İçyapı unutulmamalı
KTFF kendi içyapısını unutmamalı. Bunca doğru işten sonra, ahbap/çavuş ilişkisine son vererek kendi içini de düzenlemeli. KTFF-KOP-FIFA-UEFA ilişkileri ne kadar önem taşıyorsa, Kıbrıs Türk futbolunun iç yapısı da ayni önemi taşımaktadır. “Aman bir an önce antlaşmaya bakalım da kendi iç yapımızı sonra düzeltiriz yaklaşımı yanlış olur”. KTFF, dünyada birinci olduğumuz denetimsizlik konusuna bir an önce el atmalı. Şu anda, yüzde doksan kulübün batık olma sebebi denetimsizliktir. Kulüp tüzükleri denetimsizliğin baş mimarıdır. Genel kurul dönemleri üç beş kişi tarafından kör/topal bilinen tüzüklerin okunarak bilinçli/bilinçsiz aklanamamasının sanal olduğu, daha sonra da kulüp başkanlarının kulüplerin anahtarını Kaymakamlığa vermekle tehdit savurduğu senaryolar her kes tarafından biliniyor.
Yeni süreçte KTFF’yı dışarıda profesyonel, içte amatör olmamalı. Kendi evimizi de düzgün süpürmeyi öğrenmeliyiz. Kulüplerin attığı her adımdan federasyon haberdar olmalı. Bu yönde denetim mekanizmaları oluşturmalı. Gerekirse dıştan hizmet satın alabilmeli. Kabul etmeliyiz ki, kulüplerin tümü doğru dürüst mali tablo oluşturamıyor. Böylelikle haksız rekabetin önü açılıyor. Bakınız! Yakın gelecekte ara transfer dönemi başlayacak. Göreceğiz ki, düne kadar ağlayan kulüpler bir de bakmışsız transfer birincisi olacak. Sezon içinde futbolcusuna para veremeyenler, ara transferde milli piyango kazanmış gibi para saçabilecek. Belki de en çok ağlayan kulüpler transfer döneminin şampiyonu gelecek.
Madalyonun diğer tarafından baktığımızda, mevcut yapıyı da kınamamak gerekir. Çünkü koskoca bir ganimet devraldık. Ganimetle büyüdük. Ganimetle siyasetçi olduk. Ganimetle siyaset yaptık. Ganimet üzerinden politikalar ürettik. Ganimet dünyaya açılan kapımız oldu. Ganimetle futbol oynadık. Ganimeti pervazsızca yiyip bitirince de, köpeğe atılan kemik gibi (köpekler bile şu anda kaliteli köpek maması ile besleniyor), önümüze atılan kemikleri yeterli görüp üç beş kişiyi memnun etmek için gözlerimizi geleceğe kapattık. Kulüpler de bu düzeni fırsat bilerek, gelecek hesabı yapmadan siyasilere yakın durarak geçici çözümlerin baş mimarları oldu.
Hasan Sertoğlu federasyonuna düşen görev, mevcut tabuları balyozla kırmaktır. Kulüplerin finansal yapısı tamamen sanal alemin bir ürünü olup KKTC yapısı gibi kriter, düzen ve sistemden yoksundur. Bir an önce kulüplerin finansal yapıları ile ilgili çok ciddi çalışılma başlatılmalı. Artık böyle geldi böyle gider zamanı bitmeli. Ya futbol oynayacağız ya da oynamayacağız. Bugün UEFA ve FİFA tarafından sorulacak en basit finansal soruya vereceğimiz doğru dürüst cevabımız yoktur.
Önümüzde çok önemli bir FİFA-UEFA-KOP süreci var. Bu süreci geleceğe yönelik doğru okuyup, doğru yönetebilmek için bazı kriterlerin, Kıbrıs Türk futbolu için kaçınılmaz olduğu bir gerçektir. Hasan Sertoğlu federasyonuna düşen görev de yeni bir yapı için düğmeye basmak olacaktır. Belki o zaman futbolumuzu doğru zemine oturtabiliriz.