Futbol Federasyonu başkanlığına 10 ay gibi kısa süre önce seçilen Hasan Sertoğlu’nun artık bu işi layıkı ile yapamayacağı açık saçık belli oldu.

Göreve geldiği zaman, “Tamam, dürüstlüğü ve cesareti ile Sertoğlu bu işin adamı” demiştim, ama ne yazık ki yanılmışım.

Sertoğlu, sözünde duran, dürüst ve cesaretli mizacı yerine kulüp başkanlığı yaptığı dönemlerde futbol federasyonunda yaşanan eyyamcı zihniyete ayak uydurunca ne yaptığını bilmeyen bir görüntü çizdi.

Göreve geleli 10 ay gibi kısa bir süre geçmesine rağmen, verdiği yanlış kararlar, yürütemediği kriz ortamları ve başaramadığı organizasyonlar ile Futbol Federasyonu’nun güvenirliğini zedelerken, Türkiye Futbol Federasyonu tarafından doping cezalısı olan futbolcuya lisans çıkarması ile de itibarını sıfırladı.

Görevi KKTC’de Futbol Liglerini düzenlemek ve Federasyon Kupası’nı organize etmek olan Futbol Federasyonu ne yazık ki her şeyi yüzüne gözüne bulaştırdı.

Önce Federasyon Kupası’nı sonuçlandıramayarak Lefke ile yaşanılan krizi yönetemedi, sonra her yıl geleneksel olarak düzenlenmekte olan Londra Kupası’nı düzenlemeyi başaramadı.

Futbolseverler, “Eeee ne yaptı bu federasyon?” diye sormaya başlarken de doping cezalısı Barış Memiş’e lisans çıkararak etik değerleri ayaklar altına aldı.

Spor medyası, Hasan Sertoğlu’nun görevde olduğu 10 ay boyunca futbol yerine Lefke Türk Spor Kulübü ile Futbol Federasyonu arasındaki kavgayı, yapılamayan Londra Kupası’nı ve doping cezalısı Barış Memiş’e lisans çıkarılmasını tartıştı.

Tüm bunlar yaşanırken de Futbol Federasyonu’nun iradesiz olduğu gerçeği de gözler önüne serildi.

Lefke konusunda verdiği yanlış karardan dönemeyen, illaki siyasilerin araya girip zorlamalarını bekleyen Futbol Federasyonu, doping cezalısı futbolcuya lisans çıkarmamak için de Türkiye Futbol Federasyonu’ndan bir yetkilinin hakarete varan tepki koymasını bekledi.

Hani, nerde Futbol Federasyonu’nun iradesi?

Düzenlediği basın toplantısında “Barış’ın oynamasına etik olmasa da izin vereceğiz” diyen Sertoğlu’nun üç saat sonra “Çetinkaya lisans talebini geri çekti” açıklaması yapması futbol federasyonunun acizliği değil de nedir?

Yani anlayacağınız, Futbol Federasyonu’nun önemli konularda karar verebilmesi için birilerinin sopa ile başında durması gerekiyor.

TFF YETKİLİSİNİ KINIYORUM

Bu arada, Futbol Federasyonu’nun düzenlediği son basın toplantısında yaşananları tasvip etmek mümkün değil.

Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu’ndan birinin basın toplantısına katılarak “Siz futbolu değil, bir çiftliği idare ediyorsunuz” diyerek Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu yöneticilerini aşağılamasını ve Futbol Federasyonu’nun içişlerine karışmasını kınıyorum.

Nerde Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu’nun özerkliği?

Nerde Hasan Sertoğlu’nun cesareti, olaylar karşısında dirayetli duruşu?

SPOR YAZARLARI DİKKATE ALINMIYOR

Ancak her şey bir yana Hasan Sertoğlu’nun spor basınımızı kaale almamış olması beni her şeyden daha fazla üzdü ve yaraladı.

Maalesef her fırsatta spor yazarlarının yanında olduklarını, onların fikirlerinin değerli olduğunu söyleyenler, iş ciddiye bindiğinde kendi bildiklerini okumaktan geri kalmamaktadırlar.

Sertoğlu’nun spor yazarlarının “Doping cezalısı futbolcuya lisans çıkarılmaması” gerektiği yönündeki düşüncelerine kulak tıkarken, Türkiye Futbol Federasyonu’nun bir yetkilisinin küçük düşürücü telkinini kaale almış olması hem Futbol Federasyonu’nun iradesini sıfırladı, hem de Futbol Federasyonu ile birlikte spor yazarlarını da küçük düşürdü.

Futbol Federasyonu hiçbir dönem bu kadar küçük düşürülmemiş, bu kadar iradesiz olmamıştı.

Sadece hakem atamalarında ve basın toplantısı düzenlenmesi konusunda irade gösterip, karar verebilen Hasan Sertoğlu başkanlığındaki Futbol Federasyonu’nun miyadı dolmuştur.

Sertoğlu federasyonu an önce istifa ederek futbolun önünü açmalı ve bu görevi layıkı ile yapacak kadrolara fırsat tanımalıdır.