Altı boş bir söz dizisi:
“Eşit uluslararası statüye sahip iki egemen devlete dayalı bir iş birliği” modeli!
Kıbrıslı Türk lider Ersin Tatar, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres’in mektubuna yanıt vermiş de yeniden söylemiş.
Tam da ne? Şimdiki durum mu?
“Statüko”nun melodi kıvamında anlatımı!
 

*  *  *

“KKTC’yi tanıyınız” mı demek istiyorsunuz?
Doğrudan bunu deyiniz.
Eğer bunu demiyorsanız, “hangi iki devlet?”
“Uluslararası statü” nerede?
İşbirliğini kimler yapacak?

*  *  *

Bu ülke insanı öyle “devletçilik” oyunları değil; varlığı, kimliği, kültürü, iradesi, gençliği, geleceğiyle dünyaya bağlanmak istiyor.
Dün-ya-ya!
Oysa sizin “iki ayrı devlet” dediğiniz formül, bugünkü haliyle “dünya” değil “ilhak” öneriyor.

*  *  *

Parti kurultayını dahi tamamlayamamış, kendi kendini yönetemeyen, demokrasi özürlü bir yerde, talan ve talimat üzerine kurulu bu düzeni yeni süslü kavramlarla örtmeye çalışıyorlar.
Sanki “ayrı devlet” demekle olacak.
Öyle olsa “toprak bütünlüğü” diye bir değer kalmazdı.
Bir bağımsız devlet üzerinde, etnik temelli ayrı bir devlet kurmak meşrulaşırdı.

*  *  *
“Bir ada iki ayrı devlet” öyle mi sayın Başkan!
Üç olsun!
Mademki devlet kurmak için toprak bütünlüğüne de ihtiyaç yok, tanınmaya da!
Kormacit’te bir de “Maronit Devleti”ne ne dersiniz?
İşbirliği yaparız hep beraber…

*  *  *

“Federal çözüm” toprak bütünlüğünü de mülkiyeti de güç paylaşımını da bir uzlaşıyla sonuçlandırmak için isteniyor.
“İki ayrı egemen eşit devlet” diye ürettiğiniz hokus pokus ne anlatıyor?

Hangi toprağa kurmuşsun o devleti?
Kim tanımış seni?
Peki “garantörlük” ne olacak?

Türkiye, Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki “garantörlük” imzasını geri çekecek öyle mi?
Çünkü altında imzası bulunan anlaşma, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin “toprak bütünlüğü”nü garanti ediyor.
Bilmiyor mu bunu Cumhurbaşkanı?
Dışişleri Bakanı bilmiyor mu?
O “Garanti Anlaşması” ayrı devlet kurulmasını yasaklıyor.
Ya-sak-lı-yor!
Türkiye’nin imzası var altında!
Kıbrıs Cumhuriyeti üzerinde “ayrı devlet” kurulamayacağını AB ya da BM değil Türkiye söylüyor.
“İmzanı geri çek ey Türkiye” mi diyeceksiniz şimdi!

*  *  *

Peki, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni “garanti”den vazgeçerse eğer Türkiye, o zaman Kıbrıs adasındaki varlığını nasıl tanımlayacak?
Yok “garantör” kalacaksa eğer...

O garanti ettiği Kıbrıs’ta “ayrı devlet”in yasaklandığı gerçeğini ne yapacak?

*  *  *

Kıbrıslı Türkleri dünyada iyice “görünmezliğe” mahkûm etmek, “vilayet”ten beter bir yerde başkan pozlarıyla avunmak, Birleşmiş Milletler’den Avrupa Birliği’ne dünyaya sırt dönmek kendi kuyumuzu kazmak dışında bir işe yaramıyor.
O kuyunun dibinden göğe baktığınız zaman “Eşit uluslararası statüye sahip iki egemen devlet” kurmacası hayat kurtarmıyor.
Dip yoruyor!
Kuyu iyiden iyice kokuyor!