1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. İstinaf reddedildi, AİHM’e başvurulacak
İstinaf reddedildi,  AİHM’e başvurulacak

İstinaf reddedildi, AİHM’e başvurulacak

Eda Hançer Akkor'un karma evliliklerden doğan çocuklara Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlığı verilmemesi sebebiyle Kıbrıs Yüksek Anayasa Mahkemesi'nde açtığı davada karar açıklandı, Mahkeme istinafın reddedildiğini açıkladı.

A+A-

Serap ŞAHİN

Eda Hançer Akkor'un karma evliliklerden doğan çocuklara Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlığı verilmemesi sebebiyle Kıbrıs Yüksek Anayasa Mahkemesi'nde açtığı davada karar açıklandı, Mahkeme istinafın reddedildiğini açıkladı. İç hukuk yolları tüketildiğinden Akkor, davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıyacak.

Karara bağlanan istinaf davasının karar duruşmasını Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Ürün Solyalı, Kıbrıs İşçi ve Emekçi Sendikaları Federasyonu (KİEF) ve Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) Başkanı Güven Bengihan, Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Eğitim Sekreteri Süleyman Gelener ile davanın maddi ve manevi sorumluluğunu üstlenen sendikaların temsilcileri ve ilgili sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katılım gösterdi.

Bugünkü karar duruşmasında Eda Hançer Akkor'u temsilen Avukat Nikoletta Haralambidu da hazır bulundu.

Yüksek Mahkeme heyeti, karma evliliklerden doğma birkaç kişiyle ilgili daha önce açılan davalara atıfta bulundu.

Söz konusu kişilere de vatandaşlık verilmediğini anlatan mahkeme heyeti, bu sebeple Eda Hançer Akkor'un açtığı davayı da reddediklerini açıkladı.

Mahkeme sonrası basına konuşan Eda Hançer Akkor, iç hukuk yollarının tükendiğini belirterek, mücadelesini Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıyacağını belirtti.

Sürece destek veren KTÖS Eğitim Sekreteri Süleyman Gelener, kararın olumsuz olmasına rağmen bir adım daha atıldığını söyledi ve kararlılıkla AİHM sürecinin sürdürüleceğini ifade etti. KTAMS ve KİEF Başkanı Güven Bengihan, bu davanın binlerce kişiyi ilgilendirdiğini vurgulayarak, “Bu mücadele aslında bir başlangıçtır” dedi. Kimliksizler Derneği Başkanı Can Azer ise “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin inisiyatifi dışına çıkıldı. Şimdi daha bağımsız bir mücadele başlıyor” ifadelerini kullandı. KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş ise, mücadelenin sadece bireysel bir hak arayışı olmadığını vurgulayarak, “Bu aynı zamanda Kıbrıslı Türk toplumunun geleceği ve eşit yurttaşlık haklarının savunulmasıdır” dedi.

Açıklanan gerekçeli kararın ardından 9 sendika ilerleyen süreçte avukatlarıyla birlikte basın toplantısı düzenleyerek kararı ve karar sonrası atılacak adımlar hakkında bilgi verecek.

 

Akkor: “Hukuki mücadelemi kararlılıkla sürdüreceğim”

Yüksek Anayasa Mahkemesi’nin kararını açıklamasının ardından basına açıklama yapan Eda Hançer Akkor, annesinden doğan vatandaşlık hakkı için başvurduğu davanın reddedildiğini belirterek, kararı üzülerek öğrendiğini dile getirdi.

Kararın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve eşit yurttaşlık ilkesine aykırı olduğunu ifade eden Akkor, “Vatandaşlık hakkının tanınması için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) bu davayı taşıma kararlığımı belirtmek isterim” dedi. Yanında olan sendikalara ve sivil toplum örgütlerine teşekkür eden Akkor, “İç hukuk yolu tamamen tükenmiş oldu. AİHM’ne taşınmasıyla yeni bir sayfa açılacak ve oradaki mücadele devam edecek” dedi. Akkor, bundan sonraki süreçte hukuki mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğini belirtti.

 

 Gelener: “AİHM’e başvuru için kararlılığımız devam edecek”

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Eğitim Sekreteri Süleyman Gelener ise kararın olumsuz olmasına rağmen mücadelede bir adım daha atıldığını belirtti.

Red kararından sonra avukatlarının bir değerlendirme yapacağını ve konunun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşınması konusunda kararlılıklarını sürdüreceklerini kaydeden Gelener, gerekçeli kararı inceledikten sonra, ilerleyen günlerde bir basın toplantısı düzenleyerek yol haritalarını ve desteklerini daha detaylı bir şekilde açıklayacaklarını ifade etti.

 

Bengihan: “Bu mücadele aslında bir başlangıçtır”

KİEF ve KTAMS Başkanı Güven Bengihan da Eda Hançer Akkor'un on yıldır süren hak mücadelesini ve bu mücadelenin binlerce insanı ilgilendirdiğini söyledi.

Bengihan, bu mücadelenin ve iç hukukun tükenmesinin ardından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurulacak bir sürecin başlangıcı olduğunu ifade etti.

Bengihan, "Kıbrıs Cumhuriyeti"nin, Kıbrıslı Türklere yönelik ayrımcılık yaptığını kaydeden, "Annesi ya da babası Kıbrıslı olan çocuklara yurttaşlık hakkı vermeyen bir zihniyetle karşı karşıyayız. Ama biz yılmayacağız, hakkımız olan yurttaşlığı her platformda arayacağız ve bu hakkı alacağımıza inanıyorum. Bu mücadele aslında bir başlangıçtır" diye konuştu.

Güven Bengihan ayrıca, davaya sahip çıkan ve mücadele veren herkese teşekkürlerini iletti.

 

Azer: “Daha bağımsız bir mücadele başlıyor”

Kimliksizler Derneği Başkanı Can Azer ise Kimliksizler Derneği olarak, Eda Hançer Akkor nezdinde binlerce karma birliktelik çocuğu adına mücadele ettiklerini kaydetti.

Davanın olumsuz sonuçlanmasına rağmen sürecin önemine dikkat çeken Azer, "Kıbrıs Cumhuriyeti"nin anayasal hakları teslim etmemesinin üzücü olduğunu ancak şu an Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi aşamasına geçildiğini kaydetti.

Bu aşamayla "Kıbrıs Cumhuriyeti"nin inisiyatifi dışına çıkıldığını ve bundan sonra daha bağımsız bir mücadele sürecinin başlayacağını vurgulayan Azer, karma birliktelik çocuklarının hakkını almak için mücadeleye devam edeceklerini dile getirdi.

 

Maviş: “Bu sadece bireysel değil, toplumsal bir mücadeledir”

Öte yandan KTÖS Genel Sekreteri de konuyla ilgili yazılı açıklama yaptı, “Karma evlilikten doğan çocukların hak mücadelesinde yeni rotamız Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi” dedi. “Bu durum Kıbrıs Cumhuriyeti’nin keyfi ve ayrımcı uygulamaları nedeniyle kendi çocuklarımızı, kendi topraklarımızda yabancı konumuna düşürmektedir.” diyen Maviş, “Bir bireyin kiminle evleneceğine devletler karar veremez; aynı şekilde, bir bireyin anne ve babasını belirleme hakkı da hiçbir merciinin tasarrufunda olamaz. Bu mücadele sadece bireysel bir hak arayışı değil, aynı zamanda Kıbrıslı Türk toplumunun geleceği ve eşit yurttaşlık haklarının savunulması olacaktır.” şeklinde konuştu.

Maviş, kültürel müdahalelere karşı direnmeye, Kıbrıs’ın güneyindeki eşit yurttaşlık haklarına ulaşma mücadelesinin devam edeceğini kaydetti.

 

 

Bu haber toplam 33055 defa okunmuştur