Tünay MERTEKÇİ

AKEL Basın Sözcüsü ve Milletvekili Yorgos Kukumas “Avrupa Parlamentosu seçimlerinde AKEL'in aday listesinde Kıbrıslı Türk aday olmasından dikenli tellerin her iki tarafında da milliyetçilerin rahatsız olması tesadüf değildir” dedi. YENİDÜZEN’e konuşan Kukumas, Avrupa genelinde aşırı sağın yükselişini değerlendirdi ve “Aşırı sağın yükselişi, kapitalizmin yedek gücü olan faşizmi öne çıkardığı anlamına geliyor” ifadelerini kullandı. Kıbrıslı Türklere de çağrıda bulunan Kukumas “Avrupa Parlamentosu seçimlerinin sunduğu fırsatı hep birlikte değerlendirelim ve yeniden birleşme, demokrasi ve barıştan yana bir mesaj gönderelim” diye konuştu.

“Kıbrıs sorunundaki çıkmaz iki toplum için de tehlikeli”

Kıbrıs sorununda içinde bulunduğumuz durumu değerlendiren Yorgos Kukumas, “Bugünkü manzara hayal kırıklığı yaratıyor” ifadelerini kullandı. Kukumas Kıbrıs tarihinde en uzun süren müzakere çıkmazıyla karşı karşıya olunduğunu vurguladı. Söz konusu çıkmazın hem Kıbrıslı Türkler hem de Kıbrıslı Rumlar açısından kötü ve tehlikeli olduğunun altını çizen Kukumas, fiili bölünme, militarizasyon, müzakere çıkmazı ve iki toplum arasındaki temas eksikliği ile ortaya çıkan durumun adada barış ve güvenlik açısından çok büyük tehlikeler içerdiğini kaydetti. Kukumas, “Bu feci gidişatı tersine çevirmezsek, Kıbrıs'ın gelecek nesilleri için de tehlikelere gebe yeni bir güvensizlik ve gerilim döngüsünün başlangıcına yol açacak” dedi. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin KİŞİSEL TEMSİLCİSİ Maria Angela Holguin Cuellar'ın temaslarını da değerlendiren Kukumas siyasi eşitliğe dayalı iki bölgeli, iki toplumlu federasyon çözümü için küçük de olsa bir umut ışığının oluşmasını umduklarını ifade etti.

“Üzerinde mutabakata varılan konuların tekrar açılmaması kritik önem taşıyor”

Yorgos Kukumas, “AKEL olarak şu anda, müzakerelerin 2017'de kesintiye uğradığı yerden Guterres Çerçevesi ve varılan tüm yakınlaşmalar temelinde devam ettirilmesi hedefine odaklanmış durumdayız” diye konuştu. Bu hedef doğrultusunda, ilerici Kıbrıslı Türk güçlerle sürekli diyalog halinde olduklarına değinen Kukumas “Müzakerelere kalınan yerden devam edilmesi ve üzerinde mutabakata varılan konuların tekrar açılmaması bizim için kritik önem taşıyor” dedi. “AKEL açısından iki devletli çözüm, konfederasyon ya da sözde egemen eşitlik talebinin görüşülmesi elbette söz konusu olamaz” diyen Kukumas, iki toplumun ilerici güçlerinin de mevcut çıkmazın aşılması ve çözüm hedefli müzakerelere devam edilmesi hedefine yoğunlaşması gerektiğine dikkat çekti. Ayrıca AKEL’in enerji ve adanın doğal zenginliklerinin Kıbrıs sorununun çözümüyle herkes için nasıl faydalı hale gelebileceğine yönelik kapsamlı bir öneriyi dört yıldır ortaya koyduğunu ifade eden Kukumas, söz konusu zenginliklerden Kıbrıslı Rumların, Kıbrıslı Türklerin, Yunanistan’ın, Türkiye’nin ve tüm Doğu Akdeniz bölgesinin nasıl yararlanacağına dair AKEL’in kapsamlı önerisini anımsattı.

“Türk dilinin kamu hizmetlerinde daha fazla kullanılması önerdik”

AKEL Basın Sözcüsü Yorgos Kukumas “Bunların yanı sıra özellikle halkın sesinin duyulmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı. Kukumas, önümüzdeki ay Derviş Ali Kavazoğlu ile Kostas Mişaulis’in anılacağını hatırlattı ve ortak etkinlikler aracılığıyla da her fırsatta bağımsız, özgür, birleşik bir Kıbrıs hedefini güçlü bir şekilde vurgulamaya çalıştıklarını belirtti. Kıbrıslı Türklere yönelik paketle ilgili de konuşan Kukumas, “AKEL, Nisan 2023'ten itibaren bu öneriyi önce Ulusal Konsey'e götürmüş ve akabinde Kıbrıs Türk toplumuna ve iki toplum arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesine yönelik olarak atılabilecek adımların yer aldığı bir tavsiye paketini Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'na sunmuştu” dedi. Kıbrıs Türk toplumunun örgütlerinin, sendikalarının, partilerinin ve sıradan vatandaşlarının görüşlerini dikkate alarak bu girişimleri gerçekleştirdiklerini dile getiren Kukumas, “AKEL'in önerileri arasında, Türk dilinin kamu hizmetlerinde daha fazla kullanılması, istihdam, sosyal sigorta, tıbbi bakım gibi konularda Kıbrıslı Türklerin yaşadığı sorunların çözümü, Kıbrıslı Türk gençlerin Erasmus+ programına katılımı, Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında izin verilen ürünler ve hizmetler listesinin genişletilmesi, Avrupa müktesebatı konusunda üreticilere ve tüccarlara eğitim verilmesi de yer alıyordu” dedi.

“Açıklanan tedbirlerin bir kısmı yetersiz, diğerleri ise açıklığa kavuşturulmalı”

Ayrıca yeni geçiş noktalarının açılması ve geçişlerin kolaylaştırılmasını da önerdiklerini vurgulayan AKEL Basın Sözcüsü Yorgos Kukumas, “Ayrıca iki toplumlu girişimlerin desteklenmesi için özel bir devlet fonunun oluşturulmasını da önerdik. Son olarak, karma evliliklerden doğan çocuklar gibi Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlığı verilmeyen Kıbrıslı Türkler konusunun tartışılması gerektiğini belirttik” dedi. Aylar sonra Hristodoulidis hükümetinin Kıbrıslı Türklere yönelik bir tedbirler paketi duyurusunda bulunduğuna işaret eden Kukumas, bu paketin gecikmeli de olsa açıklanmasını doğru bulduklarını kaydetti. “Bazıları bizim önerilerimize dayanıyor. Ancak bunların bir kısmı yetersiz, diğerlerinin ise açıklığa kavuşturulması gerekiyor” diyen Kukumas, toplumlar arası işbirliğine yönelik herhangi bir adımın bu pakette yer almamasını da olumsuz olarak değerlendirdi. Kukumas, “Bunların ne zaman ve nasıl hayata geçirileceğini yakından takip edeceğiz” dedi.

“Aşırı sağı, ‘demokrasinin başka bir sesi’ olarak normalleştirmeyeceğiz”

Avrupa’da yükselişe geçen aşırı sağla ilgili de konuşan Kukumas, “Ekonomik krizler, savaşlar ve faşizm, patlamaya hazır çıkmazlara giren bir sistemin belirtileridir. Avrupa genelinde aşırı sağın yükselişi, kapitalizmin yedek gücü olan faşizmi öne çıkardığı anlamına geliyor” dedi. Kukumas, “Kıbrıs ve Avrupa'daki aşırı sağ güçlerin ‘sistem karşıtı’ demagojilerinin arkasında, sözlerinden ve eylemlerinden de anlaşılacağı üzere, sistemin en gerici ve karanlık versiyonu gizlidir” diye konuştu ve aşırı sağın bir yandan ırkçılıkla emekçileri bölmeye çalışırken, diğer yandan da büyük sermayeye vergi indirimlerinden yana ve bankalar lehine politikalara destek verdiğini vurguladı. “Kıbrıs Rum aşırı sağıyla her türlü işbirliğini ve diyaloğu kararlı bir biçimde reddeden, aşırı sağın "demokraside başka bir ses" olarak normalmiş gibi gösterilmesini sürekli olarak reddeden, insanlık dışı, ırkçı söylemlerine karşı çıkan tek güç AKEL” diyen Kukumas “Bu nedenle 9 Haziran’da yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerinde AKEL-Sol-Toplumsal İttifak'a verilecek oylarla sunulacak destek ve aynı zamanda Avrupa Parlamentosu'ndaki Sol Grubun güçlendirilmesi faşizme karşı bir mesaj olacaktır” dedi.

“Avrupa Parlamentosu seçimleri fırsatını değerlendirin”

“Avrupa seçimlerinde hedefimiz, Avrupa Parlamentosu'nda 20 yıldır sahip olduğumuz iki sandalyeyi korumak ve seçmenlerin yüksek oranda desteğini almak” diye konuşan Yorgos Kukumas “aday listemizde Kıbrıslı Türk adayın da yer alması ve Kıbrıslı Türklerin Avrupa Parlamentosu seçimlerinde -günümüz koşullarındaki biçimiyle-  oy kullanma hakkı ve olanağı Kıbrıs sorununun bir çözüm modeli değildir ve bu, gelecekte Avrupa Parlamentosu’nda Kıbrıs Türk toplumunun iki milletvekiline sahip olması hakkının yerine geçmeyi hedefleyen bir hareket değildir. Tam aksine bu, dikenli tellerin her iki tarafındaki ilerici Kıbrıslıların Avrupa Parlamentosu seçimlerine kitlesel katılımları ve AKEL-Sol-Toplumsal İttifak’ın aday listesini güçlendirmeleri yoluyla hem Kıbrıs'a hem de Avrupa'ya Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin sadece gelecekte değil, aynı zamanda arzuladığımız gelecek için bugün de birlikte çalışabileceklerine dair mesajı göndermek için altın bir fırsattır. Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin çözüm ve yeniden birleşme yönündeki iradelerini ifade etmeleri için önemli bir fırsattır” diye ekledi.

Tüm Kıbrıslı Türkleri Avrupa Parlamentosu seçimlerine katılmaya davet eden Kukumas, “AKEL-Sol-Toplumsal İttifak’ı güçlendirmeye davet ediyoruz. AKEL'in Avrupa Parlamentosu aday listesinde Kıbrıslı Türk adayın da yer almasından dikenli tellerin her iki tarafındaki milliyetçilerin rahatsız olması tesadüf değildir. Kıbrıslırumların ve Kıbrıslıtürklerin bir arada yaşamasının imkansızlığı hakkında onlarca yıldır dillendirdikleri efsanenin bu şekilde yıkıldığını biliyorlar. Dolayısıyla, Kıbrıslı Türklere de mesajımız şu: Avrupa Parlamentosu seçimlerinin sunduğu fırsatı hep birlikte değerlendirelim ve yeniden birleşme, demokrasi ve barıştan yana bir mesaj gönderelim” diye konuştu.