İlklerin maçı Y.Boğaziçi’nin
İki komşu köyün Süper Lig’de yer alarak karşı karşıya geldiği ve hafta içi spor kamuoyunda fazlasıyla konuşulan doğu derbisinde ilk galibiyetini ve üç puanı Süper Lig’deki rakibine ilk üstünlüğüyle alarak bir nevi spor tarihine adını yazdıran Y.Boğaziçi takımı oldu.
Geçen haftadan yabancı defans oyuncusunun kart cezalı oluşunun yanı sıra, İbrahim Gökova’nın da ciddi bir sakatlık yaşamasıyla ikinci stoperini de kaybeden ve alternatif bu bölgede oynayabilen Mehmet Sakallı’nında yönetim tarafından kadro dışı bırakılması Y.Boğaziçi takımı açısından oldukça sıkıntı yaratacak bir durum sergilemekteydi maç öncesi.
Ayrıca ilk üç haftada henüz daha galibiyetle tanışamamakta ekstra bir strese neden olmakta ve takım olarak bu maçta ne yapacakları doğrusu herkes tarafından merak edilmekteydi.
Her iki takım taraftarlarının tribünün birer tarafını (üstü kapalıda Y.Boğaziçi seyircisi,üstü açık bölümde de Mormenekşe seyircisi) doldurduğu ve yoğun bir seyirci kitlesinin izlediği maç öncesi daha rahat olan taraf Mormenekşe takımıydı. İki galibiyet ve altı puana sahip iyi bir form grafiği sergileyen konuk ekip maçın favorisi gözükse de; bu iki komşu köyün maçlarında her koşulda kesin favorinin olamayacağını herkes bilir.
İlk devrede rüzgarı arkasına alan ve maça hızlı başlayan, Ahmet Sıtkı ve Cemil ile gollük pozisyonlar bulan taraf mormenekşe takımı oldu. Y.Boğaziçi takımının ilk rakip kaleye inebildiği pozisyon, 32. dakikada köşe atışıyla gelen bir topla oluştu dersek ve başka da ilk yarıda bırakın net gol pozisyonu rakip kaleye bile doğru düzgün inemediğini söylersek durum daha iyi anlaşılır sanırım. Bunun anlamı Mormenekşe süper top oynadı anlamına gelmez. Daha organize ataklar geliştiren ve sahada ne yapmak istediği belli olan taraf Mormenekşe takımıydı.
Maçın ikinci yarısında İbrahim Gökova’nın (defansta oynayan İbrahim’in amcasının oğlu) oyuna girmesi ve topa orta sahada Abdullah ve Adem’le basarak organize ataklar geliştirmesiyle kontrol Y.Boğaziçi takımına geçti. 54. dakikada Orji ve bir dakika sonrasında da Mehmet Turgut tarafından altı pasın içinden üstten dışarıya gönderilen gol vuruşlarındaki beceriksizlik, tribündeki seyircilere adeta saç baş yoldurttu.
75. dakikada Türker adem değişikliği ve tam da bu sırada kullanılan köşe vuruşundan gelen topu Türker’in ceza sahasına indirmesi ve Orji Madouka’nın bu topu ağlara göndermesiyle Y.Boğaziçi takımı skor üstünlüğünü de eline geçirdi.
İlk dakikalarda olduğu gibi son dakikalarda da Ahmet sıtkı ile yakaladığı net gol pozisyonunda Y.boğaziçi takımında yıllardan sonra kaleyi devralan İbrahim Uludağ’ı geçemeyince sahadan boynu bükük ayrılan taraf oldu. Maç sonunda yaşanan ufak tefek alevlenmelerde yönetici ve teknik heyet tarafından engellendi ve olası bir tatsızlığın önüne de geçilmiş oldu.
Hani derler ya; ilaç gibi geldi, aynen bu galibiyet dördüncü haftada ciddi sıkıntılar içinde bulunan Y.Boğaziçi takımına komşudan gelen bir nevi derdine derman oldu ve gelecek haftalar adına bir nebze de olsa nefes almasını sağladı.
Kerem Eran; sarı kartlara biraz erken davrandığı için Cemil ve Mustafa Taşçıoğlu’nun maç içerisindeki (Özellikle Mustafa’nın) sarı kartlık pozisyonunu es geçerek ikici sarıdan kırmızıya dönüşecek pozisyonunda kartına başvuramadı. Onun dışında iyi bir maç yönettiğini söylemek mümkün.