1. YAZARLAR

  2. Sami Özuslu

  3. İNTİKAM YEMİNİ
Sami Özuslu

Sami Özuslu

İNTİKAM YEMİNİ

A+A-

Yeni bir dünya savaşına doğru mu gidiyoruz diye kaygılar var. Ortadoğu
bir bütün olarak keşmekeş içinde. ABD'nin Süleymani'yi öldürmesiyle İran
göndere kırmızı renkli intikam bayrağını çekti. İntikam alınıncaya kadar
o bayrak asılı kalacak.  Birkaç nesil sonrasına yetecek kadar kin tohumu
ekilmiş durumda.
11 Eylül saldırıları ABD'nin topraklarında olmuştu.
Süleymani saldırısı Irak topraklarında ama İran rejimine karşı yapıldı.
Son saldırı hem Irak, ama hem de İran bakımından bir tür 11 Eylül'dür.
2001'de ABD göndere kırmızı bayrak çekmemişti belki ama intikam yemini
etmiş, Bin Ladin ve El Kaide bahanesiyle Afganistan ve civarında ava
çıkmıştı.
Şimdi İran nasıl bir intikam alacak? Nerede neyi, kimi vuracak?
Ve bu işin sonunda ne olacak?
Kim ne kazanacak?
Ve kimler kaybedecek?

*  *  *

Dünya kendi iktidarını kaybetmemeye koşullanmış, insan sevgisinden
yoksun, silah tekelleri dışında kimseye faydası olmayan siyasilerin
elinde bir atari salonuna döndü!
Bilgisayar ortamında oyun oynarcasına, sürekli insan kanı akıtmaya
dayalı bir oyun oynanıyor.
İç politikada kim sıkışırsa dışarıda bir çatışma yaratıp, bunun
kaymağını yemeye çalışıyor.
Bakın, azil sürecinde sona yaklaşan Trump, uluslararası hukukun hiçbir
tarafına sığdırılamayacak işlere imza atıyor. Hoş, ABD başta olmak üzere
büyük güçler zaten uluslararası hukuku işlerine geldiği gibi kullanıyor.
Kuvvetli olana hukuk falan dokunamıyor.
ABD saldırısıyla vurulan Haşdi Şabi güçleri ne peki? İran'ın bölgedeki
jandarması, silahlı gücü...
Kudüs Gücü adı altında İran Devlet Başkanı'na bağlı, ordunun önemli ve
özel bir kolu...
Bölge ülkelerdeki her tür savaşın, terörün içinde yer alıyorlar 1979
İran İslam devriminden bu yana...
Şeriatçı İran'ın aleni kontrgerillası gibi...
Suriye'de, Irak'ta, Lübnan'da ve gerektiğinde diğer bölge ülkelerinde
Şii direniş örgütlüyorlar.
Neyle?
Silahla...

*  *  *

İran'daki rejim ekonomik çıkmaz içerisindeydi. İktidardakiler sokak
eylemlerinin önüne geçemiyordu bir türlü. Özellikle petrol
fiyatlarındaki artış yüzünden başta Tahran sokakları olmak üzere bütün
ülkede ayaklanma vardı.
Sağolsun Trump sokaktaki ayaklanmayı bitirdi!
Daha doğrusu insanların öfkesinin yönünü değiştirdi.
Düne kadar Ali Hamaney'e bilenen İran halkı şimdi gönderdeki kırmızı
bayrağa bakıp Amerikan kellesi almaya koşullandı.
Amerikalı bulamazsa İsrailli kesecek ve rahatlayacak İran'ın intikam
yeminlileri...
Hamaney ve iktidarın diğer ortakları 'ulusal birliği' sağladığı için
Trump'a dua ediyor olabilirler, içlerinden tabii...
Trump da azil meselesini gündemden düşürüp, yaklaşan seçimlerde bol bol
Süleymani'nin öldürülmesi hikayesini anlatarak ve İran'ın ne denli büyük
bir tehdit olduğunu söyleyerek primlerini almaya bakacak.

*  *  *

Dış tehdit iktidar sahiplerinin çok sevdiği bir enstrümandır.
Erdoğan'ın kah Suriye, kah Libya konularını açması da benzer
ihtiyaçlardan kaynaklı değil midir?
İstanbul'da seçim mi kaybetti?
O seçim iptal edilecek.
Yenilenen seçimi de mi kaybetti?
Ayrıca Davutoğlu ve Babacan ayrı iki parti mi kuruyorlar?
O zaman Suriye'ye girilecek.
Siyasi partileri de, halkı da hizaya çekecek, vatan millet naraları ve
şehit cenazeleri mizanseninde koltuğunu sağlama alacak.
Orada işler sarpa mı sardı?
Anketlerde de AKP ve Erdoğan aşağıya mı düşüyor?
O zaman Libya'ya asker gönderilecek.
Niçin? Ne amaçla? Fakir Türkiye halkının çıkarı nedir?
Bu soruların cevabı yok. Verilen cevaplar da anlamsız.
Zamanında Turgut Özal da Körfez Savaşı'na dalmak için "1 koyup 3
alacağız" demişti.
Sonrası malum!..

*  *  *

Üçüncü Dünya Savaşı çıkar mı?
İktidar uğruna her şeyi yapar bunlar...
Biz ne mi olacağız peki?
Seyirci olarak kalmaya devam ettiğimiz sürece, başımıza neler geleceğini
hiç bilmeyeceğiz.
Bir gün gelecek ve göreceğiz.
Ya da bugünden tezi yok, bu topraklara sahip çıkmaya başlayacağız.
Ateşkes koşullarının devam ettiği topraklara...
Yeniden intikam yeminleri edilmeden hem de!..

 

Bu yazı toplam 2008 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar