Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

İlk 365 gün

A+A-

HÜKÜMETİN ilk 365 günü için düzenlediği basın toplantısı gittik!.
İlgimi çekti, pek çok şirket ya da ürün toplantısında başrolü paylaşan nice köşe yazarı, yorumcu, yayın yönetmeni gelmemişti!..
Hem ‘medyamız’ adına hem de ‘hükümet’, ibretlik doğrusu!.

***

‘Genel sekreterler’ düzeyinde ‘atışan’ hükümet, BAŞKANLAR anlamında ‘can ciğer kuzu sarması’…
Serdar Denktaş o kadar iddialı ki, “Bu hükümeti hiçbir seçim bozamaz” diyor, “icraatlarımız devam edecek…”

***

Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, “Hükümet programı 5 yıllık” diyerek, aslında, ilk bir senede “beklentilerin gerisinde” kalındığını ima ediyor bence…

***

25 senedir gazetecilik yapıyorum ve görüyorum ki, iş “rakamlar”a geldi mi, her hükümet başarılı (!)

***

“365 Gün – İcraatlarımız & Çalışmalarımız” kitapçığında şu not var …
“2013 yılının ikinci çeyreğinde 60.9 milyon TL açık veren kamu maliyesi, 2014 yılının aynı döneminde 35.2 milyon TL fazla verdi…”
Şimdi sendikalara gün doğdu: “Hani, payımız nerede?”
Oysa bu ‘performan’ ile “bütçe açığı” bir miktar daha kapanmış sadece !..
% 70’i karşılanıyordu bütçenin, yerel gelirlerle…
Şimdi % 78’i…
Eğer ‘rakamlar’ doğruysa, bir senede, bütçe disiplini anlamında önemli bir ilerleme…
Ama ‘yönetenler’ anlamında bunun bir anlamı var mı sizce?

***

Başbakan’ın en fazla ‘vurgu’ yaptığı ve “gurur duyduk” dediği konu, “gıda denetimleri…”
“Avrupa standarlarının dahi üzerinde denetim yapıyoruz” diyor Başbakan…
Elbette sevinmemiz gerekiyor buna…

***

Su!..
Gelecek de…
Peki dağıtımına kim karar verecek? Davutoğlu mu Yorgancıoğlu mu?
Başbakan’a göre bu karar birlikte verilecek!..
- “Türkiye bu su için bizden para istemiyor ancak dağıtım maliyetinin karşılanması önemli, yani, yerel yönetimlerimiz su parası tahsil edebilecek mi? Bunun formülleri bulunacak ve bir sorun olmayacak…”
Su gelmeden bu “formüller” bulunsa keşke…

***

Serdar Denktaş’ın “memleketin yarısının bakanı” olmadığını öğrendik dün, bayramdan sonra yeni Eğitim Bakanı “hemencecik” atanacakmış!.
“Dönüşümlü Bakanlık” için “sanırım espri” demiştim, “öyle” dedi, gülümseyerek…

***

DAÜ Rektörü bir diğer önemli konu…
“Onca sene rektörlük yaptıktan sonra, daha görev süresi dolmadan aylar önce, dört bir yandan, Türkiye’den dahi ‘rektör olmak’ için baskı yapıyorsa, siz olsanız ne düşünürsünü” dedi…
“Siz ne düşünüyorsunuz” diye sordum…
- Teşekkür edeceğiz!..
DAÜ için ‘rektör’ değil ‘daha demokratik bir yasa’ hükümetin önceliğinde…
(Başbakan, arayarak girerek, aynı benim gibi parantez açtı; bugüne kadar sendika yönetimine hiçbir müdahaleleri olmadığını söyledi, rektörün kendini seçtirme sürecinden duyduğu rahatsızlığı anlattı.)

***

Basın toplantısından yakaladığım birkaç ipucu.
- “Tüm çalışanlara EŞİT hayat pahalılığı ödeneği için Maliye Bakanlığı YASA hazırlıyor. Yani, bundan sonraki ilk hayat pahalılığında, toplam rakam çalışan sayısına pay edilecek”
- “Yeni Polis Yasası için UZLAŞI aranıyor…”
Ve Başbakan’dan bir itiraf:  “Polis müdürünü görevden almak istediğim” söylendi. Şu anki koşulda, istesem de alamam ki!..

***

Hükümetin ‘ilk senesine’ puan ver, deseniz!..
UBP Hükümeti’nin son senesinden elbette daha iyi, ancak “etkin” olma, sorunların çözümü ve “kararlılık” anlamında hem çok “yavaş”, hem “dağınık”, hem de beklentilerin gerisinde…

Bu yazı toplam 1853 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar