Japon dersi!
Japonya yeni yıla korkunç iki felaketle girdi…
Ülkede 7,6 şiddetinde deprem oldu…
Ardından havaalanında iki uçak çarpıştı…
-*-*-
Japonya’daki deprem; Türkiye’de 500 bin civarında insanın ve şampiyon meleklerimizin yaşamını yitirdiği 6 Şubat 2023’teki depremle aynı şiddette…
-*-*-
Japonya’da da bazı binalar yıkıldı, devrildi, elektrikler de kesildi, iletişimde de sorun oldu, tsunami alarmı verildi ve bu satırları yazdığım dün öğleden sonraya kadar sadece 48 kişi yaşamını yitirdi.
Ölü sayısının artmasından endişe ediliyor…
Hadi olsun 100!
-*-*-
Ve dün Japonya Havayolları'na ait bir uçak Tokyo'nun Haneda havaalanındaki piste indikten sonra alevler içinde kaldı… Uçağın, bir sahil güvenlik uçağı ile çarpıştığı, bu uçaktaki beş kişinin öldüğü belirtiliyor…
-*-*-
Japonya Havayolları’na ait uçakta mürettebatla birlikte 379 yolcu vardı…
Uçak, depremzedelere yardım götürmek üzere havalanmaya çalıştığı iddia edilen sahil güvenlik uçağına çarptıktan sonra yanmaya başladı…
-*-*-
Ve televizyon ekranlarında izledik; alevler içindeki uçaktan 379 kişi tek tek indirildi, kurtarıldı!
-*-*-
Bu yazdıklarım nedir?
Bu yazdıklarım derstir!
-*-*-
Devlet olma dersi!
Kumdan binalar yapıp, bir sarsıntıda yarım milyon insanın ölümüne sebep olmama dersi!
-*-*-
Başka ne dersi?
Arama kurtarma mı dersiniz, acil yardım mı dersiniz; adına ne derseniz deyin; o uçaktaki tüm yolcuların, uçak kalkacağı sırada verilen tüm öğütleri candan dinlediğinden eminim…
-*-*-
Ve son bir ders; tedbir alın!
Tedbirli olun!
Biraz Shinto, biraz Budizm derken atalarına ve heykelciklere tapınıyorlar…
Lütfen işinizi Allah’a, duaya, kadere falan bırakmayın!
Sağlık ve ahlak!
Covid miydik değil miydik derken, iki tane hızlı test yaptım, “negatif”…
Covid değilmişim…
Ama boğazda ciddi sıkıntı, başta ve karında ağrı; sürekli aksırık, öksürük ve vücutta kesiklik!
En son Covid olduğumdaki benzer semptomlar!
Ama o zaman en az iki gün ağzıma su dahi koyamamıştım; şimdi daha rahatım sanki!
-*-*-
Neyse!
Sağlık, sağlığımız elbette yeni yılda da, bundan sonraki yıllarda da çok önemli…
Tak diye, çok genç insanlar düşüp düşüp ölüyor!
-*-*-
İngiliz uzmanlar, 2040 yılında, yani çok değil 15 – 16 sene sonra, her dakikada bir İngiliz’e kanser teşhisi konacağını açıkladı ki bu, bizim için de geçerlidir ve ülkemiz sağlık sistemini düşündüğümde, korkunç bir “film senaryosu” gibi gelmektedir!
-*-*-
Yani diyeceğim şudur ki; çeşitli vaatlerle, yok “şu kadar yataklı hastane yapacağız”, yok “unu yapacağız”la değil; sağlığa çok ciddi yatırımla – tedbir almak zorundayız…
-*-*-
Ve evet meseleyi Kıbrıs sorununun çözümüne bağlamak istiyorum…
Kıbrıs sorununu çözmek, “anormal” değil, “normal” AB vatandaşları gibi, çok daha çağdaş sağlık hizmetine kavuşmak zorundayız…
-*-*-
Hem hastanelerimizi, hem ekipmanlarımızı, hem eğitimimizi artırmalıyız…
Ve bunu, çok üzgünüm ama aptalca siyasetle yapamadığımız açıktır…
-*-*-
Sadece “külliye inşaatı” bile; ülkede sürdürülen hamasi siyasetin nasıl bir siyaset olduğunu sanırım herkese kanıtlamaktadır!
-*-*-
Korkudan kimse de laf edememektedir ki o da ayrı bir mesele!
Külliyemiz olacak ama hastanelerimiz olmayacak ya da olan da dökülecek!
Bunu açıklayacak bir ahlaki ifade bulabilen, bana da mesaj atsın lütfen!
Susmayın lütfen: 486 kişiye 1 tuvalet düşüyor!
Her gün en az 100 çocuk ve kadının öldürülüyor olmasına sessiz kalıyoruz ya, bari bu noktadan alayım; belki ilginizi çekerim!
Evet, Refah ketindeki BM göçmen kamplarına sığınan binlerce Filistinli var… Durumları hakkında bir istatistik vereyim; BM kamplarında 486 Filistinli’ye bir tuvalet düşüyor!
-*-*-
Durum gerçekten kötü!
Evet, tamam, kabul ettim, bu işi Hamas başlattı!
Ve evet kabul ediyorum ki; İsrail’in kendini savunma hakkı da olmalı!
-*-*-
Ama şu anda yaşananların savunma hakkı ile bir alakası yoktur…
Yaşananlar, masumların katliamıdır ve ne yazıktır, ne ayıptır, ne utançtır, ne ahlaksızlıktır ki; İsrail Devleti’nin yaptıklarının, Nazilerin atalarına yaptıklarından bir farkı kalmamıştır!
-*-*-
Hamas 7 Ekim 2023’te Gazze Şeridi'nden İsrail'e benzeri görülmemiş bir saldırı düzenledi.
Bin 200 kişiyi öldürdü ve yaklaşık 240 kişiyi rehin aldı. (İsrail’in iddiası böyle…)
-*-*-
İsrail ordusu o tarihten itibaren, arada üç beş günlük bir iki “durma” dışında, hiç durmaksızın Gazze’yi havadan, karadan, denizden bombaladı!
-*-*-
Hamas yönetimindeki sağlık bakanlığına göre Gazze'de düne kadar 21 binden fazla insan öldürüldü.
-*-*-
İsrail’in katil Başbakanı Binyamin Netanyahu, "Hamas'ın askeri ve idari yetkililerini yok etme ve rehineleri serbest bırakma yönünde açık bir hedefi olduğunu" söyledi.
-*-*-
Biliyorsunuz İsrail, İngiltere, ABD, AB ve diğer Batılı güçler Hamas'ı terör örgütü olarak sınıflandırıyor.
Netanyahu ayrıca İsrail'in çatışmadan sonra "belirsiz bir süre için" Gazze'nin "genel güvenlik sorumluluğunu" üstleneceğini de açıkladı. İsrail'in bölgeyi yeniden işgal etme planının olmadığını ama orada kalacaklarını itiraf etti…
Ve İsrail, operasyon için 300 bin yedek asker hazırlayarak 160 bin kişilik sabit askeri kuvvetini artırdı.
-*-*-
İsrail, düne kadar yaklaşık 22 binden fazla hedefi vurdu…
Gazze’de en az 100 bin bina ya tamamen ya da çok ağır şekilde kısmen yıkıldı!
-*-*-
Gazze’de 55 bin yaralı var…
36 hastaneden 23’ü tamamen yıkıldı, 13 tanesi kısmen kullanılabiliyor…
-*-*-
580 bin civarında Gazzeli, gıdaya ulaşmakta zorluk çekiyor ve açlıkla karşı karşıya…
BM raporlarına göre bölgede çok ciddi salgın hastalık riski var…
Çoğunluğu çocuk ve kadın, binlerce kişi, çorak bölgelere sığınmak zorunda kaldı ve BM’ye göre buralarda, kış kıyamette ne su var, ne barınak ne de hijyen!
-*-*-
Çeşitli haber kaynaklarına göre, İsrail, Hamas tarafından çalınabileceğini ve askeri amaçlarla kullanılabileceğini öne sürerek yakıt tedarikini ciddi şekilde sınırladı.
Yakıt kıtlığı, su pompalarının ve tuzdan arındırma tesislerinin, atık ve sanitasyon hizmetlerinin ve birçok fırının çalışamaması anlamına geliyor.
-*-*-
Bu savaş durmalı…
Masumların katliamı durdurulmalı…
Lütfen susmayalım!
Türkiye’de 6 Şubat 2023’te gerçekleşen acı depremde yıkılan İsias Otel’de hayatını kaybeden Şampiyon Meleklerden Selin Karakaya’nın babası Enver Karakaya, bugün gittiği Gaziantep Havalimanı’nda dava edildiğini öğrendi. Karakaya’nın eski adı Twitter olan X’te yaptığı bir paylaşım nedeniyle dava edildiği öğrenildi… Yanındayız, yanınızdayız Enver Karakaya… Keşke acını azaltabilsek… Yılmak yok… (Fotoğrafı, Adıyaman’da duruşmaları takip edecek olan Yenidüzen muhabiri Serap Şahin, Enver Karakaya ve eşi, uçağa binmek üzere geçiş yaptıkları sırada dün sabah Ercan’da çekti…)