1. YAZARLAR

  2. Ödül Muhtaroğlu

  3. Hükümet, meclisin ve devletin itibarını sarsıyor. Meclisteki hukuksuzluk karşısında demokrasi güçleri ayağa kalkmalıdır
Ödül Muhtaroğlu

Ödül Muhtaroğlu

Hükümet, meclisin ve devletin itibarını sarsıyor. Meclisteki hukuksuzluk karşısında demokrasi güçleri ayağa kalkmalıdır

A+A-

Bazı Hükümet yetkililerinin, devamlı suretle, Meclis’ in ve Devletin yüceliğinden bahsederek ve hamaset yaparak, Hükümet icraatlarındaki başarısızlığı bu şekilde örtbas etmeye çalışması halkımızın bilgisindedir.

Meclis Genel Kurulu’nda, son yapılan seçimde aday olan Ziya Öztürkler, ilk 4 turda 26 oyu alamamış, 5.tur oylama sonucunda ise, Meclis Başkanı Zorlu Töre, 26 kabul, 23 ret oyu ile seçilmiştir diyerek, seçimin sonuçlandığını ilan etmişti.

Bunun üzerine, oylama sonucunda, çift mühürlü 3 oyun geçersiz olduğunu vurgulayan Cumhuriyetçi Türk Partisi yetkilileri, Meclis Başkanlığı seçiminin tamamlanmadığını belirtmişlerdi.

CTP’nin itiraz ettiği, tartışmalı seçim sonucunun, Meclis Divan kurulu kararı ile belirlenmesi gerektiği halde, Hükümet’in  geçersiz sayılması gereken oyları dikkate almadan, seçim sonuçlarını resmi gazetede yayınlaması, ülkemizde büyük tepkiyle karşılandı.

Zira, Meclis başkanlığı, Meclisteki Hukukçulardan, tartışmalı 3 oyun geçerli olup, olmadığı ile ilgili olarak görüş istemiştir. Bahse konu  üç hukukçu da, görüşlerini 22 Ekim tarihinde yazılı olarak Meclis Başkanlığı'na ileterek, "çift mühür"lerin geçersiz olduğunu ve Meclis Divan Kurulunun toplanması gerektiğini bildirmiştir. Sonuç olarak, Sn. Öztürkler'in son turda aldığı oylar, başkanlığa seçilmesine yetmemektedir.

Hükümet ise, Hukukçuların yazılı olumsuz  görüşüne itibar etmeden, 23 Ekim'de, Resmi Gazete'de, seçimin tamamlandığını ilan etti ve Meclis’te devir teslim töreni yapıldı. Ortada, bir hukuk tanımazlık, iç tüzük ihlali vardır ve demokrasiye zarar verilmektedir.

Hükümet, bu adımla, bile bile Meclis’te kaos ve gerginlik yaratmaktadır. Kimse, Muhalefetten bu hukuka aykırılığı kabul etmesini beklemesin.

Başta muhalefet partileri olmak üzere, birçok sivil toplum örgütü ve sendika da, bu seçimin geçersiz olduğunu açıkladılar.Pazartesi(Bugün), meclis önünde eylem yapılarak, Hükümet’ in resmi gazetede ilan ettiği  meclis başkanlığı seçimi tamamlanmıştır kararı, protesto edilecek.Bu bağlamda, Toplumsal muhalefetin, büyüyerek devam etmesi bekleniyor.

Öte yandan,  UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu’nun, UBP Parti Meclisi sonrası yaptığı açıklamasında, Meclis Başkanı seçiminde kullanılan 3 geçersiz oy ile ilgili olarak, aynı kareye birden fazla mühür vurulması, milletvekillerinin onay tercihini kuvvetli şekilde ifade etme isteğinin bir göstergesi olarak değerlendirilmesi gerektiğini açıklaması, kamu oyunda espri konusu olmasına yol açmış, ayni zamanda kızgınlık da yaratmıştır.

Kimsenin, halkla alay etmeye hakkı yoktur. Bu şekildeki bir Hükümet yapısının,  ülkeyi yönetemeyeceği bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Bütün bu yaşananlardan sonra, CTP’nin meclis çatısı altında kalıp, mücadele etmesi şarttır.Meclis’ te halkın aleyhine geçirilebilecek yasaların ve kararların engellenmesi, buradaki mevcudiyet ve muhalefetle sağlanacaktır.

Tabiki, ayni anda, diğer siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve sendikalar ile de dayanışma artırılarak, Hükümetin yanlış icraatları için protesto gösterileri yapılmalıdır.Muhalefet, hem Meclis’ te hemde sokakta artarak devam etmelidir.

Hükümet’in devleti ve Meclis’i itibarsızlaştırmasına fırsat verilmemelidir. Anayasa, Hukukun üstünlüğü ve demokrasiyi ihlal ederek ülkeyi yönetmek mümkün değildir. Bunu yapanların da  her fırsatta devleti kuran partinin mensuplarıyız, devamıyız  diyerek ortada dolaşmaları çok eğreti durmaktadır.

Anayasa, yasa ve hukuk kurallarını dinlemeden, icraat ve politika yapmaya çalışmak, kendi ayağına kurşun sıkmak demektir.Kendi devlet kurallarına, Anayasa ve yasalara  uymayan yönetimlerin, uluslararası ilişkilerde, başka devletler tarafından saygı görmesi ve dikkate alınması mümkün değildir.

Kendi halkına bile değer vermeyen bir yönetime, yabancıların, demokratik hukuk devleti muamelesi yapması ve  değer vermesi beklenemez.

Muhalefet partileri, sendikalar, meslek örgütleri yani tüm demokrasi güçleri, böylesine hukuk tanımaz, demokrasiyi içselleştirmemiş bu Hükümet’ten kurtulmak için, Meclis’te ve sokakta demokratik mücadeleyi ve toplumsal muhalefeti artırmalıdır.

Demokrasi güçleri, erken seçim yapılması için, güçlerini birleştirmeli, dayanışma içinde protesto eylemleri ve mitingler düzenlemelidir.Kendi içinde disiplin ve uyumu olmayan ve  meclis başkanlığı seçiminde hukuksuzluk yapan bu Hükümet’in, halka vereceği bir hizmet kalmamıştır.

Bu dönemde, tüm demokrasi güçleri, mevcut tüm görüş farklılıklarını geri plana iterek ve örgütlenerek, demokratik hukuk devletinin sağlıklı çalışması için güç birliği yapmalı ve bu uğurda disiplin içinde mücadele etmelidir.

Kimse bize, Anayasa ve hukuk bir defa çiğnenmekle bir şey olmaz demesin ve sarı öküzün hikayesini de hiç aklından çıkarmasın.Unutulmaması gerekir ki, son 4 yılda, bu partilerden oluşan Hükümetler döneminde, hukuka aykırı yapılan birçok işlem ve icraat da, Mahkemeler tarafından iptal edilmiştir.

Devleti kurduğunu söyleyen partinin ve ortaklarının, devletin itibarını daha fazla sarsmasına ve ülkeyi kötü yönetmesine  fırsat verilmemelidir.Halk da, seçim  günü geldiğinde, ülkedeki sorunları çözemeyen ve kaliteli hizmet veremeyen Hükümete, demokratik tepkisini sandıkta mutlaka göstermelidir.

Bu yazı toplam 264 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar