1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. İnsani jestleri Kıbrıs haritasına yerleştirmek… (2)
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

İnsani jestleri Kıbrıs haritasına yerleştirmek… (2)

A+A-

İNSANLARIN HAYATLARINI KURTARANLAR...

İnsanların hayatlarını kurtaranlardan dün verdiğimiz örneklere bugün de devam etmek istiyoruz...

 

EZEL AKTÜREL...

***  Ezel Aktürel, 1974’te henüz 26 yaşında genç bir Kıbrıslıtürk’tü ve 14’ü Aşşa’dan (Paşaköy) olmak üzere toplam 18 Kıbrıslırum’un hayatını kurtardı. Aşşa’da Pelekanos ailesine ait evde saklanırken bulmuştu bu Kıbrıslırumlar’ı, onları köydeki okula götürmek istemişti ancak onlar buraya gitmek istemediler – köyde bazı tecavüzler ve öldürme olayları yaşandığı için bundan kaçınmak istiyorlardı. O nedenle bu evde saklanıyorlardı... Ezel Aktürel onları Mora'ya’götürdü, bir araba konvoyu oluşturdu ve onları Mora Muhtarı olan kaynatası Hasan Salahor’un evine götürdü. Hasan Salahor da onları kendi evinde koruma altına aldı, elinde bir tabancayla herhangi biri gelip de müdahale etmesin diye dışarıda nöbet tuttu. Ezel Aktürel, onların güneydeki bazı Kıbrıslıtürkler’le değiş-tokuşunu da sağladı ve güneye güvenlik içinde geçmelerini güvenceye aldı. O günlerde bir çocuk olan Nedi Zanettu, yıllar sonra bizden onu bulmamızı istedi, Ezel Aktürel’i bulduk ve Nedi, kızkardeşiyle birlikte Ezel Bey’i ve ailesini ziyaret ederek ona bir teşekkür plaketi sundu.

Plakette şöyle yazıyordu:

“18 Ağustos 1974’te Aşşa’da bizim ve ailemizin hayatlarını kurtardığınız için TEŞEKKÜR EDERİZ.

Bizler size yabancıydık, insanlığa karşı onca suçun işlendiği bir köyde karşılaştık ve bizim için fark yaratan şey siz oldunuz.

Merhametiniz, insancıllığınız ve iyi yürekliliğiniz nedeniyle hem kendimiz, hem de ailemiz adına sizlere duyduğumuz şükranı ve büyük memnuniyetimizi ifade etmek istiyoruz.

İnşallah sizin gibi insanlar bizlere dikenli telleri, yeşil hatları unutturur ve süresi çoktan dolmuş bir çatışmaya son vermemizin yolunu gösterir.

Ezel Aktürel’e saygılarımızla,

Nedi Zannettu ve Thelma Zannettu

1974’te Aşşa’da yakalanan ve 44 yıl sonra… Ağustos 2018’de…”

 

TAKİS HACIDİMİTRİU...

***  1964’te Takis Hacıdimitriu, Digomo’da askerliğini yaparken, Klepini (Arapköy) tarafından bazı Kıbrıslıtürkler’in kaçırılarak Digomo’da bir evde tutulduklarını ve işkence gördüklerini öğrendi. Derhal Kıbrıs’taki Yunanistan Büyükelçiliği’ne giderek onlara bu durumu aktardı ve sözkonusu Kıbrıslıtürkler’in serbest bırakılmasını talep etti. O günlerde Takis’in dayısı Yunanistan’da Eğitim Bakanı olduğu için Kıbrıslıtürkler’in serbest bırakılmasını sağlamayı başardı ve Digomo’da esir tutulan bu Kıbrıslıtürkler’in hayatlarını kurtardı...

 

DR. KAYA BEKİROĞLU...

***  Dr. Kaya Bekiroğlu, Dr. Nikos Kollitsis’in meslektaşı ve arkadaşı idi... Dr. Nikos’un annesi Hristalleni Kollitsis’in hayatını kurtarmayı başardı. Hristalleni Kollitsis’e 1974’te bir Türk askeri, tüfeğinin dipçiğiyle dizine vurmuş, kadın düşmüş ve Voni’de esir olarak tutulurken giderek kötüleşmiş, dizi şişmiş ve yürüyemiyordu. Sonuçta neredeyse koma vaziyetinde hastaneye kaldırılmıştı ve Dr. Kaya Bekiroğlu, Dr. Kollitsis ve Kızılhaç’la iletişim içerisinde bu yaşlı kadının güvenlik içinde güneye geçirilmesini ve oğluna kavuşmasını sağladı. Kadın o günlerde 84 yaşındaydı – bu olaydan sonra 10 yıl daha yaşadı...

 

DR. ANDREAS DİMİTRİADİS...

***  Dr. Andreas Dimitriadis, Türkiyeli gazeteci Engin Konuksever’in 1974’te hayatını kurtaracaktı. Yaralı vaziyette güneydeki Lefkoşa Genel Hastanesi’ne kaldırılmıştı Engin Konuksever... Bir savaş muhabiri olarak Kıbrıs’a gelmişti ancak araçları yanlış bir dönüş yapınca esir alınmışlardı – bazıları yaralanmıştı, Engin Konuksever de yaralanmıştı.

Lefkoşa Genel Hastanesi’nde bazı hemşireler onu ölmeye bırakmaktan söz etmekteydi. Dr. Andreas Dimitriadis kendilerine “Ben Hipokrat yemini ettim, hastamın Türk mü, Rum mu olduğu farketmez” diyerek Engin Konuksever’i ameliyat ederek hayatını kurtardı. 2009 yılında Engin Konuksever’le buluştu ve bu gazeteci, göstermiş olduğu insaniyet için Dr. Andreas’a teşekkür etti.

 

DR. KOSTAS HACIGAGU...

***  Dr. Kostas Hacıgagu, Maraş’ta hem Kıbrıslıtürkler, hem de Kıbrıslırumlar arasında oldukça popüler bir hekimdi... Çoğu zaman tedavi ettiği hastalarından para almaz, hatta köylerden gelenlerin otobüs parasını da ceplerine koyardı... Herkes ona büyük saygı gösterirdi... 1974’te savaş esnasında Dr. Hacıgagu, yalnızca Kıbrıslırumlar’ı değil, savaşta yaralanmış olan Kıbrıslıtürkler’i de tedavi etti. Bazı silahlı Kıbrıslırumlar, hastanedeki bazı Kıbrıslıtürkler’i öldürme niyetiyle geldiklerinde onlara engel oldu ve onları yollatarak, Kıbrıslıtürkler’in hayatını kurtardı...

 

AYA MARİNA PAPAZI ANDREAS FRANGU...

***  Kıbrıslıtürkler’le Kıbrıslımaronitler’in birlikte yaşadıkları Aya Marina köyünde papaz olan Andreas Frangu, köylüsü Kıbrıslıtürkler’in 1963’te hayatlarını kurtardı. Koççinodrimitya ve bazı civar köylerden sağcı bazı Kıbrıslırumlar, köydeki Kıbrıslıtürkler’i öldürmeye geldiğinde, onlara engel oldu... “Kıbrıslıtürkler’i öldürmeden önce, beni öldürmeniz gerekir. Biz burada barış içinde yaşıyoruz. Geldiğiniz yere geri dönün... Ve kuzeye bakın... Bu tür hareketlerinizin sonucu, Türkiye’yi buraya getirmek olacak” dedi. Onları yollatmayı başardı ve o günlerin toplum lideri Dr. Küçük de, Aya Marinalı Kıbrıslıtürkler’in hayatını kurtardışı için Papaz Andreas Frangu’ya resmi bir teşekkür mektubu gönderdi. Bu fanatik Kıbrıslırumlar, köydeki Kıbrıslıtürkler’i öldürememişlerdi ancak daha sonra köydeki bazı kızları taciz etmek niyetiyle organize olmaya kalkışınca, Kıbrıslıtürkler köyden ayrılmak zorunda kaldılar... Aileler bölündü çünkü karma evlilikler vardı köyde ve Aya Marina artık bir daha eskisi gibi olmadı. 1974’te de Maronitler köyden ayrılmaya zorlanınca, tüm ilişkiler koptu, ta ki 2003 yılında barikatlar açılıncaya kadar... Böylece Aya Marina’dan aileler ve arkadaşlar yeniden bir araya gelebildi. Bugün Aya Marina “askeri bir köy” ve orada kimse yaşamıyor. Maronit Kıbrıslılar ile Aya Marinalı Kıbrıslıtürkler hala daha köylerine geri dönmeyi bekliyor...

 

HÜSEYİN KOMUTAN...

***  Hüseyin komutanın 1974’te askeri bir yetkili olarak bazı Kıbrıslırumlar’ın hayatını kurtardığı anlatılmaktadır. Bazı Kıbrıslırumlar televizyona çıkarak ona hayatlarını kurtardığı için teşekkür ettiler ve onu bulup görüşmek ve bizzat teşekkür etmek istediklerini anlattılar. Ne yazık ki Hüseyin Bey, yıllar önce vefat etmiş bulunuyor... Ancak insaniyeti hala konuşuluyor...

 

ERDOĞAN ACAR...

***  Pek çok Kıbrıslırum’un hayatını kurtaran bir diğer askeri yetkili de Erdoğan Acar’dı. 1974’te Kıbrıs’ta görevli bir Türk askeri yetkilisiydi ve Maraş’ta Percana’nın Bahçaları’nda esir aldıkları Kıbrıslırumlar’ı öldürmekte olan bazı Kıbrıslıtürkler’i tesadüfen bunu yaparken buldu, derhal bu katliamı durdurdu. Hayatını kurtardıkları arasında ünlü heykeltraş Filippos Yapanis de bulunuyor... Erdoğan Acar, uzun yıllar önce vefat etti ancak insaniyeti herkese örnek olmalı...

 

MEHMET İSMAİL SAĞMAN...

***  Mehmet İsmail Sağman, 1974’te askerdi ve yanlışlıkla geçtiği Trulli’de, yine asker olan ancak silahsız olan Gavriel Mina’yla karşı karşıya geldi. Mehmet İsmail Sağman tetiği çekmedi, Gavriel Mina’yı vurmadı, onu öldürmedi... Yıllar sonra Gavriel Mina bizden onu bulmamızı istedi, kendisini öldürmemiş olduğu için ona teşekkür etmek istiyordu. Onu bulduk ve onları biraraya getirdik. Gavriel Mina, Mehmet İsmail Sağman’ı evinde ziyaret ederek kendisine bir teşekkür plaketi sundu...

 

ANDREAS EFSTATHİU...

***  1974’te Antreas Efstathiu askerliğini yaparken, küçük bir Kıbrıslıtürk bebeğin, Birgül Kılıç Yıldırım’ın hayatını kurtardı – Birgül’ün ihtiyacı olan südü bularak kendi hayatını tehlikeye atarak, bunu Birgül’ün babasına götürmeyi sürdürdü. Kanlıdere’de, tam da cepheleşme hattının ortasında buluşuyorlardı ve Antreas, Birgül için süt getiriyordu. Çünkü savaş nedeniyle bu süt, kuzeyde bulunmuyordu... Antreas’ın bu insani jesti, “Süt Babam” başlıklı Cemal Yıldırım’ın yaptığı belgesel filme konu oldu...

 

YAŞAMAK İSTEDİĞİMİZ KIBRIS İŞTE BUDUR...

Bizim yaşamak istediğimiz Kıbrıs işte budur: İnsaniyetin, merhametin, insani jetlerin değer taşıdığı bir Kıbrıs istiyoruz, empatinin egemen olacağı bir Kıbrıs istiyoruz – insaniyetin katliamlarla eşit değerde tutulduğu bir Kıbrıs değil...

Kıbrıs’ta, insaniyetin bir fark yaratmasını istiyoruz... Evlatlarımızın ve torunlarımızın bunları bilerek büyümesini istiyoruz – yalnızca toplumların birbirine yaptığı kötülükleri değil, iyilikleri de, insani jestleri de bilmelerini, kendi toplumlarından olmayanların hayatlarını kurtaranların öykülerini de bilmelerini istiyoruz...

nedi-ve-thelma-hayatlarini-kurtarmis-olan-ezel-akturelle-2018de.jpg

Nedi ve Thelma, hayatlarını kurtarmış olan Ezel Aktürel'le 2018'de...

dr-andreas-dimitriadis-ve-engin-konuksever.jpg

Dr. Andreas Dimitriadis ve Engin Konuksever

Bu yazı toplam 160 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar