Dila ŞİMŞEK

İskeleliler, işsizlikten ve bölgenin diğer ilçelere kıyasla ‘geride kaldığından’ yakındılar. Üniversite bulunmayan tek ilçe olduklarına dikkat çeken İskeleliler, bölgeye kampüs yapılmasını talep etti. Üniversite  yapılırsa bölgenin kalkınacağını düşünen İskeleliler, “Daha önce okul talebinde bulunduk ancak bu konuda bir şey yapılmadı” şeklinde konuştu. Bölgenin ‘ikinci planda tutulduğunu’ savundu.

İskeleliler, enflasyondan şikayet ederek, ekonomik krizin herkesi kötü etkilediğini, gelen zamların ‘kıt kanaat geçinen insanların’ belini büktüğünü kaydetti. İş yerlerinin TL ödediğini, ancak ev, araba, okul gibi masraflarını dövizle yaptıklarını anlatan yurttaşlar, kazandıkları kurla harcama yapmayı istediklerini vurguladı. Bunun yanı sıra, bölgenin ticaretinin kötüye gittiğinin altını çizen yurttaşlar, birçok esnafın işletmelerini kapattığına veya ara verdiğine işaret etti.

Sağlıkta yaşanan sıkıntılarına değinen vatandaşlar, Sağlık Ocağı’nın yeterli olmadığını, insanların özel hastane veya kliniklere başvurmak durumunda kaldığını ifade etti. Aynı zamanda ulaşım sağlanmasının da özellikle İskele’de çok güç olduğunu belirten İskeleliler, “Saat 5’ten sonra bir şey yapmak imkansız” dedi.

Vatandaşlar, ülkenin turistik bir ada olmasına rağmen turizmin olması gerektiği kadar gelişmediğini dile getirdi.

İskeleliler, çözümün seçimden çok sistemde olduğunun altını çizerek, sıkı çalışma ve denetim ile kalkınmanın mümkün olduğunu söyledi.

1. Hükümetin ilk yılına yönelik düşünceniz nedir?
2. Sizce mutlaka atılması gereken adım hangisidir?
3. Ülkede en önemli sorun neyi görüyorsunuz?
4. Ülkede gerçek bir dönüşüm sizce nasıl mümkün olur?
5. Bir seçim olsa sonuç değişir?

VATANDAŞLAR NE DEDİ?

Sermet Nereli: “İskele’ye üniversite yapılmalı”

“KKTC’nin en büyük sorunu işsizliktir. İskele’nin en büyük sorunu ise, devletin burayla ilgili gelişimleri daha çok ikinci plana bırakmasıdır. Örneğin üniversitesi olmayan tek ilçe biziz. Bu da bölge sakinlerinin kalkınmasına büyük bir engel olmaktadır. Sağlık Ocağı ne çok iyi, ne de çok kötü çalışıyor. Bazı devlet dairelerimiz var, bazıları için ise Mağusa’ya gitmemiz gerekiyor. Aslında ilçe olarak en el değmemiş kalan yer İskele’dir. Yetkililerin de buraya yatırım yapması gerekir. Çevre düzenleme ve kalkınma adına düzenleme yapılmalıdır. Seçimle herhangi bir parti gelir, bu İskeleliler için bir sorun olmaz, ancak gelen kişilerin, sistemi yeni ve olumlu anlamda değiştirmesi gerekir.”

Halil Korkmaz: “Ülkedeki hayat pahalılığı vatandaşın belini büktü”

“Geçtiğimiz yılda yaşanan enflasyon tüm ülkeyi çok etkiledi. Ne yazık ki gelirimiz, giderlerimizi karşılamıyor. Bizler TL kazanıyoruz ancak kiramızı, alacağımız arabayı, okulu döviz üstünden, Sterlin ile ödüyoruz. TL ile çalışıp TL olarak ödeme yapmamız gerekir. Aksi takdirde herkes maddi açıdan zorluk yaşamaya devam edecektir. Ülkedeki hayat pahalılığı vatandaşın belini büktü. Seçimle sonuç ne olursa olsun, sistem düzenlenmedikçe bir şeyin değişeceğini sanmıyorum.”

Seymen Yılmaz: “İskele ticaretinin artması için bir okul yapılması şart”

“Geçtiğimiz yılı İskele üzerinden değerlendirirsek çok kötü bir sene geçirdiğimizi söyleyebilirim. Biz sadece mevcut hükümete değil, daha öncekilere de İskele’ye üniversite yapılmasını talep etmiştik. Ancak nedenini bilmiyorum, bu hiç olmadı. Biz ne kadar gündeme getirdiysek de bu isteğimiz ciddiye alınmadı. Üniversite yapılmasının, İskele’yi ekonomik anlamda olumlu etkileyeceğini, kalkındıracağını düşünüyorum. Çünkü daha çok işletme kurulacaktır, olanlar ticaret sağlayacaktır, evler kiralanacaktır. Ancak şu an maalesef buradaki esnaf sadece bölge halkına hizmet veriyor, zaten nüfus az olduğu için hep aynı insanlar alışveriş yapıyor. Bölge halkı her gün esnaftan alışveriş yapıp, yemeğini yemiyor. Dolayısıyla, buranın ticaretinin artması için bir okul yapılması şart. Örneğin yakın zamanda bir gözlemeci açılmıştı dükkanımın karşısında, ama satış yapamadığı için yeni açılan dükkan günlerdir kapalı durumda. İskele’de yabancı ve genç nüfusun olmasını istiyorum. Seçimle hangi parti gelirse gelsin, bu sorunun değişeceğini düşünmüyorum. Bence iktidarda kim olduğu önemli değil. Sadece halkın kalkınması için daha iyi çalışmalar yapılmalı.”

Aynur Avcı: “En büyük sorun sistemsizlik”

“Ülkedeki en büyük sorunun sistemsizlik olduğunu düşünüyorum. Ülkenin daha iyi yönetilmesi için, planlı ve programlı, sıkı çalışmaların yapılması gerekiyor. Konu ne olursa olsun, sistematik bir şekilde sorun çözümüne odaklı çalışıldığında aşılmayacak şey yoktur. Seçimle hangi parti gelirse gelsin, yenilikler ve iyiye doğru gelişmeler kaydedilmedikçe bir şey değişmeyecektir.”

Damla Teber: “Özellikle İskele bölgesinde, arabanız yoksa hiçbir şey yapamıyorsunuz”

“Bana göre en büyük sorun ulaşımdır. Özellikle İskele bölgesinde, arabanız yoksa hiçbir şey yapamıyorsunuz. Mağusa’ya saat beşten sonra gidip gelmek neredeyse imkansız, çünkü otobüs olmuyor. Bu sebeple herkes zorluk çekecek de olsa araba almak zorunda kalıyor, bu da insanları benzin masrafı açısından kötü etkiliyor. Evet, asgari ücrette bir artış yaşandı ancak hayat pahalılığı hâlâ çok yüksek olduğu için bir şey değişmiyor. Hastanelerde eskiye göre bir gelişme olsa da, yine de yeterli olmadı. İnsanlar daha çok özel hastaneleri ve klinikleri tercih etmek zorunda kalıyor. Bu sorunların yanı sıra, seçimle her şey düzelir mi emin değilim. Eğer sistemde bir gelişme yaşanmayacaksa, kim gelirse gelsin aynı şeyler yaşanacaktır.”

Kemal Altınışık: “Tüm sistem tamamen yanlış ve bozuk”

“Bence, tüm sistem tamamen yanlış ve bozuk. Ancak bunun şu anki iktidarla alakalı olduğunu düşünmüyorum. Eskiden beri süregelen bir şey bu. Örneğin yollarımız çok kötü, tamamen yeniden yapılandırılmaya ihtiyacı var. Turizm ülkesi olmamıza rağmen, yeteri derecede bu konuda geliştiğimizi düşünmüyorum. Sağlık ve ulaşımda da çok büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Yetkililerin yaşadığımız sıkıntıları kaydedip bunu değiştirmek adına çalışması gerektiğini düşünüyorum.”

Faize Bimici: “Ülkenin en büyük ve ciddi sorunu ekonomidir”

“Ülkenin en büyük ve ciddi sorunu ekonomidir. Dövizin yükselmesi ile yaşanan enflasyon halkın geçimini zora soktu. Elektriğe, benzine yapılan zamlar kıt kanaat geçinen insanları çok etkiledi. Başka bir parti seçimle gelirse ve denetimler sıkılaştırılarak halkı rahatlatacak adımlar atılırsa ekonominin iyiye gideceğine inanıyorum. Mevcut denetimler yetersiz kalıyor.”

Gülcan Çiftçi: “Yaşadığım en büyük sıkıntı vatandaşlık hakkı sorunudur”

“Geçtiğimiz yılı yaşanan enflasyon haricinde çok da kötü bulmuyorum. Enflasyon dövizden kaynaklanan bir sorun olduğu için, yetkililerin değiştirebileceği bir şey yoktu. Bunun dışında ise, kendi adıma yaşadığım en büyük sıkıntı vatandaşlık hakkı sorunudur. On bir senedir burada yaşamama rağmen hâlâ vatandaşlık alamadım. Bu da çalışma ve oturma izni, vergiler, giriş çıkışlar derken benim için çok büyük bir sıkıntı yaratıyor. Daha sıkı bir denetimle, bir sorunu olmayan insanlara belirlenen bir yıl sonrasında vatandaşlığın verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Seçimle iktidar değişirse, bu sorunumun çözülebileceğine inanıyorum.”