Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Kudret Özersay, göreve gelmesi durumunda ilk icraatının tüm harcamaların denetlenebileceği şeffaf bir bütçe olacağını belirterek, Cumhurbaşkanlığı bütçesinden yapılacak harcamaların ‘keyfi ve istismara açık’ olmaktan çıkarılacağını söyledi.

Kudret Özersay basın bürosundan yapılan açıklamada, Özersay’ın yaklaşık 23 milyon TL olan Cumhurbaşkanlığı bütçesinin ‘halk yararına’ olacak şekilde tarafsız davranabilecek bir danışma kurulu aracılığıyla, objektif kriterlere uygun şekilde kullanılması yoluna gideceğini söylediği belirtildi.

Özersay, başta kadın ve çocuklar olmak üzere, genel anlamda bireylere dönük şiddetin önlenmesi konusunda toplumsal duyarlılığı artıracak çalışmalara maddi ve siyasi destek vereceğini de kaydetti.

“ÖRTÜLÜ ÖDENEK DE DAHİL…”

Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Kudret Özersay, şöyle devam etti:

“İlk icraatım örtülü ödenek de dahil olmak üzere, Cumhurbaşkanlığı’nda yapılacak harcamaları denetime açmak ve şeffaf şekilde kullanmak olacak. Bu bütçede yer alan kalemlerin keyfi şekilde harcanmaması, özellikle de siyasi maksatlarla istismar edilmemesi için kamuoyuna sürekli olarak açıklama yapıp bilgi vereceğim; bu harcamaların Sayıştay ve hükümet tarafından etkili şekilde denetlenmesine imkan yaratacağım, bunu talep eden olacağım. Harcamaların kişisel, ailesel, zümresel ya da partisel bir menfaat için değil sadece toplum yararına yapılmasını sağlamak için başvuruları kabul edecek, objektif kriterlere göre değerlendirecek, tarafsız hareket edebilecek bir kurul oluşturacağım.”

“SOSYAL POLİTİKALARIN HAYATA GEÇMESİNİ DESTEKLEYECEĞİM”

Kudret Özersay, Cumhurbaşkanlığı bünyesinde sosyal politikaları destekleyen bir duruş ortaya koyarak kamu kurumlarındaki olumsuz durum nedeniyle dezavantajlı grupların yaşadığı ayrımcılığın ortadan kaldırılması ve özel eğitim konusunda yasal düzenleme yapılması için hükümet nezdinde girişimde bulunacağını da vurguladı.

Özersay, kadına ve çocuklara uygulanan şiddetin önlenmesi konusunda toplumsal duyarlılığı artıracak çalışmalara destek vereceğini kaydetti.

Özersay son yıllarda bir kısmı basına yansıyan ama belki de önemli bir bölümü kapalı kapılar ardında kalan şiddet olayları yaşandığını, bu olayların genelde kadınlara ve çocuklara dönük olduğunu yapılan çalışmaların da gösterdiğini vurguladı.

Kısa süre önce yaşanan ‘küçük Mustafa’ cinayetinin herkes için çok güçlü bir ikaz, bir uyarı olması gerektiğini belirten Kudret Özersay, “Ama maalesef öyle anlaşılıyor ki o günden bu güne kayda değer bir tedbir almış değiliz. Üstelik gece kulüplerinde kadınların kendi iradeleri çalıştırıldıkları, zaman zaman şiddete maruz kaldıkları yönünde haberleri okuyoruz. İnsan onurunu hiçe sayan ve toplum için çok büyük bir tehlike teşkil eden bu konularda sadece belirli bir makamın değil, genel anlamda tüm yetkililerin birlikte hareket etmesi, acil bir eylem planı ile mücadele etmesi gerekir” dedi.

(tak)