Kupada, yarı final ilk maçları dün oynandı. Atatürk Stadı'nda oynanan karşılaşmada, Yenicami Lefke'yi ağırladı.

        Her iki takım için de bu yıl kupada final oynamak, hiç olmazsa sezonu iyi noktalamak açısından önemliydi.

       İlk dakikada gelen Yenicami golü, takıma sanki oyuna bir sıfır önde başlamış gibi bir avantaj sağladı. İlk devrede bu avantajını iyi kullanan Yenicami, ikinci devrenin hemen başında attığı ikinci golle de ilk maç için avantajlı bir skor elde etmiş göründü.

        Aslında dün oynanan oyuna baktığımda, bu skorun pek de avantaj olduğunu söyleyemeyeceğim. Kupa maçlarında kendi evinde rakibinden gol yemeden iki gol atmanın büyük bir avantaj olduğu kabul edilse de Karadağ, her takım için korkulu bir deplasmandır.

         Yenicami savunmada çok iyi oynadı. Rakibine fazla pozisyon vermedi. Özellikle Erbay-Uğur ikilisi mükemmel oynadı. İlk toplara müdahalenin yanında, rakibin oyununu bozmak konusunda da çok iyiydiler. Buna rağmen Lefke futbolcularının girdiği pozisyonlar da oldu. Fakat bu pozisyonlarda Lefke futbolcularının beceriksizlikleri, avantaj sağlayacak golü bulmalarını engelledi. İlk devrede Kasım'ın yüzde yüzlük pozisyonunda, Yusuf'un başarılı hamlesi oyunun kaderini etkileyen en önemli pozisyondu.

       Aslında maçtan çok maçın orta hakemi Fehim Dayı'nın yönetimi konuşulmalı. Ülkenin iyi hakemleri sayılan kişilerin bu kadar kötü bir yönetim göstermesi, gerçekten hakemlerin yönetimlerinin tartışılmasına neden oluyor.

       Dün o kadar hatalı kararlar verdi ki, kenar yönetimlerin ve futbolcuların isyan etmemesi için sinirlerinin alınmış olmaları gerekir. İlk dakikada verdiği penaltıdan sonra, her iki takım lehine çalmadığı o kadar faul vardı ki, hangisini anlatayım bilemiyorum.

        Ama en bariz iki pozisyon vardı ki, bunları es geçmek, kuralları katletmekle eş anlamlıydı. Bir tanesi Hüseyin Sadıklara ceza sahasına girerken yapılan faulü görmezlikten gelerek oyunu devam ettirdi. Burada son adam kuralını uygulayıp kırmızı kart göstermesi gerekirdi.

        Diğer bariz hatası da, Lefke futbolcusu Hasip'in topsuz alanda yine Hüseyin Sadıklara yaptığı fauldü. Herkesin Hasip'e kırmızı kart göstermesini beklerken, futbolcuların ve kenar yönetimin itirazları sonucunda, kartın rengi sarıya döndü.

       Gerçekten Fehim Dayı, maçı kurallara göre değil, kendi kurallarına göre yönetti. Bu kadar kötü bir yönetimin sonunda, maçta olay çıkmamasını bir şans olarak değerlendiriyorum.

        Tansiyonu yüksek bir maçtı. Ama yine de sertliklere çok müsamaha gösterdi. Zeminin çok kötü olması bir yana, bu gibi yönetim şekilleri ile oyuncuların sakatlamasının da daha kolay olduğunu söyleyebilirim.

       Kısacası dün, kötü zemine, kötü hakeme ve Lefke'nin gününde olmamasına karşın,  Yenicami, ikinci maç için avantaj bir skor yakalamayı başarmıştır.