İNSANLAR YÜRÜTÜLMEZ, YÖNETİLİR...
MİLLİ MAÇTA TEKBİR GETİRMEK!
42 bin kişilik Konya Arena Stadı’nı dolduran seyircilerin hatırı sayılır bir kısmı,
Maç öncesinde Ankara’daki terör katliamında katledilen barış yanlısı insanların anısına yapılan saygı duruşunu ıslıkla protesto ettiler...
"Şehitler ölmez vatan bölünmez" sloganı atarak, tekbir getirdiler...
Öyle görülüyor ki,
Birbirine güven duymayan, ortak noktaları kalmayan insanlar böyle bir duyarsızlığı yaşam felsefesi haline getirmiş!
"HASTALIKLI" DÜŞÜNCELER !
Sevgisizlik tüm Türkiye'yi sarmış...
İnsanlar birbirlerine daha çok yabancılaşmış...
Bu sevginin, hoşgörünün, şefkatin manevi anlamda tükendiği anlamına geliyor!
Birbirlerini sevmeyi yeniden bir direnç haline getirmeleri lazım...
Aslında bu psikoloji daha başlangıçta, yani "Barış Süreci"nde masaya yatırılmalıydı;
Çünkü sevgisizlik, çözüm bekleyen en önemli ve en büyük meseledir...
Bu psikolojiye hakim olan ve insanların yaşam tarzını şekillendiren bir takım yanlış unsurların,
"Kötü taraflarımız" olarak, ortaya dökülmesi gerekirdi...
Bunlar "hastalıklı " düşüncelerdir...
Düşünceleri yasaklayın demiyorum ama bu düşüncelerin topluma zarar vermesine asla müsaade etmeyin.
Çünkü sevgisizlik ve onun getirdiği davranış biçimleri ortadan kaldırılmazsa, insanlar organize olmayı başaramazlar.
HZ. MEVLÂNA'NIN YOLUNDAN GİDİLMELİ
Şimdi artık "nereye gidiyoruz" ve sevgisizlik Türkiye'nin kaderi mi? ! türünden soruların sorulması ve yanıtlanması gerekiyor...
Gelişmeler ve yaşananlar,
KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti'nin sorunları,
Bizlere; birbirimizi sevmeye muhtaç değil, adeta mahkûm olduğumuzu gösteriyor...
Kısacası bu sevgisizlik aşılmak zorundadır...
İnsanların birbirlerini sevmemelerinin mazeretleri ortadan kaldırılmalıdır...
Bununda yolu "Dönüşü Olmayan Yol" değil,
"Ne olursan ol,neye inanırsan inan yine de gel" diyen Hz. Mevlâna'nın yoludur, anlayışıdır...
Yoksa siyaset "yönetim" değil "yürütüm" olur!
Kimse de "yürütülmek" istemez...
Çünkü insanlar yürütülmez, yönetilir ...