İkinci Perde
Takımların puan durumundaki konumları ne olursa olsun derbi maçların havası her zaman farklı olur.
Üstelik dünkü maç öyle “Batı derbisi” yada “Bölge Derbisi” değil gerçek bir derbiydi.
Ayni kasabanın iki takımı ve uzun yıllardır oynanmayan bir derbiydi.
Bunun sonucu olsa gerek Bostancı Bağcıl kendi sahasında oynadığı maçlarda türbünlerine bu kadar seyirci toplayamazken dün Fikri Karayel Stadı’nda sayısı ne olursa olsun herhalde kendi seyirci rekorunu kırmıştır.
İlk yarı her iki takım da derbinin adına yakışır tempolu bir futbol ortaya koymakla beraber Yalova’nın daha istekli olduğunu ve daha üstün oynadığını söylemek mümkün.
Yalova iyi oynarken golü kalesinde gördü ancak oyun disiplininden kopmayarak beraberlik golünü erken buldu. İlk yarıda akılda kalanlar Yusuf’un kaleciyi geçen şutunun Bağcıl defansı tarafından çizgiden çıkarılması, Burak Koçar’ın direkten dönen topu, Azat’ın çalışkanlığı ve özellikle Yalova savunma bloğunun uyumlu ve iyi oyunuydu.
Takımlar ilk yarı sonunda soyunma odasının yolunu tutarken herkes ikinci yarı da ayni zevkli ve tompolu oyunun devam edeceğini düşünüyordu, ancak beklenmedik bir şekilde ikinci yarıya iyi başlayan taraf Bostancı Bağcıl oldu. Üstüne üstlük Yalova kalecisi Mustafa’nın yenmeyecek bir uzaklıktan yediği gol bir anda Yalova takımını moral motivasyon olarak oyundan düşürdü.
O ana kadar görevini tam yapan Amadou’nun kendi kalesine attığı gol, ki bu pozisyonda bana göre kaleci mustafa’nın yine hatası vardı, yalova’yı iyice oyundan düşürdü. Kendimi tekrar etmiş olsam bile yine söylemek istiyorum. Yalova süper lig tecrübesi olmayan nispeten genç elemanlardan kurulu bir takım olmanın dezavantajını yaşamaya devam ediyor. Bu maç yine tecrübesizliklerinin kurbanı olduklarını söyleyebilirim.
Eğer Süper Lig’te tutunmayı başarırlarsa, ki lig uzun bir maraton bunu başarabilirler, gelecek sezonlarda daha iyi bir takım hüvviyetine bürüneceklerini düşünüyorum. Zekai dün süper ligdeki ilk golünü kaydetti, ancak sahip olduğu potansiyelin beşte birini kullanmadığını yada daha bunun farkında olmadığını düşünüyorum. Aslında 16 yaşında bir futbolcudan sahip olduğu yeteneklerinin tümünü sergilemesini beklemek biraz insafsızlık olabilir. Zekai, hocalarının da yardımı ve klavuzluğunda yeteneklerinin farkına vardıkça ve neler yapabileceğini gördükçe gerçek kimliğini ortaya koyacaktır diye düşünüyorum. Her zaman genç yeteneklerin önünün açılması taraftarı biri olarak Bostancı Bağcıl takımında oyuna sonradan giren Kaan’ın da çok genç olmasına rağmen cesaretlendirilip her maç kaç dakika olduğu önemli değil ama oynatılmaya devam edilirse Bağcıl takımının da ileride iyi bir yetenek kazanacağına inanıyorum.