‘Hükümet gitsin demek kolay ama sonra?...'
Turizm Bakanı, UBP Milletvekili Faiz Sucuoğlu, hem turizm konusunda hem ülke siyaseti açısından önemli noktalara temas etti
Turizm Bakanı, UBP Milletvekili Faiz Sucuoğlu, hem turizm konusunda hem ülke siyaseti açısından önemli noktalara temas etti:
‘Hükümet gitsin demek kolay ama sonrası ne olacak?’
“Öldük, bittik, hazırlandık, hocalarla aylarca görüştük, 10-15 gün gazetelere ilan verdik, gele gele OTEM’e 12 kişi geldi. Gençlerimizde ilgi yok. Halbuki otellerde şuanda yaklaşık 11 bin istihdam var.”
“Kıbrıslı Türk devlet dışında çalışmak istemez. Acı gerçek budur ve bunları konuşmamız lazım. Saat 8.30’da gidecek 3’te çıkacak, tatilciğini yapacak, öyle alıştırıldık, biz de dahil. Onun için otele gider, 3 gün sonra vazgeçer.”
“Göreve başladıktan 4 gün sonra Sayıştay Başkanı’nı, aradım, araştırma talep ettim. Sadece Kumarcılar Hanı değil, teşvikler ve aklınıza ne gelirse bakanlıkla ilgili araştırılmasını istedim. Görevi bırakırken 1 kuruşun dahi hesabını verebilmeliyim”
“Bakanlar Kurulu’nda bütün kararlar oy birliği ile geçiyor. Hiçbir sıkıntımız yok. Zannedersin ki hükümet bir parti o kadar güzel hiç kavga dövüş yok.”
“Bir tek eleştiri sessiz olmamız. CTP çok ses çıkarıyor UBP sessiz diyorlar. Biz de diyoruz ki daha ağır başlı daha sorumluluk sahibi durmak zorundayız. Aynı şeyi yaparsak bu hükümet gider. Gitsin demek kolay, koltuk sevdamız da yok ama önemli olan arkası ne gelecek?”
Fayka Arseven KİŞİ
Turizm Bakanı Faiz Sucuoğlu, hükümette sorun olmadığını vurguladı, “UBP sessiz diyorlar. Biz de diyoruz ki daha ağır başlı daha sorumluluk sahibi durmak zorundayız. Aynı şeyi yaparsak bu hükümet gider. Gitsin demek kolay, koltuk sevdamız da yok ama önemli olan arkası ne gelecek?” dedi.
OTEM konusunda büyük hayal kırıklığı yaşadığını da ifade eden Sucuoğlu, “ Öldük, bittik, hazırlandık, hocalarla aylarca görüştük, 10-15 gün gazetelere ilan verdik, gele gele OTEM’e 12 kişi geldi” ifadesinde bulundu.
“Kıbrıslı Türk devlet dışında çalışmak istemez” diyen Sucuoğlu, “Acı gerçek budur ve bunları konuşmamız lazım. Saat 8.30’da gidecek 3’te çıkacak, tatilciğini yapacak, öyle alıştırıldık, biz de dahil. Onun için otele gider 3 gün sonra vazgeçer” şeklinde konuştu.
• Türkiye’de yaşanan canlı bomba saldırıları, çevre ülkelerdeki savaşlar turizmi ne kadar etkiliyor?
• Faiz SUCUOĞLU: Turizm sektörü kırılgan. İntihar bombacıları büyük tedirginlik yaratıyor. Ama bölgemiz itibarıyla da büyük sıkıntı var. Şuan da Kıbrıs’ın etrafında yanılmıyorsam 70’in üzerinde savaş gemisi dolaşıyor. Böyle bir ortamda Avrupalı baktığı zaman nere gideyim, kavganın olduğu her gün intihar bombacılarının bomba patlattığı ülkeleri tercih etmez. Bizim şimdi ülkemizi öne çıkarma gayretimiz vardır. Ülkede ilk defa bu kadar geniş kapsamlı bir reklam kampanyası başlatılık. İngiltere bacağı sürüyor. Türkiye ve Almanya’da başlayacak. İngiltere çok başarılı şekilde gidiyor. Konuştuğumuz tur operatörleri rezervasyonlarla ilgili çok büyük artış olduğunu söylüyor. Aldığımız geri dönüş, Rumların buna telaşlanması turizmdeki tanıtımın iyi gittiğini gösteriyor. Bizim amacımız ilgiyi ve farkındalığı bu kötü ortamda belki yaratabiliriz ve 2016’daki turizmdeki risk bizi teğet geçer.
Çünkü bir Rus turist atağımız vardı, çok da mesai harcadık, çok da iyi noktaya gelmiştik ama uçağın düşürülmesiyle birlikte Rusya bizi de kara liste içerisine aldı ve görüşmeleri durdurdu. Gördüğüm kadarıyla bu da Güney Kıbrıs’a kaydı. Bunu ben moral bozulması anlamında değerlendirmem tam tersi Güney’in dolması Kuzey’e de yarayacak. Tüm yaşanan kötü olaylardan bittik demek yerine daha agresif propaganda ve reklam yapmalıyız. En büyük zenginliğimiz barışçıl ve sakin bir ortam, güneş, masmavi bir gökyüzü ve kültürel zenginlik… Bunları pazarlamaya çalışıyoruz, inşallah başarılı oluruz.
• Turizmle ilgili kesimler çalışmalarda ne kadar yer alıyor. Birlikte mi hareket ediliyor?
• Faiz SUCUOĞLU: İlgili paydaşlarımızla paylaşım içindeyiz. Ankara ziyaretimize kendi ekibimle ilgili paydaşları da götürdüm. Hem Kıbrıs İşleri’nden Sorumlu Bakan Tuğrul Türkeş ile hem de Turizm Bakanı ile görüştük. İlk kez heyetler arası uzun ve yararlı görüşme gerçekleştirdik ve ilk kez ilgili paydaşlarımız da bu toplantılara katıldı, söz aldı, anlattı. Kriz ortamında nelerin yapılacağı, projelerimiz anlatıldı ve şuan da müsteşarlar düzeyinde görüşmeler devam ediyor. Şubat’ta da bu görüşmelerin sonucu masaya yatırılacak ve yol haritası çıkarılacak. Reklamlar için de en makul ve en profesyonelini seçtik. Önümüzdeki günlerde Almanya ve Türkiye pazarına açılacağız.
• Tüm bu reklam kampanyaları için ihaleye çıkıldı mı?
• Faiz SUCUOĞLU: Hepsi ihaleye çıkıldı ve en makul olanlar ihaleyi aldı.
• Sayıştaylık Turizm Bakanlığı’nda… Neler oluyor, neler oldu bakanlıkta var mı sizin şüphelendiğiniz harcamalar?
• Faiz SUCUOĞLU: Göreve başladıktan 4 gün sonra Sayıştay Başkanı Osman Korahan’ı arayarak, kendim araştırma yapılmasını talep ettim. Sadece Kumarcılar Hanı değil, teşvikler ve aklınıza ne gelirse bakanlıkla ilgili araştırılmasını istedim.
• Bir şey mi tespit ettiniz?
• Faiz SUCUOĞLU: Hayır. Prensip olarak, kendim temiz isterim Bakanlığı çünkü kendim de giderken, hesap verebileyim. Kimseden şüphelendiğim, kimseyi suçladığım yok ama denetlenmek istiyorum. Arkama baktığımda arkamı temiz görmek istiyorum. 4-5 ay oldu Sayıştaylık burada.
• Kumarcılar Hanı tartışması nasıl gündeme geldi, ihbar mı geldi size?
• Faiz SUCUOĞLU: Birçok ihbar geldi, olayı Meclis kürsüsünde gündeme getirdim. 15 gün önce de Mimarlar Odası’nı aradık ‘bize bazı ihbarlar geldi bir değerlendirin’ dedik. Onlar da değerlendirdi. 19 veya 22 maddelik eksiklik çıktı. Bunun üzerine ilgili şirket Mimarlar Odası’nı tanımadığını söyledi. Yasal olarak Mimarlar ve Mühendisler Odası yapması gerekirdi. Şimdi onlar herhalde bir mimar görevlendirecek. Birçok fark çıktı. Ama ben burada ille de suçlayıcı, firma, kişi, yetkili, parti öyle bir şey ağzımdan çıkmadı. Ama kimin dönemi ve kimse beni bağlamaz varsa bir şey onlar hesabını versin.
3’ncü etap için bir keşif bedeli de bulmuştuk 871 bin TL’lik ancak biz açtığımız ihale ile bunu 330 bin TL’ye ihale ettik.
• Bafra Bölgesi’nde otel yapımı için yatırımcılara araziler verildi. Ancak pek yatırım yapılmadı. Herhangi bir gelişme, girişim var mı o konuda?
• Faiz SUCUOĞLU: Özal döneminde 2’nci bir Belek yaratmak için ortaya atılan projeydi. O parseller zamanında yatırımcılara verildi. Beli süreler verildi, uzatıldı, uzatıldı. Baktığınız zaman büyük bir kısmı kendi açılarından haklı, neden haklı? Çünkü devlet kendine düşen mükellefiyeti yerine getirmedi. Yatırımcıdan ziyade bizim tarafta ciddi sıkıntılar oldu. Ama 15-20 gün önce TC Yardım Heyeti ile konuyu masaya yatırdık ve ciddi bir motivasyon gördük. Kendileri de istiyor. Bölge 18 bin yatak kapasitesidir. 2 otel bitti, 3 otel yapım aşamasında 18’dir sanırım sayı yani daha var.
“İleride çok ağlayacağız”
• Ülke genelinde yeni otel projeleri neler?
• Faiz SUCUOĞLU: Yenierenköy Bölgesi’nde çok büyük bir otel inşaatı başlıyor. Kalkanlı tarafına bir yatırım var. Yani yatırımcı sırada bekliyor ama önemli olan şudur; biz yasal çerçeve içerisinde ve şeffaf bir şekilde yatımcıyı kaçırmayacak adımları ve yeni organizasyonlarımızı yapmalıyız. Biz çok hantal davranıyoruz ve yatırımcıların bir kısmı ‘böyle hantal ve yavaş ülkede yatırım yapmam’ der ve gider. Ama başka ülkeler bu yatırımcıları havada kapar. Benim bildiğim bir yatırımcı örneğin şimdi başka iki ülkede otel yapıyor, bu oteller bizde olabilirdi. Ama hantal demokrasi, her şeyi yokuşa sürme mantalitesi insanların bezdirilmesi, usandırılması, yatırımcıyı kaçırtıyor. Buna ileride çok ağlayacağız. Ama biz halen daha mikro milliyetçilik aman biz yumurtacığımızın içinde kalalım, kabuğumuz bizi korusun, kendi kendimizle didişelim, dedikodu hat safhada… biz buna alıştık. Kıralım bunu da dünyalı olalım dediğimiz zaman da öyle şey olmaz, ağlamaya, dedikoduya devam ona alıştık. Ama açılmalıyız, başka çaremiz yok.
• Bugüne kadar turizm politikası oldu mu ya da yanlışlıklar yapıldı mı?
• Faiz SUCUOĞLU: Lokomotif sektör dediğimiz turizm bakanlık değil daireydi. Bunun daha yanlışı var mı?
“Kıbrıslı Türk devlet dışında çalışmak istemez”
• Turizmde yerli istihdam konusu her zaman tartışılıyor. Ancak yeterli bir istihdam sağlanamıyor. Bir de OTEM vardı hayata geçirilecek, iş gücü sağlanacaktı.
• Faiz SUCUOĞLU: Öldük, bittik, hazırlandık, hocalarla aylarca görüştük, 10-15 gün gazetelerde ilan verdik, gele gele OTEM’e 12 kişi geldi. Gençlerimizde ilgi yok. Halbuki otellerde şuanda yaklaşık 11 bin istihdam var. Bunun ancak yüzde 10-15’i Kıbrıslı Türk. Kıbrıslı Türk, otelleri şuana kadar sevmedi. Çünkü Kıbrıslı Türk devlet dışında çalışmak istemez. Acı gerçek budur ve bunları konuşmalıyız. Saat 8.30’da gidecek 3’te çıkacak, tatilciğini yapacak, öyle alıştırıldık, biz de dahil. Onun için otele gider 3 gün sonra vazgeçer. Çok çalıştırılıyoruz diyorlar, icap ederse çalışacaksın. Sen İngiltere’ye gittiğinde bir pizzacıda çalıştığın zaman 6 saat derse, 6 saatte mi bırakır seni? Bazen 8 saat çalışın, gıkın çıkmaz. Ama burada 6 saatte başlan 5-5.30 saatte hazırlanasın çıkmaya. Hop der sana müdürün nereye? Haa otelcilerin de hatası var mı? Evet var. Onlarında kendilerini düzeltmesi gerekir. Saatlere uyacaklar, ihtiyat sandığı sosyal sigorta yatırımlarını yapacaklar ve belki de maaşları biraz daha yükseltecekler. Ama bu 2 tarafın isteği ile olur. Şuan benim gördüğüm 2 tarafta da öyle bir istek yok. Diyoruz ki OTEM’i açalım ve sertifika verelim. Belli bir rakama ulaşınca da gidelim otellere hesap soralım. Diyelim ki çalışan sayının yüzde 20’si sertifikalı Kıbrıslı Türk olsun. Yüzde 20 sertifikalı yoksa sana şu şu müeyyideyi getireceğiz. Ama bunu yapamıyorsun çünkü ilgi yok. OTEM’i Aralık ayında açmayı düşünüyorduk fakat o kadar az ilgi ortaya çıktı ki paydaşlarla toplantı yaptık ve açıp hizmet içi eğitim yapalım belki bu arada yeni gençler de ilgi duyar ve gelir dedik. Devlet artık almıyor, bitti, deniz bitti, deniz karaya oturdu. Bunu artık anlayacağız. Kamu mamu yok artık. Bu yükü artık kamu kaldıramaz. Dünyada nüfusa göre kamuda bu kadar insan çalışan başka bir yer yoktur. Yoktur öyle bir ülke ki bütçesinin yüzde 80’ni verecek kamuda çalışana, emekliye, sigortalıya. Yoktur. Ondan dolayı zaten ayağımızın üzerinde duramıyoruz.
• Hükümet nasıl gidiyor, hükümette bir sıkıntı, kriz ortamı var mı?
• Faiz SUCUOĞLU: UBP gerçekten çok soğukkanlı götürmeye çalışıyor tabandan ve partililerden gelen tepkilere rağmen tavan bu sorumluğu taşıyor. Sorumluluk da şudur; Ben hükümeti bozarsam yeni formül büyük ihtimal ile çıkmayacak ve bu ülke tekrardan bir erken seçime gidecek. Bu erken seçim bu ülkeye 5-6 ay kaybettirecek. Erken seçime gidilirse halk için, 2 parti için büyük hayal kırıklığı olacak. Çünkü siz büyük umut vererek geldiniz, ilginç olan da koalisyon ortaklarının büyük kavgası yok. Ama CTP Türkiye ile kavgaya tutuştu ve öyle bir duruma geldi ki hükümet krizine dönüyor iş. Bana göre gerçekçi değil bazı şeyler. Ben örneğin 6 yaşındayken babam bana 1 şilin verirdi 4 gün geçineceksin derdi. 4 günden erken bitirirsem ve babama gidip ‘yarım şilin daha ver bana’ dersem bana; ‘dur bakayım ben sana 1 şilin verdim 4 gün geçinesin’ derdi. Şimdi ben paramı kazandığım için babama gidip ‘bana para ver’ demem, bağımsızım. O zaman senin dik durabilmen için öyle ahkam keserek, lafazanlıkla bu iş olmaz. Ayaklarının üzerinde duracaksın önce. Kendi kendine yetmeyi öğrendikten sonra çık ve deki ‘yanlış buluyorum.’ Şuan da yatırım bütçeni, Türkiye’den alıyorsun, normal bütçeyi tamamlayan Türkiye, bütün sınırları bir iki istisna dışında savunan Türkiye ama…
• UBP’nin net tavrı ne? UBP nasıl bir yönetim istiyor? CTP’nin önerisine yakın noktada mı?
• Faiz SUCUOĞLU: Biz karma düşünüyoruz. Yani ille tamamen özelleştirilsin veya tamamen devletleştirilsin değil. Ben komitede değilim ama komite çalışıyor. Belli bir yere kadar geliyor, belli bir yerden sonra yine bir şeyler oluyor. Komite oluşmadan şunu söyledim; körler sağırlar birbirini ağırlar. Biz burada ‘Türkiye işte öyle yaptı’ deniliyor ama Türkiye’nin çoğu şeyden haberi yok. Konuşulmamış ki, en uzun konuşma ayakta 5 dakika. Konu tartışılıyor ama doğru düzgün temas yok. Türkeş yaptığı açıklamada su konusunun Ekonomik Protokol’e de bağlı olmadığını da söyledi.
• Bakanlar Kurulu’nda bu konuyu sormadınız mı ‘Ekonomik Program suya mı takıldı’ diye?
• Faiz SUCUOĞLU: Sorduk ama bunu gidip muhatabıyla görüşen yok. Türkiye bazı şeyleri aştı artık eski Türkiye değil. İstersen gider görüşürsün, anlatırsın, gerginliğe gerek yok. Ben inanmıyorum Türkiye’nin buradaki 3 kuruşun peşinde olduğuna. Bir buçuk milyar dolarlık bir yatırım için gelip senden ‘bunu yaptım senden söke söke alacağım’ demiyor. Alacak mı alacak ama bunu anlaşarak, birbirini anlayarak, empati ile çözmek lazım. Ama sen burada bağırırsan ve onun da haberi yoksa üzücüdür.
• UBP bu sürede çok geri planda kaldı…
• Faiz SUCUOĞLU: Sebep bu işte… Ağır başlı olmalıydık. CTP gibi olsaydık, hükümet bozulurdu. Bozulursa bozulsun, erken seçimse erken seçim ama halk bana göre hazır değil.
• UBP ve CTP ile iyi bir koalisyon ortağı mı?
Faiz SUCUOĞLU: Bizim bir sıkıntımız yok. Bakanlar Kurulu’nda bütün kararlar oy birliği ile geçiyor. Zannedersin ki hükümette bir parti o kadar güzel, hiç kavga dövüş yok. Ama sıkıntı var mı var. Bu sıkıntıları da paylaşıyoruz. Büyük oranda da çözüyoruz.
• Ekonomik Protokole ne kadar katkı yaptınız? Ortaya çıkacak olan protokol bilginizde mi?
• Faiz SUCUOĞLU: Tabi ki… Biz 3-4 aydır Türkiye’den gelen heyete müsteşarlarımızı yolladık, taslak çıktı. Bize tekrar geldi, son rötuşlar yapıldı. Başbakanlık ile görüşüldü, tekrar düzeltmeler yapıldı, heyetle tekrar görüşüldü ve turizm açısından bitti. Tahmin ediyorum aynı metot diğer bakanlıklar için de oldu. Yani çerçeveyi biz çizdik içini birlikte doldurduk. TC’nin çok iyi niyetli olduğunu görüyorum. Su konusu da çözülecek. Bir eksiklik varsa bir gerginlik yaratacak durum varsa biz çözmeye varız diyor bana Başbakan Yardımcısı Türkeş, bunun ötesi var mı? Yapay suni ve halkın belli bölümünü yeteri kadar bilgi sahibi etmeden ortaya bazı önyargıların çıkması tabi 2 ülke arasında sıkıntılar yaratıyor bu hem bizi hem de Türkiye kanadını üzüyor. Biz UBP’li arkadaşlar Türkiye’ye davet edilip, görüşebiliyoruz ama CTP’li arkadaşların ki onlar da bu ülkenin refahı için çalışıyor sebebini bilmediğim nedenlerden dolayı iletişimi yok. Bana göre CTP kanadı biraz daha önyargı anlamında esnemeli. Bugün siz gidip teknik heyet ile görüşeceksiniz üstelik bu heyeti siz isteyeceksiniz ondan sonra alacaksınız kararı Parti Meclisi’ne götüreceksiniz. Olmaz böyle bir şey. Önce götür Parti Meclisi’ne sonra konuş heyetle. Yani bazı şeyler olması gerektiği gibi gitmiyor bana göre.
• UBP’deki parti içi muhalefetleri nasıl yorumluyorsunuz?
• Faiz SUCUOĞLU: UBP daha aktif, daha eleştirici kavgacı olsun yönünde tabanda eleştiri var. Ama biz de diyoruz ki tamam güzel ama hazır mısınız erken seçime, bu ülkenin 5-6 ayının daha heba edilmesine? Yani erken seçim kararı alındığında örneğin 13’ncü maaş ödenmeyecek. Bir düzelme olmayacak yeni hükümet kuruluncaya kadar.
“Hükümet gitsin demek kolay”
• İcraatlar konusunda tabanınız ne diyor?
• Faiz SUCUOĞLU: İcraatlar konusunda hiçbir sıkıntı yok. Bir tek eleştiri sessiz olmamız. CTP çok ses çıkarıyor UBP sessiz diyorlar. Biz de diyoruz ki daha ağır başlı, daha sorumluluk sahibi durmak zorundayız. Aynı şeyi yaparsak bu hükümet gider. Gitsin demek kolay, koltuk sevdamız da yok ama önemli olan arkası ne gelecek? Gelecek mi? Yarın obür gün referanduma gidilecek. Ya erken seçim derdi ile uğraşacaksın ya da Kıbrıs konusuyla ilgileneceksin, öneri sunacaksın. Ancak da kendi derdinle uğraşacaksın. Şuan halkın ihtiyacı erken seçim değil. Belli bir süre geçer ve raylar yerine oturmazsa o zaman erken seçim zamanı geldi dersin. Ama şuan zamanı değil. Son çare seçim olacaksa da olacak. Sorumluluk ama hepimizin omuzlarında olmalı. Bugüne kadar 20 turizm bakanı oldu. Böyle bir sistem olabilir mi? her bir, bir buçuk yılda bir bakan değişiyor. Tam oturun ve den ki icraat zamanıdır hooop erken seçim olur ya da hükümet değişir. Dünyanın hiçbir yerinde herhalde yoktur.
• UBP parti Meclisi’nin toplanacağı açıklanmıştı var mı gelişme? UBP hükümetten çekilme kararı alabilir mi?
• Faiz SUCUOĞLU: CTP’nin alacağı karar sonrası toplantı çağrısı yapılacak. Biz de ona göre eğer CTP böyle yapmaya devam ederse bir şekilde hareket planını çizeceğiz. Her şeye rağmen sen soğukkanlı davranın, sorumluluğu hissedersin ama bir yerde öyle bir noktaya gelirsin ki dersin yapacak bir şey yok. Bırakın, hükümet biter erken seçime giden. Ama bu aşamaya inşallah gelinmez.