1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. “İhale”den çıkmak
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

“İhale”den çıkmak

A+A-

 

Lokmacı’da “Beyaz’ın Oteli” olarak bilinen eski bir yapı var.
Savaştan sonra “asker” el koymuş.
Tam da barikatın yakınında, bölünmüş bir kentin hayaleti gibi ortada duruyor.
Ciddi restorasyona ihtiyacı var.
Kimilerine göre 1 milyon sterlin gerekiyor.
Çok da anladığım iş değil.
Böylesi yapılara dair hayaller kurmayı beceriyorum.
Nasılsa o bedava!

*  *  *

En fazla da “kültür merkezi” olmasını isterim buraların...
Sergi salonları, müzeler, dinleti odaları, resim atölyeleri, gençlik salonları, dans stüdyoları...
İki toplumdan gençlerin buluşacağı, müzik kayıtları yapacağı, şiirler okuyacağı yerler...
Ya da “iki toplumlu bir okul...”
Turizm ve Otelcilik Uygulama Okulu olamaz mı?
Benimkisi “romantik” düşler!

*  *  *

Hani “zenginlik” ya da “gelişmişlik” denen kavram gerçekte sahip olduğun ev, araba, arazi değil de kaç kitap okumuşsun hayatta, kaç sergiye gitmişsin, kaç müze gezmişsin üzerinden ölçülüyor ya!
Bunu söyleyince “romantik düşler” der çoğu arkadaşım...
Gustave Petro’nun lafını gördüm, pek bir sevdim...
"Gelişmiş ülke, fakirlerin bile arabaya bindiği ülke değil, zenginlerin bile otobüse bindiği ülkedir."
Bize göre değil (!)

*  *  *

Barikattaki otel askerden sonra Vakıflar’a geçmiş.
Ve sonra “ihale”ye çıktı.
İki başvuru olmuş ihaleye...
Birinin adını unuttum, öteki tanıdık diye aklımda kaldı.
Eski sendikacı, eğitimci Mehmet Taşker hoca...
“Meşhur yatırımcı Falyalı’nın kayınpederi” dediler...
“Ne ilgisi var canım” dedim.
Hani geçenlerde Dome Otel için de ihale isteniyordu ya...
Mesele ihaleye çıkmak değil.
“İhaleden çıkmak” mesele...
Ah bu savaş olmasaydı...
Ne hayaller vardı kim bilir, ne gerçekler, bu acılı yerde...

 

 

 

Bu yazı toplam 1857 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar