İndik mindik tatarindik
Sağlık sistemini düzelteceğiz dediler, daha beter oldu.
Yeni hazırlanan ama henüz yürürlüğe girmeyen (döner sermaye öncesi geçici olarak nitelendirilen) tüzük nedeniyle neyin nasıl olacağı belli değil.
Kamu doktorları da ne yapacaklarını bilemezken, hastalar da yani vatandaş da bundan sonra nasıl bir sağlık hizmeti alacağını bilemiyor.
* * *
Kimi kamu doktorları Mahkemenin aldığı karar gereği 1 Ağustos’tan sonra özelde hizmet verdiği iş yerini veya kliniği bırakmak ve devlet hastanesinde devam etmek seçeneğini seçerken bazı doktorlar da, devlet hastanesinden istifa edip veya geçici bir süre ara verip özeli tercih ettiler.
Devlet hastanesinde kalanların aslında çoğunluk nedenleri emeklilik haklarını kaybetmek istememeleri… Emeklilik hakkını kazananların özelde kalma tercihi yaptıklarını görebiliriz.
Tabii henüz yeni olan ve emeklilik hakkı kazanmak için oldukça fazla seneleri olan doktorların da özeli seçtikleri görülüyor.
* * *
Yaşanan bu süreçte doktorların örgütleri ikiye bölündü. Tıp-İş ve Tabipler Birliği ile Serbest Çalışan Hekimler Birliği birbirlerini suçluyorlar…
Serbest Çalışan Hekimler bu tüzük çalışmalarına ve tabii ki kamu hekimlerinin özelde de hizmet vermelerine başından beri karşı… Zaten Yargıtay’ın 1 Ağustos’a kadar süre tanıdığı kararın alınmasına neden olan davanın sahibi Serbest Çalışanlar, şimdi de ortaya çıkan tüzüğe karşı dava hazırlıyorlar.
***
Yani bir karmaşadır gidiyor… Sonuçlanamayan, düğümlendikçe düğümlenen bir sağlık sistemi var şu anda…
Geçenlerde özelde de hizmet veren ama emekliliğine de kısa bir süre kaldığı için hastaneyi seçen bir kamu hekimi dostum ortaya çıkan tüzükle özelde olası kazancın ne olacağıyla ilgili bir hesap yaptı; Hastadan vizite ücreti olarak 100 TL alan bir doktorun önce çalıştığı klinik için ödediği yüzdelik, tüzükle Sağlık Bakanlığı’na ödeyeceği %35 ve Maliye’ye ödeyeceği vergi ile doktora kalan paranın 26 TL olduğunu hesapladı. Bu durumun da hastaya yansıyacağını, vizite ücretlerinin daha da artmasını getireceğini söyledi ve birçok da vergi kaybının yaşanacağını söyledi.
Elbette ki şimdi de alınan vizite ücretlerinin tamamıyla Maliye’ye iletildiğini söylemek çok doğru olmaz. Ama bu tüzükten sonra iletilenin de sıfırlanacağını söylemek de yanlış olmaz. Tüzükle ilgili bir de böyle bir durum var.
Ancak öte yandan Serbest Çalışan hekimlerin de kendi açılarından geçerli nedenleri var.
* * *
Sonuçta doktorun da vatandaşın da kafası bulanık… Sağlık Bakanlığı veya hükümetin de kafasının net olduğunu söylemek mümkün değil. Kendisi de bir doktor olan Sağlık Bakanı’nın meslektaşları arasında sıkıştığı ve bu sıkışıklık arasında doğru bir uygulamanın ortaya çıkmasının zorluğu da ortada… İndik mindik tatarindik’lik bir durum var ortada… Eskiden oyun oynarken bir şeyleri seçmek için yaptığımız tekerleme gibi bir durum oluştu.
* * *
Tabii ki doğru olan vatandaşın kamudan sağlık hizmetini gün boyu alabilmesi ve bu hizmeti verecek olan doktorun ve sağlık çalışanının da hizmet verebilecek her türlü olanağının ve tatmin edecek bir maaşının olması…
Bu son cümle çok da mümkün görülmüyor ama!..