanıyan sürekli müşterilerimiz var, onlar yıllardır bizi desekliyor. Maalesef bu müşteriler de giderek azalıyor... Yaş ortalaması yüksek kişiler bidonda hellim yaptırıp, nor, peynir veya kaymak yağı sipariş veriyor. Gençler marketten günlük ihtiyaç olarak tek tek hellim alıyor. Yaşlılarımız da ebediyete göçtükçe müşterilerimiz maalesef azalıyor” diyen Gülercan, onları destekleyen yaşlı müşterilerin çok olduğunu ifade ediyor.

“Yerli üretim desteklenirse, daha da artacaktır”

“Herkes doktor veya öğretmen olacak diye birşey yoktur. Bence gençler ara eleman olarak da yetiştirilmeli, teşvik edilmeli. Bu tarz işleri küçümsememeliyiz. Daha çok üretmeliyiz. Ürettikçe daha mutlu olacağız. Bir bidon hellim alan müşteriniz ertesi gün gelip size ‘Hellimleriniz harika elinize sağlık’ diyerek, sizin ürettiğiniz bir üründen övgüyle bahsediyor. Bunun hazzı anlatılmaz...

Yerli üretim desteklenirse, daha da artacaktır. Yerli üretimi de arttırıp sermayemizi kazanmalıyız, dışa bağımlı olmamalıyız. Genç girişimcilerin yeni yeni atılımlarını görüyorum, çok mutlu oluyorum. Destek çok önemli, hem devlet hem de vatandaşlar yerli üretimiz desteklemeli...”  

 

2-002.jpg

Gizli kahramanı olan babası Kıvanç Gülercan ve bu işi ona öğreten annesi Meryem Gülercan, Sevden’e Kıbrıs’ın kültürünü aşılayan, onu, kendi işinin patronu yapan anne ve babası en büyük destekçileri...

Bu haber toplam 8446 defa okunmuştur
Etiketler : ,