“Hiçbir zaman ‘oldum, başarılıyım’ demedim”
Yıllarını spor basınına veren, spor fotoğrafçılığının usta ismi Mustafa Evliya anılarını ADRES KIBRIS’a anlattı
Hüseyin ÖZBARIŞCI
Ülkemizde uzun yıllar spor fotoğrafçılığı yapan Spor Yazarı Mustafa Evliya, mesleğini anlattı. Bu mesleğe 33 yılını adayan Evliya, spor fotoğrafçılığı yaptığı için gurur duyduğunu dile getirdi. Mustafa Evliya, gençlere işlerini severek yapmalarını ve maddiyatı arka planda tutmaları gerektiğini ifade etti.
“33 YILDIR BU MESLEKTEYİM, HİÇBİR ZAMAN ‘BAŞARILIYIM’ DEMEDİM”
“Ben 33 yıldır bu mesleği yapıyorum. Çok iyi geçen zamanlar da yaşadık, çok kötü zamanlar da” diyen Mustafa Evliya, “Önemli olan mesleğinizde ne kadar başarılı olduğunuz değil, her zaman kendinizi geliştirmektedir. Geçmişte başarılı olabilirdiniz ancak, bugünün koşullarında başarılı olmayabilirsiniz. Ben hiçbir zaman ‘Oldum, başarılıyım’ demedim. Onu dediğiniz zaman her şey biter. Şu andaki gençlere en büyük tavsiyem, onların da böyle bir düşünce içerisinde olmasıdır. Her zaman kendilerini geliştirmeye baksınlar ve en önemlisi maddiyatı arka planda tutsunlar. Ben 33 yılını bu mesleğe adamış biri olarak bu mesleği yapmaktan gurur duyuyorum” şeklinde konuştu.
“SON YILLARDA BASKETBOL MAÇLARI DA ÇEKİŞMELİ GEÇİYOR”
Salon sporlarına ilginin arttığını ve basketbolda salonların dolduğunu gözlemlediğini belirten Evliya, “Şüphesiz ki ülkemizde önemi yüksek spor dalı futboldur. İnsanlar futbolla yatıp, futbolla kalkıyor. Aslında bu tüm dünyada böyledir. Ancak, benim son zamanlarda gözlemlediğim bir durum vardı. Basketbol iyi yerlerdedir. Spor salonları doluyor, son yıllarda seyirci kitlesi özellikle salon sporlarına da önem gösteriyor. Bu durum, ülkemizi ileriye taşıma yönünde atılan en önemli adımlardan biridir” ifadelerini kullandı.
“BAZI ANILAR VARDIR Kİ ASLA UNUTULMAZ…”
Mustafa Evliya unutamadığı iki anıyı şöyle anlatıyor: “Bu meslekte iyi kötü günlerimiz oldu. Benim her zaman söylediğim, hiç unutmadığım iki anım vardır. Bir defasında maç başlamadan önce takım fotoğrafı çekiyorduk. Takımlar da çok kısa süre dizili kalıyordu, ilk takım fotoğrafını önüme geçtiklerinden dolayı ben çekemedim. Önüme geçenlere biraz sitem ettim. Diğer takımın fotoğraf çekimine gelindiğinde ise ben onların önüne geçtim ancak kimse fotoğraf alamadı. İkinci anım ise, bilindiği üzere eskiden atıcılıkta iki ayrı federasyon vardı. Bir akşam atıcılık branşının iki federasyonu da aynı anda ödül gecesi düzenlemişti. Bir tanesi meclis binasındaydı. Oradaki ödül gecesine geç kalmıştım, neredeyse bitiyordu. Ödülleri veren dönemin Meclis Başkanı Hakkı Atun’a rica edip, bir kez daha poz vermelerini istemiştim ve fotoğraflarımı öyle çekmiştim. Yıllar sonra Hakkı bey ile görüştüğüm zaman bu anıyı kendisine hatırlatmıştım”
“GECE MAÇLARI YAPILIYOR, ANCAK FOTOĞRAF ÇEKEMİYORUZ”
Deneyimli spor fotoğrafçısı gece müsabakalarında ülkemizde fotoğraf çekmenin zorluğundan şu sözlerle bahsediyor: “Ülkemizde geçtiğimiz sezondan bu yana gece maçları oynanıyor. Bu aslında güzel bir şey ancak, şöyle bir durum var, bu ışıklar yapılmadan önce bizlere kimse sormuyor. Yapılan sahadaki futbol açısından yeterlidir ama fotoğrafçılar için yetersizdir. Yetersiz olmayan bir mekanda fotoğraf çekeceğiniz zaman makinenin ışık ayarı ve hızıyla oynamak zorunda kalırsınız. Bu da fotoğrafın kalitesini düşürüyor. Çoğu kişi bu koşullardan dolayı gece maçlarında iyi fotoğraf çekemiyor.”
“YAPILAN BAĞIŞLAR BAŞKA İNSANLARIN HAYATINI KURTARIYOR”
KTSYD Fotoğraf Yarışması’nda aldığı ödülü bağışlaması ile ilgili konuşan Evliya “Kıbrıs Türk Spor Yazarları Derneği’nin (KTSYD) düzenlediği fotoğraf yarışmasında bu yıl 3’üncülük ödülü aldım. O gece mikrofonda kazandığım para miktarını bağışlayacağımı söylemiştim. Sonraki gün, ilk işim gidip bu parayı Kanser Hastalarına Yardım Derneği’ne bağışladım. Bunu yapmak çok önemliydi. Bunu ben reklam yapmak için yapmadım. Bu gibi insanlar yardıma muhtaçtır. Yardıma muhtaç insanlara hiç düşünülmeden bağışta bulunulmalıdır. Yapılan bağış, başka insanların hayatını kurtarıyor” dedi.
“HÜSEYİN HİÇBİR ZAMAN BENİM ADIMIN ARKASINA SAKLANMADI”
Oğlu Hüseyin Evliya da babasının izinden gidiyor. Ancak Mustafa Evliya oğlunun kendi adının arkasına saklanmadığını vurguluyor. Oğluyla ilgili konuşan Evliya, “Oğlum Hüseyin Evliya, küçüklüğünden bu yana fotoğrafçılık konusunda araştırmalar yapıyor. Sürekli benim nasıl fotoğraf çektiğimi sorup, öğreniyordu. Küçüklükten bu yana meraklı olan oğlumun elinden tutup, ona fotoğrafın nasıl çekildiğini öğrettim. O da kendini her zaman geliştirdi. Artık kendi ayakları üstünde durabiliyor. Hiçbir zaman benim adımın arkasına saklanmadı. İleride başarılı olabileceğine inanıyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.