Yerel seçimlerle ilgili partiler çalışmalarını sürdürürken Bakanlar Kurulu da seçim tarihini açıkladı; 29 Haziran.
Öte yandan CTP-BG de Parti Başkanı ve Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’na DP-UG’nin UBP’yle işbirliği çalışmasını konuşması ve ‘ne yapıyorsun?’ diye sorması için tam yetki verdi.
Bu yetkide hükümetin sonlandırılması dahi var.
***
Daha önceleri de yazmıştım;
DP-UG, UBP’yle böyle bir çalışma içine girerken bir taraftan CTP’yi eritmek amaçları var ama diğer taraftan da Kıbrıs sorununda gelinen umut verici süreci baltalamak, bu süreci kesmek, statükoyu devam ettirmek amacı da var.
Bu işbirliğini sağlayan, iki partiyi bir araya getiren, iplerini elinde bulunduran Saray’daki Derviş Eroğlu.
***
O Derviş Eroğlu ki kendi istemese de mecburen görüşme sürecini başlatmak için Anastasiadis’le görüşmeye giderken kameralara gülerek poz veren, ‘barış’ mesajları içeren konuşmalar yapan ama Saray’ına geldiğinde de bu süreci hemen kesebilmek için, halkın umutlarını kırmak için tam tersi tavırlar içine giren ve demeçler veren kişi…
***
İşte bu barış sürecini kesebilmek için de iki partiyi devreye koydu. UBP ve DP-UG… Yavruları… Elinde ipleri, istediği şekilde oynattığı oyuncakları… Önce hükümette muhalefet gibi duran DP’yle UBP’yi yan yana getirdi. UBP’den DP’ye geçen 9 milletvekili dahil kaçtıkları partiyle görüşmeler yaparak CTP’yi önce belediyelerden ‘temizlemek’ için faaliyete geçtiler. Görüntüde iki partinin iki ayrı yönetim organları, iki farklı başkanları var ama esasta tek başkanları Saray’da oturuyor.
***
Yaptıkları hesaplara göre hükümette gerginlik, CTP’nin belki hükümeti de bozmasının ardından da sıra Kıbrıs’ta çözüm çabalarına gelecek. Eğer CTP hükümetten çekilirse, erken seçim kararı alınırsa bilemem ama en azından böyle belirsiz bir süreç ‘çözüm sürecini’ olumsuz etkileyecektir. Umdukları gibi hükümetin kendilerine kalması ile de Saray’ın boyunduruğunda, uzun bir süreçten sonra başlayan müzakereleri de bitirmeye sıra gelecektir.
***
Bu bir senaryo tabii… Bunlar olur mu, hükümet biter mi, yerel seçimlerde CTP erir mi, Saray ve oyuncakları Kıbrıs sorununda yeniden başlayan çözüm umutlarını da bitirirler mi, kesin bir şey söylenemez ancak bu senaryoların içinde büyük rol oynayacak olan toplum da gonnora yemez diye ümit ediyorum.