Biz “anormal”e alıştık.
Gelen, giriyor!
Ülke “yol geçen hanı”.
Dünyada böyle mi?
Değil!

***

Adanın kuzeyinde sorulmaz!
- “Nerede kalacaksın, hangi otel” denmez.
“Turist vizesi"ne yurttaşlık verilir ama...
“Kaç paran var” demez kimse!
Adaya girdikten 24 saat sonra “iki gasp, üç soygun”dan hakim karşısında “kalacak yerim yoktu, açtım, çaldım” diyen de çıkar.
Hiç abartmıyorum, bu kadar laçka...

***

Kıbrıslı Rumlar, tıpkı İngiltere ve ABD gibi, Fransa ve İsveç gibi ülkeye girene soruyor:
- “Nereye?”
Turiste de soruyorlar doğal olarak: “Hangi otelde kalacaksın? Nerede rezervasyonun?”

***

Oteller listesi aslında epeyce eski.
İstatistik olarak çok önceden yapılmış.
Kıbrıs Cumhuriyeti, 1974'te kuzeyde kalan otellerini belirlemiş.
“Rum malı” üzerine inşa edilmiş otelleri de listelemiş...
Booking.com isimli popüler otel, rezervasyon, tatil sitesinde de o nedenle kuzeydeki tesislerin çoğu yok zaten.
“Türk malı”ysa var sadece!
Senelerdir böyle.

***

Peki şimdi ne oldu?
Kıbrıs'ın kuzeyine hava ulaşımını "ateş pahası" yapınca biz...
Direkt sefer de yok üstelik.
Bir de "Larnaka’dan getirene teşvik”!
"Larnaka'ya uç, direkt gel, tatil için kuzeye geç" turizmi artmış.
Uyanmışlar tabii, kimileri de ürkmüş.
Hani kapıda soruyorlar ya, "nereye" diye.
Rezervasyon istiyorlar.
Kıbrıs Cumhuriyeti'nde "kayıtlı" otel görmeyince "dur" demiş bir aklı evvel!
Bir kez denmiş, İsrail’den gelen kafileye...
Yani öyle yeni bir “genelge” ya da genele yayılmış bir işlem yok ortada!
Ama belli ki birileri dürtmüş.
Geçen haftadan “dondurulmuş” liste.

***

Tam da Derinya Plajı gibi aslında mesele!
“Kontrollü geçiş” hani (!)
“Kendi malına giremiyor adam yıkanmak için dahi, kovulduğu plajına” ya!
O da seni “serinletiyor” böyle...
"Benim malımda... Bana rekabet ha” diyor.
Tüm bunlar “hafifletici” sebep mi?
Hadi canım siz de... Hepsi 'Tahsin' kafa !