Dilara Topcan

Özellikle sonbahar ve kış aylarında iştahımızı dizginlemekte güçlük çekeriz. Bunun sonucunda da ne yazık ki kilo alımı da kaçınılmaz olur. Eğer siz de iştahınızı bir türlü kontrol altında tutamıyorsanız bazı püf noktalarına dikkat ederek önümüzdeki sonbahar ve kış aylarında iştah artışına bağlı olarak gelişebilecek yağlanma riskinizi minimize etme şansına sahip olabilirsiniz…

İŞTAH NEDEN ARTIYOR?
İştahımız özellikle serin ve soğuk havalarda daha fazla artabiliyor. Bu duruma neden olan esas sebeplerden bir tanesi de bu aylarda vücudun ısısını  muhafaza edebilmek adına yağlanmaya doğru meyillenmesi. Yani vücut özellikle bu aylarda iştah mekanizmasıyla oynayarak bizi daha fazla besin tüketimine yönlendirerek yağlanmamızı isteyebiliyor.
Unutmayın ki vücudumuza yağ da gerekiyor ve yağın işlevlerinden bir tanesi de ısı dengesini sağlamak. Tabii yağın tek görevi ısı dengesini sağlamak da değil. Yağ, çeşitli hormonların yapımından tutun da organları korumaya kadar birçok önemli göreve sahip. Bu nedenle sağlığımız adına hepimiz vücudumuzda doğru miktarda yağ kütlesini de bulundurmak durumundayız. Yani kısacası hepimiz normal vücut kompozisyonuna sahip olmaya çalışmalı, ne aşırı zayıf ne de aşırı şişman kategorilerinde yer almamaya bakmalıyız…

İŞTAHINIZA İŞTAH KATMAYIN…
Soğuk aylarda artan iştahın önüne geçemeden bir de iştaha iştah katma durumuyla da sık sık karşılaşabiliyoruz. Örneğin bu aylarda güneşsizliğin verdiği depresiflikle can sıkıntısının önüne geçebilmek adına evde bolca abur cubur alternatifleri, kek, börek, tatlı gibi karbonhidrat içeriği yüksek besinlere sıklıkla yer vermeye başlayabiliyoruz. İşte bu durumda zaten artmakta olan iştahımızı bir de bu yiyecekleri görerek tetikliyor, sonrasında da muhtemelen iştahlanma halini iki misliyle yaşamaya başlayarak daha fazla besin tüketme tuzağına düşüveriyoruz… İşte bu sebeple bu kritik zaman diliminde evde ya da bulunduğunuz herhangi bir ortamda iştahınızı kabartacak yiyecekleri bulundurmamaya çalışmalı, kendinizi bu konuda kontrol altına almalısınız…

NASIL BESLENMELİ?
Bu süreçte de her zaman olduğu gibi sağlıklı beslenme örüntüsünün dışında bir beslenme biçimi önermemiz mümkün değil. Fakat bazı sağlıklı besin alternatiflerine beslenme programımızda daha fazla yer vererek bu dönemi daha rahat atlatmamız da olası. Örneğin az yağlı ve protein bakımından zengin çorbalar (mercimek çorbası, az şehriyeli tavuk çorbası gibi), yumurta, kuru baklagiller, yoğurt, kefir, süt, glisemik indeksi düşük posa bakımından zengin olan tüm meyve ve sebzeler yine bu dönemde iştahı kontrol altına almaya destek sağlayacak besinler arasındadır. Bunların yanısıra iki- iki buçuk saatte bir doğru besin tercihleri ve minik porsiyonlar dahilinde beslenmenin de iştah kontrolü üzerinde etkisi kesinlikle olumlu yönde olacaktır.

EN ÖNEMLİ ARA ÖĞÜN VAKTİ HANGİSİ?
En önemli ara öğün vakti bu süreç için de ikindi saatindeki ara öğün vaktimiz oluyor. Özellikle öğle ve akşam yemeği arasında yapacağınız ara öğün/ara öğünler sayesinde (iki ana öğün saati arasında uzun bir zaman dilimi varsa o süreçte iki ara öğün yapılmasını önerebiliriz) iştahınızı kontrol altına alabilir ve ayrıca geceleyin abur cubur tüketme isteğinizin de büyük ölçüde önüne geçebilirsiniz.

İŞTAHINIZI DENGELEMEYE YARDIMCI OLABİLECEK BAZI ÖNERİLER…
1)Özellikle kahvaltıda protein bakımından fakir beslenmemeye bakın.
2)Ara öğünlerin önemini unutmayın. Tabii doğru ara öğün alternatiflerine öncelik tanıyın. Özellikle iştah kontrolünde sorun yaşadığınız günlerde kesinlikle ara öğün niyetine glisemik indeksi yüksek, besleyici değeri düşük ve kalori bakımından zengin yiyeceklere yer vermeyin.
3)Bol su için. Özellikle iştahınızın arttığını düşündüğünüz anlarda bir ya da iki su bardağı kadar ılık su ya da sıcak su tüketin. Bu sayede iştahınızı azaltabilirsiniz.
4)Ara öğünlerde az yağlı yoğurt ve tarçını karıştırarak tüketmeyi deneyin. Dilerseniz karışıma mandalina, portakal, nar, kırmızı elma gibi meyve alternatifleri de katabilirsiniz. Bu ara öğün alternatifi de iştahınızı baskılamaya yardımcı olacaktır.
5)Kahvenin de birçok kişide iştahı baskılayıcı özelliği bulunmaktadır. Günlük tüketmeniz gereken miktarı aşmayarak iştahınızın açıldığı durumlarda bir fincan şekersiz kahve tüketmeyi de deneyebilirsiniz.
Hepimiz için güzelliklerle dolu bir gün olsun… Sevgiyle kalın…