1. YAZARLAR

  2. Fatma Azgın

  3. İki yılda dördüncü seçim
Fatma Azgın

Fatma Azgın

İki yılda dördüncü seçim

A+A-

Bir ülkede sık sık seçim yapılıyorsa orada istikrarsızlık var demektir.

Sık sık seçim sandığına gitmek demokrasinin gelişmiş olduğunu  göstermez. Demokrat ülke olmak için seçimden çok referandum yapmak lazımdır. Toplum için önemli sayılan siyasi kararları, yasaları halkın onayına sunacak aşamaya gelinebilse, anayasada bulunan bu güzel ve bizi ayrıcalıklı kılan referandum hakkını boşa harcamamış oluruz.

1976’dan günümüze, yerel seçimler ve CB seçimleri genellikle zamanında yapılmıştır. Son zamanlarda yerel seçimlerin zamanından önce yapıldığına tanık olduk. Milletvekilliği seçimleri ise sürenin bitiminden önce erken seçim denerek yapılıyor.

Seçim sistemi ve siyasetteki karışıklık, tek parti iktidarını mümkün kılmıyor. Bu nedenle koalisyon hükümetleri oluşuyor. Bu tip hükümetler, bizim buralarda kısa sürede anlaşmazlıklar nedeniyle dağılıyor ve muhalefette olan partiler erken seçim çağrısı yapıyor.

Küçük toplum sosyolojisi genellikle uzlaşmaya yatkın değildir. Bu nedenle birden fazla partinin oluşturacağı hükümetlerin ömrü az oluyor.

Diğer yandan eskiden olduğu gibi partilere ölüme kadar sürecek bağımlılık kalmadı. Bilhassa orta yaşın altındaki kuşakların siyaset ve yaşam anlayışı farklılaştı.

Bir makalemde belirtmiştim: Bilgi çağı dediğimiz yüzyılımızda siyasi partilerin örgütlenmesi ve çalışmaları mutlaka değişecektir.
Alvin Toffler, 3.dalga uygarlığı denen çağımızdaki siyasi partilerin belli konularda uzmanlaşacağını söylüyor.

2013- 2015 Nisan ayına kadar, 2 belediye seçimi, 1 genel seçim bir de CB seçimi geçirmiş olacağız.
CB seçimlerinden sonra, siyasi partilerin nasıl bir değişim ve dönüşüm içine gireceği, parçalanmalar, bölünmeler olup olmayacağı tartışılmaya başlandı. Parti değiştirenler kişiler olabileceği varsayılıyor.
Böyle bir ortamda, yine erken genel seçim çağrısı yapılması kesindir. Çünkü başka yöntem bilinmiyor.

Halbuki,  toplumlar ve örgütler seçim yaparak değişemez.
Öncelikle siyasi örgütler, sivil örgütler ve bireyler kendi değişim modellerini arayıp bulmalı ve uzlaşma kültürünü sağlamaya çalışmalıdırlar.
Bu da düşünce ve bilgi ile olur. Kavga, çekemezlik ve dedikodu ile bireyler ve özellikle sistemlerin değişmesi mümkün değildir.

Önümüzdeki CB seçimlerinde, değişim konusunda ışık verebilen iki yeni aday olduğunu söyleyebiliriz. Sibel Siber ve Kudret Özersay. Siyasete girmeden, kendi meslek alanlarında başarılı ve iyi isim yapmış insanlar.
Bu iki aday sırtlarında,  1974’ten günümüze artarak ulaşan başarısızlık ve kötü yönetim küfesi taşımıyor. Kişisel ve partisel kavgaların içine girmemişler.

Seçim sonuçları, toplumda değişim isteği olup olmadığını gösterecektir.
Diğer yandan, yıllarca kadın hakları ve statüsünün en üst makamlara taşınmasını isteyen kadın-erkek herkesin bu talepte samimi olup olmadığı ortaya serilecektir.

Bu yazı toplam 2762 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar