1. YAZARLAR

  2. Tayfun Çağra

  3. İrsen Küçük nasıl kurtulur?
Tayfun Çağra

Tayfun Çağra

İrsen Küçük nasıl kurtulur?

A+A-

 

“UBP Kurultayı sonunda bitti.
Çıkan sonuç İrsen Küçük’ün lehine gibi görünse de gerçekte öyle değil gibi…
Bütün istihdamlara, karışmacılığa rağmen iki başkan adayı arasındaki fark, 1. sonuca göre daha da azalarak sonuçlandı.
Bundan sonra UBP içindeki gruplar biter mi, her şey süt liman mı olur sanmam. Bir süre seçim sonucunda Ahmet Kaşif’in İrsen Küçük’ün elini havaya kaldırıp birlikte selam vermeleri gibi suni bir hava sürer ancak sular kaynamaya devam eder.
Ta ki gruplardaki herkes, en azından grupları yürütenler bir şekilde tatmin edilene kadar.”
Bu cümleler UBP’nin olaylı birinci Kurultayı’ndan sonra epeyce ertelemeden sonra mahkeme kararıyla 24 Şubat’ta yapmak zorunda kaldığı 2. Kurultayı’nın ardından yazılmıştı.
Kurultay’dan iki gün sonra yazdığım yazıda bir süre suni bir havanın sürebileceğini ve ardından da için için kaynayan suların köpürebileceğini belirtmiştim.
Bu günlerde onlar oluyor. Kurultay’ın üzerinden iki ay geçmeden İrsen Küçük’e muhalif grup tepkilerini yoğunlaştırdı. Geçtiğimiz gün bir toplantı yapıldı ama bu toplantıların sayısının artacağını söyleyebiliriz. Çünkü bunu zaten kendileri söylüyorlar.
Taleplerinin ne olduğu hakkında pek bir açıklama yapmak istemiyorlar ama herkesin tahmin edebileceği gibi hükümette ve icra yerlerinde kendilerinin ve adamlarının da bulunmasını istiyorlardır.
Kabine değişikliği haberlerine karşılık “böyle bir şey yok” açıklamalarına rağmen çok uzak olmayan bir zamanda böyle bir değişime gitmek İrsen Küçük için zorunlu olacaktır herhalde… Çünkü gitmemesi durumunda karşı çıkışlar sürecektir, mecliste rahat olamayacaktır, her yerde, her işte karşısına engeller çıkarılacaktır.
Bunu da muhalif partilerden beklemesine gerek kalmayacaktır çünkü kendi içlerindeki muhalifler bu görevi yerine getireceklerdir.
Gerçi muhalif olmasına da gerek yoktur. Kendi yanındaki adamların adamları bazı ihaleleri alamadıklarında adamlarından da hükümetin bozulması yönünde tehditler alıyor zaten… UBP’nin zihniyeti böyle çünkü… Vizyonları, misyonları bu…
Başta söylediğimiz gibi suni hava bitmiştir, sular daha da kaynamaya devam edecektir. UBP’nin geleneğindeki uygulamayı burada da yerine getirmenin başka bir çıkarı yok gibidir. Yani parti içindeki muhalifleri bir şekilde tatmin etmek.
Bu ister bakanlıkla olur, ister müdürlük, müsteşarlıkla olur, isterse devlet olanaklarını muhaliflerinin önüne sermekle olur. İrsen Küçük bu hareketi durdurmak, en azından sindirmek durumundadır.
Saray belki en azından söz konusu geleneğin bozulması ve İrsen Küçük karşısında sürekli bir parti içi muhalefetin olması için uğraş verecektir ama İrsen Küçük de bunun bilincinde olarak geleneği bozmamaya çalışacaktır.

Bu yazı toplam 1955 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar