İşte eğitimin hali
Bireylerin ve toplumların geleceğini kurgulayan ve onların kaliteli, uzun ve mutlu bir yaşam sürmelerini sağlayan yegane unsur eğitimdir. Bu nedenledir ki en kapitalist ülkelerde bile eğitim devletin işidir. Ve işte yine bu nedenledir ki eğitim, dünya ülk
Bireylerin ve toplumların geleceğini kurgulayan ve onların kaliteli, uzun ve mutlu bir yaşam sürmelerini sağlayan yegane unsur eğitimdir. Bu nedenledir ki en kapitalist ülkelerde bile eğitim devletin işidir. Ve işte yine bu nedenledir ki eğitim, dünya ülkelerinin planlı, programlı ve hatasız sürdürmek için büyük bir çaba içinde oldukları en temel sistemidir. Ancak ülkemizdeki eğitim sisteminde; plandan, programdan ve hatasız uygulamalardan bahsetmek neredeyse imkansız…
Hemen her gün basın-yayın organlarında yer alan; akademik sınıflar, eksik ders kitapları, şaibeli sınavlar, öğrenci taşımacılığı, sınıf geçme sınav tüzüğü, kapanma tehlikesi ile karşı kaşıya olan okullar gibi eğitim sorunları bir yana yeni eğitim dönemine başlayalı 15 gün oldu ama eğitimi ara ki bulasın…
· Sınavla öğrenci aldığımız ve el üstünde(!) tutuğumuz Türk Maarif Koleji’nde öğretmen eksikliği var. Bazı sınıflarda öğrenci sayıları 30’u geçti…
· Bir değer el üstü(!) okulumuz 20 Temmuz Fen Lisesi’nde Tarih, Coğrafya, Edebiyat öğretmenleri eksik…
· Anafartalar Lisesi’nde müdür muavini eksik…
· Anafartalar Lisesi, Oğuz Veli Ortaokulu ve Lefkoşa Türk Lisesi’nde sınıflardaki öğrenciler 40’lı sayılara ulaştı…
· Lefkoşa Türk Lisesi’nde Almanca ve Fransızca dersi var ama öğretmeni yok…
· Demokrasi Ortaokulu’nda ticaret alanı öğretmenine, resim dersi verildi. İngilizce öğretmeni yok… Dahası okulda çevre düzenlemesi yapılmadığı için çocuklar her teneffüste tehlikelerle karşı karşıya…
· Değirmenlik Lisesi’nde üç alanda öğretmen eksikliği var…
· Kapanma tehlikesi ile karşı kaşıya olan Lefke Gazi Lisesi’nde öğretmen eksikliğinin yanı sıra okulların açıldığı ilk gün yeni bina inşaatına başlandı üstelik beden eğitimi dersinin yapıldığı alanda…
· Çanakkale Ortaokulu ve Gazimağusa Meslek Lisesi’nde okul müdürü, Esentepe Ortaokulu, Beyarmudu Ortaokulu ve Cumhuriyet Lisesi’nde müdür muavini eksik…
· Polatpaşa Lisesi, Lapta Yavuzlar Lisesi, Cengiz Topel Endüstri Meslek Lisesi’nde öğretmen eksikliği hat safhada…
· İlkokullardaki durum da farksız değil, KKTC’nin en büyük ilkokulu 23 Nisan İlkokulu’nda 5 öğretmen eksikliği var.
Bu kadarda olmaz diye düşünüyor olabilirsiniz… Ancak ne yazık ki “Karpaz” bölgesindeki okullarda durum çok daha vahim:
· Yeşilköy ve Polatpaşa İlkokullarında 6’şar, Dipkarpaz İlkokulunda 9 öğretmen eksik…
· Mehmetçik Ortaokulu, İskele Ticaret Lisesi, Karpaz Meslek Lisesi’nde müdür yok, müdür muavini yok, öğretmenler eksik…
· Ve belki de içler acısı durum, TC Başbakanı’nın adını taşıyan Dipkarpaz Recep Tayyip Erdoğan Ortaokulu’nda yaşanmakta... Okulda müdür muavini eksik, öğretmen eksik. Dahası okulun telefonları çalışmıyor, faks cihazı yok, bilgisayarı kullanacak sekreteri yok… Hademesi yok, temizlik malzemesi alacak tek kuruş parası yok…
İşte eğitimi hali…
BİLİYOR MUYDUNUZ?
Öğretmen cinsiyet ayrımı yapmaz
İki gün sonra “5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü”… Eğitim Enternasyonali (EI) bu yılki “5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü” temasını, “Öğretmen Cinsiyet Ayrımı Yapmaz” olarak belirledi.
Eğitim Enternasyonali ve UNESCO işbirliğinde toplumsal cinsiyete duyarlı ve kaliteli eğitim için kız öğrencilerinde isteğe bağlı erişiminin sağlanmasında öğretmenlerin katkısının çok büyük olduğunu vurgulanmaktadır. Ayrıca Eğitim Enternasyonali, toplumsal cinsiyet kalıplarının aşılmasında eğitim önemini ve kadın-erkek öğretmenler arasında eşitliğinin vurgulanması için belirlenen “Öğretmen cinsiyet ayrımı yapmaz” teması tüm dünya ülkeleri öğretmenleri tarafından etkinliklerle dile getirilecek…
Tüm öğretmenlerimizin 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü şimdiden kutlu olsun…
ANLAYANA
Nereye Baktığınız Önemlidir
Hayvanat bahçesindeki kangurunun, kapatıldığı yerden çıkıp bahçede dolaştığını gören görevliler hemen bir önlem alırlar; kangurunun zıplayacağı yükseklik hesaplanır ve o yüksekliğe kadar kangurunun bölgesini tel örgülerle kapatırlar.
Ertesi gün kanguru yine olması gereken yerde değil, bahçede dolaşırken yakalanır. Yanlış hesap yapıldığı düşünülerek kangurunun alanı iki metre daha yükseltilerek tel örgülerle örülür.
Bir sonraki gün durum aynıdır. Kanguru yine olması gereken yerde değil, bahçenin yollarında dolaşmaktadır. Kanguru yakalanır ve bulunduğu bölge dört metre daha yükseltilir. Bu kez, bu yükseklikten zıplayamayacağına kesin gözü ile bakılır.
Ancak bir sonraki gün durum değişmez ve kanguru yine bahçede çiçeklerin arasında dolaşırken yakalanır.
Bu arada hayvanat bahçesinde kangurunun yanındaki bölümde kalan fil, komşusunun çevresindeki tel duvarların her gün yükseltildiğini görünce dayanamaz ve kanguruya sorar:
- “Kanguru kardeş bu durumun sonu ne olacak böyle?” “Bu tel örgüyü yükseltme daha ne kadar sürecek dersin?”
Kanguru yanıt verir:
- “Görevliler bahçe kapısını geçe kilitlemeyi öğreninceye dek...”
BURAYA DİKKAT
Sosyal Devlet ve Eğitim
Maliye Bakanı Sayın Ersin Tatar; lise öğrencileri için verilen taşımacılık ödeneklerinin kesilmesi sayede yıllık 6 Milyon TL tasarruf sağlanacağını söyledi… Eğitim adına ne talihsiz bir açıklama…
Sayın Tatar, maliye politikaları nedeniyle toplumun birçok kesiminden eleştiri almaktadır. Ancak bu açıklama sanıyorum siyasi kariyerinin en derin hatasıdır… Çünkü eğitimi sekteye uğratacak hiçbir uygulama tasarruf değildir… Hele bu uygulama ülkedeki tüm lise öğrencilerinin okullarına ulaşmalarını ciddi anlamda ekiliyorsa…
Bu 6 Milyon TL, acaba gerçekten tasarruf mudur? Yoksa gelecekten çalınmış maddi bir karşılık mıdır?
Bu 6 Milyon TL, tasarruf için mi otobüs şoförlerine ödenmek istenmiyor? Yoksa taşımacılıkla ilgili kayıt altına alınamayan, plansız-programsız uygulamaları kökten kapatmanın bir yolu mudur?
Gerekçe her ne isterse olsun, ne bu uygulama ne de Sayın Tatar’ın açıklaması sosyal devlet anlayışına uygun değildir. Çünkü sosyal devleti, güçsüzleri güçlüler karşısında koruyarak gerçek eşitliği yani sosyal adaleti ve toplumsal dengeyi sağlamak demektir. Çünkü sosyal devlet, insan ve halk odaklı olmak demektir…
Şimdi şöyle bir düşünün bakalım; bu uygulamanın ve açıklamanın neresinde insan ve halk var… Bu uygulamayla hangi eşitlik sağlanıyor ve kim, kime karşı korunuyor… Dahası bu karar kime hizmet ediyor?