1. HABERLER

  2. ARŞİV

  3. Hükümet politikası: Batmayan kalmasın!
Hükümet politikası: Batmayan kalmasın!

Hükümet politikası: Batmayan kalmasın!

‘Uçmakta’ olan ekonomide neler oluyor, farkında mısınız? Bu dönemde hangi işyerine girerseniz girin, bir ‘tenhalık’ dikkat çekiyor. Müşteri bakımından da tenhaları oynuyor işyerleri, çalışan sayısı bakımından da!.. Daralan pazar

A+A-

 

 

‘Uçmakta’ olan ekonomide neler oluyor, farkında mısınız?

Bu dönemde hangi işyerine girerseniz girin, bir ‘tenhalık’ dikkat çekiyor.

Müşteri bakımından da tenhaları oynuyor işyerleri, çalışan sayısı bakımından da!..

Daralan pazar faaliyetleri, giderek yükselen maliyetler, haksız rekabet koşulları nedeniyle firmalar bırakın büyümeyi ya da yüksek karlılığı, ‘ayakta kalabilme’nin yollarını arıyor.

Bazı sektörlerin haricinde piyasada yaprak kımıldamadığı gibi, kımıldayan yaprakların paraya dönüşmesi de mümkün olamıyor.

İleri tarihli çekler, öden(e)meyen borçlar, devletin her ay zamlayarak yolladığı vergiler, herkesin canını yakan enerji maliyetleri ve diğer benzer unsurlar bir kısır döngü yaratıyor.

Günün sonunda kabak dönüp dolaşıp çalışanların başında patlıyor!

İşveren, niyeti ister kötü olsun, ister melekler gibi iyi kalpli olsun ‘maliyet düşürmek’ için personel giderlerini ellemek zorunda kalıyor.

Ya kayıt dışına kayıyor, ihtiyat sandığı ve sosyal sigortadan yırtmaya çalışıyor ya çalışanların maaşlarını azaltıyor da kestirmeden gidip personel sayısını azaltıyor!

Şahsi gözlemim odur ki, kimi sektörlerde son bir yılda personel sayısı yüzde 50, belki yüzde 70 oranında azaldı.

Birçok işyerinde artık maaşlı personel yerine eş-dost-akraba takımından birileri çalışıyor.

Personel azaltmak durumunda kaldığı için evdeki eşini, yengesini, kardeşini, annesini işyerine getiren çok sayıda işletmeci var.

Bunun diğer anlamı da şu: Bu ülkede işsizlik oranı zirveye doğru yaklaşıyor!

**

Tüm bunlar olup biterken hükümet ne yapıyor peki?

‘Ne yapmadıkları’ sorusuna yanıt vermek çok daha kolay olur belki, ama sanki hükümetin gizli bir slogan varmış gibi geliyor bana:

“Batmayan kalmasın!”

Kabine üyeleri sanki topluca yemin etmişler, bu ülkede taş üstünde taş bırakmamaya...

Eğer yeminli değillerse, bu kadar kötü durumdaki piyasaya nasıl müdahele edeceklerini düşünürler, bir bilene danışırlar, sivil toplum örgütleriyle bir araya gelip çıkış yolu ararlardı.

Sosyal diyalogsuzluğun bu kadar kötü olduğu, hükümetin sektörlere bu kadar uzak ve soğuk davrandığı bir başka dönem ne duyuldu, ne görüldü.

Dolayısıyla tek yönlü monologlar dışında kimse kimseyi duymuyor, anlamıyor.

Oysa bu kadar kötü gidişat karşısında hükümetin alabileceği önlemler olmalıydı.

Ödeme güçlüğü çeken küçük ve orta boy işletmeleri rahatlatacak çok basit uygulamalara gidilse, belki de bu kadar insanın işsiz kalması önlenebilecek.

‘Mazbata’ konusunda o kadar duyarlıymış gibi davranan hükümetin, zor durumdaki işletmelere dönük açılımlar yapmıyor oluşunun iki nedeni olabilir.

Ya iş bilmezlik, beceriksizlik...

Ya da ideolojik/politik bir hedefe kilitlenmişlik...

Üretimden koparılmış, mülklerini satıp savar hale gelmiş bu topluma bilerek isteyerek “Batmayan kalmasın” politikası uygulanmadığını kim garanti edebilir?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu haber toplam 1171 defa okunmuştur